yalnizliktan devren kiralik
sadece meraktan soruyorum,senaryo şu: eşiniz evden çalışıyor. bebeğiniz oldu. evde bebeğinize bakıyorsunuz eşinizle ortak şekilde (full sizde değil yani). çöp atma, arada süpürme, arada mutfak toplama gibi ev işleriyle ilgileniyorsunuz. maddi anlamda hiçbir şeyi düşünmeniz beklenmiyor, bu konuda her
sadece meraktan soruyorum,
senaryo şu: eşiniz evden çalışıyor. bebeğiniz oldu. evde bebeğinize bakıyorsunuz eşinizle ortak şekilde (full sizde değil yani). çöp atma, arada süpürme, arada mutfak toplama gibi ev işleriyle ilgileniyorsunuz. maddi anlamda hiçbir şeyi düşünmeniz beklenmiyor, bu konuda her şeyi eşiniz hallediyor ve kısıtlı bir geçinmek de değil, gayet güzel geçiniyorsunuz, evde eksik yok, bebek gayet iyi bakılıyor maddi anlamda da.
kabul eder miydiniz kendi paranızı kazanmadan, çalışmadan bu şekilde yaşamayı?
not: bebek bakmanın çiçek böcek bir iş olmadığını belirtelim, özellikle oynatmak, oyalamak aşırı zorlaşıyor günden güne. bebeğe tv izletmek de yasak.
eşiniz ve çocuğunuzdan ayrı tıraş olmaya bile gidemiyorsunuz, sosyal hayat, dışarı hayatı vs. yok. gününüzün 8 saat civarı bebekle geçiyor, kalan sürede serbestsiniz.
senaryo şu: eşiniz evden çalışıyor. bebeğiniz oldu. evde bebeğinize bakıyorsunuz eşinizle ortak şekilde (full sizde değil yani). çöp atma, arada süpürme, arada mutfak toplama gibi ev işleriyle ilgileniyorsunuz. maddi anlamda hiçbir şeyi düşünmeniz beklenmiyor, bu konuda her şeyi eşiniz hallediyor ve kısıtlı bir geçinmek de değil, gayet güzel geçiniyorsunuz, evde eksik yok, bebek gayet iyi bakılıyor maddi anlamda da.
kabul eder miydiniz kendi paranızı kazanmadan, çalışmadan bu şekilde yaşamayı?
not: bebek bakmanın çiçek böcek bir iş olmadığını belirtelim, özellikle oynatmak, oyalamak aşırı zorlaşıyor günden güne. bebeğe tv izletmek de yasak.
eşiniz ve çocuğunuzdan ayrı tıraş olmaya bile gidemiyorsunuz, sosyal hayat, dışarı hayatı vs. yok. gününüzün 8 saat civarı bebekle geçiyor, kalan sürede serbestsiniz.
0
Milyorlarca kadin bu halde yasiyor aybalam, bir "erkek" olarak bunu neden sorun edesiniz ki?
0
başkasının çocuğuna bakıcılık yapacak gibi bahsetmeniz ilginç olmuş. erkeklerin bı koftiden babalıkları beni her seferinde şaşırtıyor ya.
0
4.5 senelik bir baba olarak yazıyorum. dünyanın en zor mesleği bana göre ebeveynlik. çocuğuma tüm gün boyu baktığım oldu ancak bir hafta beraber kalsam zorlanırım ve tercih etmem. eşlerimizin, anaların elleri öpüle emin olun çok büyük varlıklar. çocuk sorumluğunun sadece anne veya babaya yüklenmesi yanlış. ortak olmalıdır. tv izletmemeyi biz de kural olarak belirledik, bu kuralla oyalamak çok zor.
soruya cevap olarak ben çocuk bakmayı evde erkek olarak kabul etmem. kadın olarak kadının kabul etmemesini de anlarım. kendi paramı kazanmadan yaşamayı kabul ederim ama çalışmadan yapamam.
soruya cevap olarak ben çocuk bakmayı evde erkek olarak kabul etmem. kadın olarak kadının kabul etmemesini de anlarım. kendi paramı kazanmadan yaşamayı kabul ederim ama çalışmadan yapamam.
0
Bunu kabul edecek erkek sayısı yok denecek kadar azdır bence, erkekler bu kadar zora gelebilecek ve fedakarlık yapabilecek canlılar değiller maalesef, bu enayilik sadece kadınlara özel.
ben yapmam, eşim de yapmasın bence herkes çalışsın.
ben yapmam, eşim de yapmasın bence herkes çalışsın.
0
Kadının gelirinin daha yüksek olduğu evliliklerde mutluluğun mümkün olamayacağı şeklinde, cinsiyet ayrımcılığına konu olabilecek bir düşüncem var.
Bu yüzden 'çalışmadan ve kazanmadan' kısmı bana uymuyor. Onun dışındaki kısım bence olamaz şeyler değil. Bana uyar.
Çocuklara ekran orucu uygulamak ve örnek teşkil edebilmek için ebeveynlerin de bu oruca uyması, harika bir davranış.
Bu yüzden 'çalışmadan ve kazanmadan' kısmı bana uymuyor. Onun dışındaki kısım bence olamaz şeyler değil. Bana uyar.
Çocuklara ekran orucu uygulamak ve örnek teşkil edebilmek için ebeveynlerin de bu oruca uyması, harika bir davranış.
0
Benim eşim bunu bayılarak kabul ederdi hatta en büyük hayalidir sanırım, her gün işe söverek gidiyor çünkü. Ancak ben erkeğin sürekli evde olmasına yokum.
0
Ben bunu 5 sene kadar yaptım. Benim diyenden daha iyi bebek bakarım.
Bebek arabasında uyurken starbucksta çeviri yapıyordum, kreşe götürüp kadınlarla pasta börek yiyordum. Hem de sadece yürüyerek, otobüs ve metro ile. Tam da pandemi zamanı idi, ya evde yavaş yavaş ölürüm ya da dışarıda hemen dedim ve kendimi dışarı attım.
İşin özeti evde çocuk bakmak çekilmez sürekli gezip dolaşman lazım.
2 numara ise tam bir direnişçi, onunla yapamazdım.
Bebek arabasında uyurken starbucksta çeviri yapıyordum, kreşe götürüp kadınlarla pasta börek yiyordum. Hem de sadece yürüyerek, otobüs ve metro ile. Tam da pandemi zamanı idi, ya evde yavaş yavaş ölürüm ya da dışarıda hemen dedim ve kendimi dışarı attım.
İşin özeti evde çocuk bakmak çekilmez sürekli gezip dolaşman lazım.
2 numara ise tam bir direnişçi, onunla yapamazdım.
0
Eğer ki kesin olarak günün sadece 8 saati bebek bakılacak ve sonrasında annesine devredilecekse bakarım, ki bu durumu bir süre yaşadım.
Ama bu 8 saat esnerse koşarak uzaklaşırım.
bebek bakmak her yiğidin harcı değil.
Allah eşi yardım etmeyen anne/baba ya sabır versin.
Ama bu 8 saat esnerse koşarak uzaklaşırım.
bebek bakmak her yiğidin harcı değil.
Allah eşi yardım etmeyen anne/baba ya sabır versin.
0
@theconqueror dışarıda zaman geçirmek çok zorlayıcı ve korkutucu geliyor. Kenesiydi köpek saldırısıydı güneş yanığıydı, dışarıda uyutmak imkansız gibi, altını almak yemeğini yedirmek vs. bir valizle çıkmak lazım gibi geliyor. Bunu aşsak aslında daha kolay olur gibi
0
Bu senaryo ancak kadının mal akraba ve arkadaşlarının fisteklemesine sinir cizebilmesi ile mümkün. Böyle bir kadını hayal edemediğim için senaryoyu gerçekçi bulamadım. Ha mümkünse ve sadece hayal edemeyen bensem, neden olmasın.
0
@encokbenisevinnolur akraba ve arkadaşlar işin içinde değil, ne alaka anlamadım
0
yalnizliktan devren kiralik
1 seneden biraz uzun zaman önce bu eve taşındım. Ev dubleks ve alt kattaki kuzey cephe oda aşırı soğuk. Evi tutarken de bu odada bu kokuyu fark etmiştim. Emlakçı havasız kalmış falan dedi. İlk başta bu soğuk odaya bebeğimin odasını kurdum ama iki üç gün sonra taşıdım yukarıdaki sıcak odaya. Bu odaya
1 seneden biraz uzun zaman önce bu eve taşındım. Ev dubleks ve alt kattaki kuzey cephe oda aşırı soğuk. Evi tutarken de bu odada bu kokuyu fark etmiştim. Emlakçı havasız kalmış falan dedi. İlk başta bu soğuk odaya bebeğimin odasını kurdum ama iki üç gün sonra taşıdım yukarıdaki sıcak odaya. Bu odaya da kurutma makinesi, bi kanepe falan koydum öyle çamaşır katlamalık, arada öyle oturmalık falan bir alan oldu. Çocuk eşyaları varken o koku devam ediyordu ilk burda oturduğum birkaç gün. Ama kanepe vs gelince koku tamamen yok olmuştu. Şimdi hava ısınınca çocuk odasını aşağı taşıdım (üst kat cehennem gibi oluyor klima bile fayda etmiyor) ve o koku yine var. Delireceğim ne bu koku?
Kötü bir koku da değil, rutubet falan gibi değil, böyle nasıl anlatayım güneş kremi, ana babalar bilir childgen oyun kumu gibi, aromatik bir koku sanki. Mis gibi falan değil tabi yine bir hijyenik hissettirmeme hali var ama gider kokusu falan asla değil yani. Ne olabilir?
Başka eşyalar varken yok olması çocuk odası gelince yeniden ortaya çıkması da tuhaf değil mi, çocuk eşyası az diye mi acaba. Nedir bu, çıldıracağım.
Kötü bir koku da değil, rutubet falan gibi değil, böyle nasıl anlatayım güneş kremi, ana babalar bilir childgen oyun kumu gibi, aromatik bir koku sanki. Mis gibi falan değil tabi yine bir hijyenik hissettirmeme hali var ama gider kokusu falan asla değil yani. Ne olabilir?
Başka eşyalar varken yok olması çocuk odası gelince yeniden ortaya çıkması da tuhaf değil mi, çocuk eşyası az diye mi acaba. Nedir bu, çıldıracağım.
0
daha once esya (hali da olabilir) olan, ama simdi acikta kalan bir yerden geliyor olabilir koku. ne olabilecegi hakkinda hic fikrim yok.
0
Kuşlar küçük bir delikten girip çatının altını sığınmak için kullanmış olabilir o da koku yapar, özellikle hava ısınınca kokunun olması çatı altına bakmak gerek
0
Gunes kremi, oyun hamuru falan petrol bazli urunler. Belki kullanilan boya cila vs kokuyor olabilir. Ya da isinan plastik bir sey vardir, priz veya anahtar falan. Duvarin arkasindaki kablolar isiniyor olabilir. Ust katta cati varsa belki izolasyon malzemeleri de kokuyor olabilir. Nasil tam olarak bulursunuz acikcasi bilemedim.
0
Bunları tespit edecek bir profesyonele ulaşmak için nasıl bir arama yapmam gerekir acaba :(
0
Evet o koku... asla kötü değil. Hatta bir süre sonra insanın burnu fazlasını istiyor. Sürekli odada ve artık odanın karakteri oluyor. O kokunun kaynağı duvarındaki bozuk priz dostum. Arızadan dolayı çok az akım kaçırıyor o da plastigin koku salmasina neden oluyor. Çok büyük ihtimalle bu. Değilse duvarda alçı sıva varsa o da olabilir ama bence priz. Yaşadım biliyorum
0
yerler rabıta mı? bizim evde yatak odaları havasız kalınca ölüm gibi kokuyor. eski rabıtalardan olduğunu tespit ettik ve bir şey yapamıyoruz.
ek olarak zamanında yaşadığımız su tesisatı problemi sebebiyle o rabıtanın altında su birikmesi olduğunu düşünüyoruz bu da rutubete sebep oluyor
ek olarak zamanında yaşadığımız su tesisatı problemi sebebiyle o rabıtanın altında su birikmesi olduğunu düşünüyoruz bu da rutubete sebep oluyor
0
5 litrelik sasal bidonunu söyle kapak altindan 8-10 cm biraz kesin. icine kirec doldurun yarisina kadar ve bidonu bir legene oturtun. bir hafta o odada kalsin bakalim.
kirecte kabarma, tasma, renk degisimi olabilir. kabarirsa odada rutubet vardir. onu emer. kokuyu da alir.
kirecte kabarma, tasma, renk degisimi olabilir. kabarirsa odada rutubet vardir. onu emer. kokuyu da alir.
0
@grimavi kuş kokusu olsa çok kötü olur muydu diye düşünüyorum ama
@Mirket sizin dediğiniz o kadar mantıklı geldi ki. Gerçekten bişey dökülmüş de zamanla o kokuyo gibi geliyor bana da. Çünkü kanepe falan koyup odayı biraz daha sıkışık yapınca koku azalıyor. Parkenin her yerini tek tek koklayıp bulmaya çalışıcam bu kokuyu. Bulursam artık parkeyi falan değiştirtmeye çalışacağım
@Mirket sizin dediğiniz o kadar mantıklı geldi ki. Gerçekten bişey dökülmüş de zamanla o kokuyo gibi geliyor bana da. Çünkü kanepe falan koyup odayı biraz daha sıkışık yapınca koku azalıyor. Parkenin her yerini tek tek koklayıp bulmaya çalışıcam bu kokuyu. Bulursam artık parkeyi falan değiştirtmeye çalışacağım
0
yalnizliktan devren kiralik
bebeğimin gıdısında 4 ay önce birkaç sivilcemsi şey çıktı yan yana. altı aylıktı. birkaç krem denedik. kremleri sürdükçe şişti. kocaman içi sıvı dolu bir lezyon halini aldı. rifocin ile kurudu ama kırmızı zeminli izi kaldı. dermatolog dermatolog gezdik. molluscum dediler. sonra vücudunda birkaç yerd
bebeğimin gıdısında 4 ay önce birkaç sivilcemsi şey çıktı yan yana. altı aylıktı. birkaç krem denedik. kremleri sürdükçe şişti. kocaman içi sıvı dolu bir lezyon halini aldı. rifocin ile kurudu ama kırmızı zeminli izi kaldı.
dermatolog dermatolog gezdik. molluscum dediler. sonra vücudunda birkaç yerde daha çıktı. geçmedi. tedaviler işe yaramadı. vücudundakiler gıdısındakinden farklı gibiydi ya da biz çeşitli tedavilerle gıdıdakini farklılaştırdık bilmiyorum…
velhasıl biyopsi yaptırdık. ama laboratuvar beni adeta meletiyor.
ben pediatrik dermatoloji kitapları bulup belki 2000 fotoğraf inceledim. benzeyenlerin listesini yaptım. dermatologla üstünden geçip patolojiye ön tanı listesi olarak verdik. içlerinde langerhans hücreli histiositoz da vardı.
patoloji önce s100 ve cd1a ek boyama istedi. yaptırdık.
sonra cd68 ve faktör13a istedi. yaptırdık.
sonra da cd117, cd207 ve fascin istedi. yaptırdık.
ağlaya ağlaya yalvarmama rağmen yapılan testlerin sonuçlarına dair hiçbir şey söylemediler. cda1 pozitif de ondan mı cd207 istedi doğrulamak için, yoksa negatifti yine şüphede kaldı da mı istedi bilmiyorum. langerhans şüphesi ağır basıyorsa neden ikinci istemi cd207 değil de cd68 ve faktör13a oldu.
delireceğim inanın. bu sıralama bir fikir verir mi…
dermatolog dermatolog gezdik. molluscum dediler. sonra vücudunda birkaç yerde daha çıktı. geçmedi. tedaviler işe yaramadı. vücudundakiler gıdısındakinden farklı gibiydi ya da biz çeşitli tedavilerle gıdıdakini farklılaştırdık bilmiyorum…
velhasıl biyopsi yaptırdık. ama laboratuvar beni adeta meletiyor.
ben pediatrik dermatoloji kitapları bulup belki 2000 fotoğraf inceledim. benzeyenlerin listesini yaptım. dermatologla üstünden geçip patolojiye ön tanı listesi olarak verdik. içlerinde langerhans hücreli histiositoz da vardı.
patoloji önce s100 ve cd1a ek boyama istedi. yaptırdık.
sonra cd68 ve faktör13a istedi. yaptırdık.
sonra da cd117, cd207 ve fascin istedi. yaptırdık.
ağlaya ağlaya yalvarmama rağmen yapılan testlerin sonuçlarına dair hiçbir şey söylemediler. cda1 pozitif de ondan mı cd207 istedi doğrulamak için, yoksa negatifti yine şüphede kaldı da mı istedi bilmiyorum. langerhans şüphesi ağır basıyorsa neden ikinci istemi cd207 değil de cd68 ve faktör13a oldu.
delireceğim inanın. bu sıralama bir fikir verir mi…
0
Belki birine lazım olur gelecekte: tüm boyamalar negatif çıktı. tanı koyamadılar.
0
Geçmiş olsun. Şikayetler hala devam ediyor mu? İstanbul'da Dermatolog Şadiye Kuş'u önerebilirim.
0
yalnizliktan devren kiralik
Merhaba20 haftalık gebeyim. Erkek bebek bekliyorum. İkili ve dörtlü tarama testlerim düşük riskliydi, kan değerlerim vs. normaldi..Detaylı ultrasonda iki gün önce üç tane soft marker olduğunu söyledi doktorum. Kalpte parlak nokta, beyinde kist, bağırsakta ekojenite. Bunlar ilerleyen haftalarda yok o
Merhaba
20 haftalık gebeyim. Erkek bebek bekliyorum.
İkili ve dörtlü tarama testlerim düşük riskliydi, kan değerlerim vs. normaldi..
Detaylı ultrasonda iki gün önce üç tane soft marker olduğunu söyledi doktorum.
Kalpte parlak nokta, beyinde kist, bağırsakta ekojenite.
Bunlar ilerleyen haftalarda yok olan şeyler ama üçü beraber olunca şüphe uyandırıyor dedi.
Fetal dna testi yaptırmamı önerdi. Yaptırdım. 10-12 günde çıkacağı söylendi sonucun.
Ama ağlamadan duramıyorum. Kendimi paralamaya engel olamıyorum.
Üç soft markerı olup da bebeği sağlıklı doğanınız ya da yakınınız var mı acaba?
Bana söyleyebileceğiniz tek bir güzel şey var mı?
Şimdiden teşekkürler
20 haftalık gebeyim. Erkek bebek bekliyorum.
İkili ve dörtlü tarama testlerim düşük riskliydi, kan değerlerim vs. normaldi..
Detaylı ultrasonda iki gün önce üç tane soft marker olduğunu söyledi doktorum.
Kalpte parlak nokta, beyinde kist, bağırsakta ekojenite.
Bunlar ilerleyen haftalarda yok olan şeyler ama üçü beraber olunca şüphe uyandırıyor dedi.
Fetal dna testi yaptırmamı önerdi. Yaptırdım. 10-12 günde çıkacağı söylendi sonucun.
Ama ağlamadan duramıyorum. Kendimi paralamaya engel olamıyorum.
Üç soft markerı olup da bebeği sağlıklı doğanınız ya da yakınınız var mı acaba?
Bana söyleyebileceğiniz tek bir güzel şey var mı?
Şimdiden teşekkürler
0
oncelikle tebrik ederim. tatli bir cocugun guzel bir annesi olacaksin. super guclu bir kadin olarak butun skillerini aktive etmen gereken zamanda umutsuzluga dusme. oncelikle guzel kafani saglikli tut. sen iyi ol, bebegin iyi olsun.
sorunun cevabini bilmiyorum fakat iyi hissetmeni gonulden isterim. en kisa zanda ic huzuru ve saglikli bir gebelik gecirmeni diliyorum. sen tanidigim en komik cocuktun, anne olacağını ogrenmek harika bir sey <3
sorunun cevabini bilmiyorum fakat iyi hissetmeni gonulden isterim. en kisa zanda ic huzuru ve saglikli bir gebelik gecirmeni diliyorum. sen tanidigim en komik cocuktun, anne olacağını ogrenmek harika bir sey <3
0
O öyle söyledi diye öyle olması gerekmiyor :)
Bugün ne oldu bak,
Eczabe arıyorum kardeşime ilaç almam lazım, uzaktan bir eczane tabelası görünce seğirttim. Bir de baktıydım dükkan kapısına fazladan bir demir kapı yaptırıp çaktırmış, üzerinde bir asma kilit, sadece 1.60'ın üzerindekiler rahatlıkla içeriyi görebiliyor, yazılar falan asmış lütfen mesafeyi koruyun diye. Uzaktan seslenerek iş görüyorsun falan.
Sonunda dedim ki acaba içeride acaip bir durum mu var? Eczacı bizzat dükkanın kendi sahibi, kalfa filan değil. Şöyle pis pis bir baktı... dışarıda var acaip durum, pandemi var?? Dedi...
Hahaha :))) alttan bir sırıttım ben. Dedim ki dışarıda hiç kimse böyle davranmıyor... anlamıyorlar dedi, anlayacaklar bir gün.
Bak 3. Yıl bitmek üzere ve bir eczacı dükkan kapısına ek kapı çaktırıp kendini içeri hapsederek korunmaya çalışıyor hâlâ. Üstelik ağzında maske elinde eldiven de yok :'DDD
Her konuşana bakma sayın ve sevgili anne adayımız, üzülme sen öyle gereksiz gereksiz konuşanın lafına. O sana o testi yaptırabilmek için söylemiş o lafları... "öneriyorum" ne demek?? Mecbur değilsin hiç de gereği yok ama yaptırsan bize para gelir demek.
Hiç üzülme, hiçbir şey de çıkmayacak. Çıkarmaya kalkışırlarsa da en az 3 hakiki doktora daha gösterin sonucu, hemen her şeye inanmayın. Bu ülkede bu ayaklarla o kadar çok şey yapıldı ki...
Bugün ne oldu bak,
Eczabe arıyorum kardeşime ilaç almam lazım, uzaktan bir eczane tabelası görünce seğirttim. Bir de baktıydım dükkan kapısına fazladan bir demir kapı yaptırıp çaktırmış, üzerinde bir asma kilit, sadece 1.60'ın üzerindekiler rahatlıkla içeriyi görebiliyor, yazılar falan asmış lütfen mesafeyi koruyun diye. Uzaktan seslenerek iş görüyorsun falan.
Sonunda dedim ki acaba içeride acaip bir durum mu var? Eczacı bizzat dükkanın kendi sahibi, kalfa filan değil. Şöyle pis pis bir baktı... dışarıda var acaip durum, pandemi var?? Dedi...
Hahaha :))) alttan bir sırıttım ben. Dedim ki dışarıda hiç kimse böyle davranmıyor... anlamıyorlar dedi, anlayacaklar bir gün.
Bak 3. Yıl bitmek üzere ve bir eczacı dükkan kapısına ek kapı çaktırıp kendini içeri hapsederek korunmaya çalışıyor hâlâ. Üstelik ağzında maske elinde eldiven de yok :'DDD
Her konuşana bakma sayın ve sevgili anne adayımız, üzülme sen öyle gereksiz gereksiz konuşanın lafına. O sana o testi yaptırabilmek için söylemiş o lafları... "öneriyorum" ne demek?? Mecbur değilsin hiç de gereği yok ama yaptırsan bize para gelir demek.
Hiç üzülme, hiçbir şey de çıkmayacak. Çıkarmaya kalkışırlarsa da en az 3 hakiki doktora daha gösterin sonucu, hemen her şeye inanmayın. Bu ülkede bu ayaklarla o kadar çok şey yapıldı ki...
0
Öncelikle tebrik ederim :)
Endişeli olmanız, rahatlamak için ağlamanız normal ancak mümkünse bunu günlerce sürdürmeyin. Gebeliğinin 9 ayı boyunca her gün zırıl zırıl ağlayan bir anne olarak söylüyorum bunu... Sonra çok pişman oluyor insan...
Gebeliğim başından sonuna kadar problemli ve stresliydi. Aklınıza gelmeyecek onlarca şey... Taramalar temiz çıkmıştı ancak kalpte bir delik olduğunu söyleyerek beni gebelik kardiyoloğuna yönlendirdiler. Muayeneye kadar içim içimi yedi, muayenede kalpte delik görüldü. Ne yapacağız diye sordum, yapacak bir şey yok doğumu bekleyeceğiz dediler. Doğumdan sonra sordum ne olacak? diye. Yapacak bir şey yokmuş, kendiliğinden kapanırmış. Kapanmazsa o zaman görüşelim dediler. Meğer sıklıkla görülen bir durummuş.
Gebeliğimin 36. Haftasında herşey yolunda giderken birden bana bebeğimde gelişim geriliği olduğu, engelli doğacağı söylendi. 35 hafta kontrolünde 2200 gr olan bebek bir sonraki hafta 1750 gr ölçüldü. Devamında 3 ayrı hastane 5 ayrı doktor gördü beni, ölçümleri doğruladı, engeli doğruladı. Yenidoğan yoğun bakımı ve küvözü olan bir hastaneye acil olarak sevkedildim 39.haftamda...sezaryen...Yaşadığım stresi size anlatamam. Zaten 9 ay ağlamıştım artık içim dışıma çıktı ağlamaktan.
Sonuç olarak 2750 gr minik sağlıklı bir erkek bebek :) kalpte de problem falan yok. şimdi 6,5 yaşında, ilkokul 1.sınıfa gidiyor. Ellerinizden öper :)
Dilerim siz de sağlıkla alırsınız kucağınıza. Ne zaman isterseniz bir mesaj kadar uzağınızdayım.
Endişeli olmanız, rahatlamak için ağlamanız normal ancak mümkünse bunu günlerce sürdürmeyin. Gebeliğinin 9 ayı boyunca her gün zırıl zırıl ağlayan bir anne olarak söylüyorum bunu... Sonra çok pişman oluyor insan...
Gebeliğim başından sonuna kadar problemli ve stresliydi. Aklınıza gelmeyecek onlarca şey... Taramalar temiz çıkmıştı ancak kalpte bir delik olduğunu söyleyerek beni gebelik kardiyoloğuna yönlendirdiler. Muayeneye kadar içim içimi yedi, muayenede kalpte delik görüldü. Ne yapacağız diye sordum, yapacak bir şey yok doğumu bekleyeceğiz dediler. Doğumdan sonra sordum ne olacak? diye. Yapacak bir şey yokmuş, kendiliğinden kapanırmış. Kapanmazsa o zaman görüşelim dediler. Meğer sıklıkla görülen bir durummuş.
Gebeliğimin 36. Haftasında herşey yolunda giderken birden bana bebeğimde gelişim geriliği olduğu, engelli doğacağı söylendi. 35 hafta kontrolünde 2200 gr olan bebek bir sonraki hafta 1750 gr ölçüldü. Devamında 3 ayrı hastane 5 ayrı doktor gördü beni, ölçümleri doğruladı, engeli doğruladı. Yenidoğan yoğun bakımı ve küvözü olan bir hastaneye acil olarak sevkedildim 39.haftamda...sezaryen...Yaşadığım stresi size anlatamam. Zaten 9 ay ağlamıştım artık içim dışıma çıktı ağlamaktan.
Sonuç olarak 2750 gr minik sağlıklı bir erkek bebek :) kalpte de problem falan yok. şimdi 6,5 yaşında, ilkokul 1.sınıfa gidiyor. Ellerinizden öper :)
Dilerim siz de sağlıkla alırsınız kucağınıza. Ne zaman isterseniz bir mesaj kadar uzağınızdayım.
0
oncelikle tebrik ederim, saglikla bebeginizi kucaginiza almanizi dilerim. bizim yazacagimiz seylerin pek bi onemi yok cunku siz muhtemelen test sonucunu alip sorun yok lafini doktordan duyana kadar aglamaya devam edeceksiniz cunku hamilelik bunu gerektiriyor :) hormonlar cilgin atiyor ve icinizde neye benzeyecegini, nasil ozellikleri olacagini bilmediginiz ve daha da aylarca merak edeceginiz surpriz bir yumurta buyuyor :) endiseli olmaniz ve bilinmeyenden korkmaniz o kadar normal ki.
ben yasamadim benzerini ama etrafim "doktorlar cocuk engelli olacak dedi cocuk dogunca hicbir anomalisi yoktu hamileligimi bosuna aglayarak gecirdim" hikayeleriyle dolu. bunlar yasaniyor yani siz kendinizi guclu tutmaya bakin, daha en az 16-17 hafta o bebegin kozasi olacaksiniz, direncinize ve sagliginiza ihtiyaciniz var her anlamda. fetal dna %99 dogruluk payi olan bir test, ikili uclu testlerin yanilma payi cok daha fazla. fakat fetal dna'nin bile 100 kisiden birinde yanlis cikma ihtimali var. yani simdiden enseyi karartmayin, lutfen kendinizi koruyun. kendinizi de bebeginizi strese sokmamaya calisin mumkun oldugu kadar. biliyorum cok zor ama icinizi ferah tutun, her sey iyi olacak merak etmeyin.
ben yasamadim benzerini ama etrafim "doktorlar cocuk engelli olacak dedi cocuk dogunca hicbir anomalisi yoktu hamileligimi bosuna aglayarak gecirdim" hikayeleriyle dolu. bunlar yasaniyor yani siz kendinizi guclu tutmaya bakin, daha en az 16-17 hafta o bebegin kozasi olacaksiniz, direncinize ve sagliginiza ihtiyaciniz var her anlamda. fetal dna %99 dogruluk payi olan bir test, ikili uclu testlerin yanilma payi cok daha fazla. fakat fetal dna'nin bile 100 kisiden birinde yanlis cikma ihtimali var. yani simdiden enseyi karartmayin, lutfen kendinizi koruyun. kendinizi de bebeginizi strese sokmamaya calisin mumkun oldugu kadar. biliyorum cok zor ama icinizi ferah tutun, her sey iyi olacak merak etmeyin.
0
Şunu biliyorum ki, beni Türk hekimlerine emanet etmeyin. Bu kadar soğuk, yetenek ve bilgi yoksunu, iletişim konusunda kabiliyetsiz doktor o kadar çok ki.
O yüzden İnşallah bir şey olmayacaktır
O yüzden İnşallah bir şey olmayacaktır
0
beni de 8 ayda erken sezaryene aldılar gelişim bozukluğu teşhis edildiği için. 2 kg doğacak dedikleri çocuğum 3.1 kg ve çok sağlıklı dünyaya geldi. çok gereksiz panik olunduğu ve çok gereksiz şekilde erken doğuma aldıkları anlaşıldı sonrasında. endişe etmeyin demiyorum ama yanlış teşhis koymuş olma olasılıkları var. tanıdığım birkaç kişi daha benzerini yaşadı.
0
Yanıtlar için çok teşekkür ederim
@deartheodosia neye göre gelişim geriliği dendi? Kemiklerde vs kısalık mı dediler ne gibi bulgular vardı?
Darısı başıma olsun
@deartheodosia neye göre gelişim geriliği dendi? Kemiklerde vs kısalık mı dediler ne gibi bulgular vardı?
Darısı başıma olsun
0
evet, ölçümlerde haftasına göre büyümüyor (4 hafta geri) ve kg almıyor görünüyor denildi. göbek bağında problem olabileceğini düşündüler vesaire yani o ara bayağı bi doktora göründük. sonuçta küçük kaldı, büyümüyor, dışarı almamız gerekiyor, dışarıda büyümesini desteklemek zorundayız dedikleri bebek sağlıklı dünyaya geldi. hatta ben doğumdan önce birkaç gün daha geç sezaryen olabilir miyim psikolojik olarak kendimi daha hazır hissederim dediğimde doktorum karnınızda ölürse sorumluluk almıyorum demişti ve acelece doğuma girmiştik :/
0
@deartheodosia çok geçmiş olsun. Darısı başıma inşallah. Hafta sonuna kadar sonuç çıkacakmış. Bu günleri de atlatırsam sağ salim, sizlere de haber vereceğim
0
the guy from batman
Yenimahalle ve Çankaya civarlarında daire kiraları ortalama ne kadar? Cevaplar için teşekkürler.
Yenimahalle ve Çankaya civarlarında daire kiraları ortalama ne kadar? Cevaplar için teşekkürler.
0
İlçe olarak soruyorsanız net bişey söylemek zor, çünkü Ankara'da ilçeler İstanbul'dakinin aksine çok büyük, ilçenin neresi olduğuna göre baya değişiyor kiralar.
Çankaya merkez için 3-4 arasına güzel evler bulabilirsiniz. Yenimahalle merkezde 2-2,5 civarına bulabilirsiniz.
Çankaya merkez için 3-4 arasına güzel evler bulabilirsiniz. Yenimahalle merkezde 2-2,5 civarına bulabilirsiniz.
0
Yenimahalle 3+1 orta halli evler nispeten daha iyi mahallelerde (ragıp tüzün, yunus emre, çarşı vb) 1800-2500 arası
Şentepe pamuklar vb. mahallelerde bir tık daha düşüyor
Şentepe pamuklar vb. mahallelerde bir tık daha düşüyor
0
Bahçelievler - Emek'te kotta 2+1'ler 2.500 - 2.800 TL civarı. Katta da ortalama 3+1 ev 3.000 - 4.000 TL :(
0
haintospik
selam dostlar,evin salonunda kablosuz modem var ama komple evi çekmiyor ne yazık ki. ben arka odalara net gitsin hatta bir odaya kablolu bağlantı bile yapabileyim istiyorum. fakat modemi taşıyamıyorum. ne yapmam gerekiyor ?tekrar özetlersem,salondaki modem kablosuz ve sabit aktif kullanılıyorarka od
selam dostlar,
evin salonunda kablosuz modem var ama komple evi çekmiyor ne yazık ki. ben arka odalara net gitsin hatta bir odaya kablolu bağlantı bile yapabileyim istiyorum. fakat modemi taşıyamıyorum.
ne yapmam gerekiyor ?
tekrar özetlersem,
salondaki modem kablosuz ve sabit aktif kullanılıyor
arka odalar için hem kablolu hem de kablosuz bağlanmak için bir ya da bir kaç cihaz almalıyım ama ne almalıyım :)
teşekkürler.
edit: yeni modem alınması gerekiyorsa onu da alırım sorun değil. yeter ki şu işi çözeyim.
evin salonunda kablosuz modem var ama komple evi çekmiyor ne yazık ki. ben arka odalara net gitsin hatta bir odaya kablolu bağlantı bile yapabileyim istiyorum. fakat modemi taşıyamıyorum.
ne yapmam gerekiyor ?
tekrar özetlersem,
salondaki modem kablosuz ve sabit aktif kullanılıyor
arka odalar için hem kablolu hem de kablosuz bağlanmak için bir ya da bir kaç cihaz almalıyım ama ne almalıyım :)
teşekkürler.
edit: yeni modem alınması gerekiyorsa onu da alırım sorun değil. yeter ki şu işi çözeyim.
0
Yeni modeme gerek yok extender almanız yeterli olacaktır ben çok memnunum
0
Bende de benzer bir durum var. Modem salonda, bir tane salonun yanındaki odaya (tplink wa850re), bir de evin öbür ucundaki çalışma odama access point kurdum (Huawei HG658v2). Toplam 3 tane kablosuz ağ oldu, evin herhangi bir yerinde çekim gücü düşmeden internet kullanılabiliyor şu anda.
0
üç gün gündüz
Bahsettiğim lekeler kasık bölgesinde sanırım sürtünmeden oluşan koyu lekeler, şişmanlık dönemimde meydana geldi ama sonradan gitmedi ne yazık ki, sizce bunun bir çözümü var mı, derinin rengi eski haline gelir mi yoksa böyle devam eder mi? Teşekkür ederim.
Bahsettiğim lekeler kasık bölgesinde sanırım sürtünmeden oluşan koyu lekeler, şişmanlık dönemimde meydana geldi ama sonradan gitmedi ne yazık ki, sizce bunun bir çözümü var mı, derinin rengi eski haline gelir mi yoksa böyle devam eder mi? Teşekkür ederim.
0
yalnizliktan devren kiralik
Serim gelişme yeniden serim koda kısımlarının ölçü numara aralıklarını nasıl bulabilirim. Google ı talan ettim ama yok. Scriabin’in tek konçertosu. Op. 20.
Serim gelişme yeniden serim koda kısımlarının ölçü numara aralıklarını nasıl bulabilirim. Google ı talan ettim ama yok. Scriabin’in tek konçertosu. Op. 20.
0
yalnizliktan devren kiralik
bedelli askerlik yapacak biri sevk tarihinde gitmek zorunda mıdır? diyelim sevk tarihi 27 ekim, 2 kasım'da da sınavı var. sınava girip gitse problem olur mu? teşekkürler şimdiden
bedelli askerlik yapacak biri sevk tarihinde gitmek zorunda mıdır? diyelim sevk tarihi 27 ekim, 2 kasım'da da sınavı var. sınava girip gitse problem olur mu? teşekkürler şimdiden
0
evet zorundasın. ama gitmiyorum dersen paranı geri veriyorlar.
0
geç gittiğinde mazeret bildirmen gerekiyor. yakınlarından birinin ölümü gibi bir gerekçe olmadıkça problem olabilir.
0
theconqueror
Bim-jenny Willy, A101- sleepy, şok- komili bebeHangisini tercih edersiniz, tecrübeleriniz varsa paylaşır mısınız?
Bim-jenny Willy, A101- sleepy, şok- komili bebe
Hangisini tercih edersiniz, tecrübeleriniz varsa paylaşır mısınız?
Hangisini tercih edersiniz, tecrübeleriniz varsa paylaşır mısınız?
0
Tavsiyeler için teşekkürler ama
A101deki bebek bezi sleepy diye biliyordum soffio diye birşey var şimdi :’(
A101deki bebek bezi sleepy diye biliyordum soffio diye birşey var şimdi :’(
0
yalnizliktan devren kiralik
Merhaba. Arkadaşım bugün kpss’ye girdi. Sınavda elleri terlediği için optik formda işaretledikleri dağılmış. Silebildiği kadar silmiş. Sonra sınav bitince kitapçıklar kapanmış, o da kapatmış. Gözüne bulaşan yerleri silerken yarısını sildiği bir soru çarpmış optikte. Kitapçığı falan açmadan bu yarısı
Merhaba. Arkadaşım bugün kpss’ye girdi. Sınavda elleri terlediği için optik formda işaretledikleri dağılmış. Silebildiği kadar silmiş. Sonra sınav bitince kitapçıklar kapanmış, o da kapatmış. Gözüne bulaşan yerleri silerken yarısını sildiği bir soru çarpmış optikte. Kitapçığı falan açmadan bu yarısı silik soruyu optikte yeniden kodlamış netleşsin diye. Sınav görevlisi “bildirmek zorundayım” demiş. Ancak tutanak vs tutulmamış. İnternette sınavda tutulmasa bile tutanak tutulabileceği yazıyor. Sizce ne olur bu işin sonu? Gitti mi sınav? Belki sınav görevlileri vardır diye sormak istedim.
0
kötü haber vermek istemem ama ösym o konuda çok acımasız. direkt iptal edebiliyor kişinin sınavını. hazırlıklı olsun. kaynak:bol bol okunan forumlar.
0
Sınav bitti dendikten 2 saniye sonra yapılmış bir işaretleme, işaretlenmiş olan sorunun netleştirilmesi hatta. Kamerada görülebilir belki ve sorun çıkmaz, başka fikri olan var mı :(
0
yazılacak tutanağa bağlı, adam oraya sınav bitti dedikten sonra işaretleme yaptı yazarsa 2 sn'nin pek bir önemi olmaz.
0
Size şöyle bir örnek vereyim: engelli kpss sınavında optik formu kendi dolduran GÖRME ENGELLİ adayların sınavlarını VAY BİZ SANA YARDIMCI VERDİK NİYE ONLAR DOLDURMUYOR diye iptal etmişliği var...Aşırı irrasyonel davranıyolar...
0
Benzer bir durum arkadaşımın başına geldi.
sınav bitti denildikten saniyeler sonra, zaten işaretlediği ama tam işaretleyemediği bi sorunun cevabını düzgünce işaretlemeye çalışırken salon başkanı da değil, gözetmenlerden birisi kağıdı çekip tutanak tutmuş. Salon başkanı da yaşça daha genç olduğu için pek bir şey diyememiş. (vaktinde teslim etmedi şeklinde tutulmuş tutanak)
ancak arkadaşın başına herhangi bir şey gelmedi sınavı da geçersiz sayılmadı.
Ben de salon başkanlığı görevi yapıyorum. tutanak tutarken sizden varsa delil de isteniyor. sadece benim tuttuğum tutanağa kalsa, bu mevzu cidden kötüye kullanılır. hoşlanmadığın adama tut tutanak hayatını karart.
Arkadaş tutanağın haksızlığını bildirmek için ösym'ye ulaştığında ise sınavlar açıklandıktan sonra itirazların alınabileceğini söylemişlerdi. Herhangi bir işlem de yapmamıştı / yaptırılmamıştı kısacası. Bahsettiğim sınav ALES bu arada.
Umarım arkadaşın da durumu bir şekilde atlatır.
sınav bitti denildikten saniyeler sonra, zaten işaretlediği ama tam işaretleyemediği bi sorunun cevabını düzgünce işaretlemeye çalışırken salon başkanı da değil, gözetmenlerden birisi kağıdı çekip tutanak tutmuş. Salon başkanı da yaşça daha genç olduğu için pek bir şey diyememiş. (vaktinde teslim etmedi şeklinde tutulmuş tutanak)
ancak arkadaşın başına herhangi bir şey gelmedi sınavı da geçersiz sayılmadı.
Ben de salon başkanlığı görevi yapıyorum. tutanak tutarken sizden varsa delil de isteniyor. sadece benim tuttuğum tutanağa kalsa, bu mevzu cidden kötüye kullanılır. hoşlanmadığın adama tut tutanak hayatını karart.
Arkadaş tutanağın haksızlığını bildirmek için ösym'ye ulaştığında ise sınavlar açıklandıktan sonra itirazların alınabileceğini söylemişlerdi. Herhangi bir işlem de yapmamıştı / yaptırılmamıştı kısacası. Bahsettiğim sınav ALES bu arada.
Umarım arkadaşın da durumu bir şekilde atlatır.
0
@diyanet takvimi yüreğimize su serptiniz. Çok teşekkürler. Tutanak öğrenci gittikten sonra da tutulabilirmiş ama, tutulsa da dediğiniz gibi umarım. Bildirmek zorundayım diyen gözetmen de başkanmış bu arada.
0
arkadaşının neye dayanarak tutanak tutulmadığını söylediği önemli. "sınavda tutulmasa bile" derken sınav süresi bitimini kastediyorsan, zaten fazladan süre kullanma ile ilgili bir tutanağın olması için sınavın bitmesi gerekir; sınav süresi içinde fazladan süre kullanımı olamaz. yok eğer görevlilerin evrakı salondan çıkarmasından sonrasını kastediyorsan, bu pek olası değil. ösym sınavlarında salon tutanağı da optik formlar ile aynı poşete konur ve poşet yapıştırılır. bundan sonra ösym'nin ilgili birimine ulaşana kadar o poşeti açmak suçtur. anca özel durumlarda bss odasında kameranın önünde açılabilir ve bunun için ayrıca tutanak tutulur, ama bunun olacağına pek ihtimal vermiyorum. yani eğer arkadaşın evrak poşete konana kadar salonda beklediyse (buna her adayın hakkı var) ve tutanak tutulmadığını buna dayanarak söylüyorsa ortada tutanak yoktur.
bunun dışında, fazladan süre kullanma için zaten tek olası delil kamera kaydıdır, başka delil olmaz. salon görevlileri tutanakta belirttiyse kamera kaydından durum incelenir ve gerekirse bundan sonra adayın savunması alınır. bunun nedeni salon görevlilerinin birine sinir olup hayatını karartma ihtimali değil, görevlilerin yanılma ihtimalidir. bir salon başkanı ile en az bir gözetmenin olduğu ve yanlış işlemde görevlilerin de ciddi cezalar alabildiği bir yerde ilki ihtimal dahilinde değerlendirilmez.
bunun dışında, fazladan süre kullanma için zaten tek olası delil kamera kaydıdır, başka delil olmaz. salon görevlileri tutanakta belirttiyse kamera kaydından durum incelenir ve gerekirse bundan sonra adayın savunması alınır. bunun nedeni salon görevlilerinin birine sinir olup hayatını karartma ihtimali değil, görevlilerin yanılma ihtimalidir. bir salon başkanı ile en az bir gözetmenin olduğu ve yanlış işlemde görevlilerin de ciddi cezalar alabildiği bir yerde ilki ihtimal dahilinde değerlendirilmez.
0
@tembel tnt kamera kaydından şu belli olur mu tek dert bu aslında; atıyorum bahsi geçen soru 14. soru olsun. Bu soruyu sınavın x. dakikasında işaretlediği, sınav bittikten sonra da yine 14. soruya işaretleme yaptığı (dolayısıyla yeni soru çözmeyip sınav süresinde işaretlediğini netleştirdiği) görülebilir mi? “Ben nerden bileyim ulan” diyeceksiniz belki ama konu hakkında detaylı bilginiz olduğundan belki bunu da biliyorsunuzdur, sınav sürecindeki kamera kaydını görmüşlüğünüz vardır diye sormak istedim.
0
kamera kaydını sınav binasındaki görevlilerin izlemesi mümkün değil. kameralar salon evrakı salon dışına çıkarıldıktan sonra toplanıp evrak kutularından ayrı kutulara konuyor ve kutular kilitleniyor, sonra da bina görevlileri tarafından diğer bütün kutularla beraber nakil aracına bindiriliyor. o yüzden kameranın ne kadar görebildiğini bilmiyorum. işaretlenen soru numarasının görülebileceğini sanmam, ama bu önemli değil. asıl önemli olan optik formda sınav bittikten sonra işaretlenen yerin, hangi soru olduğu belli olmasa da, daha önceden işaretli olup olmadığının görülmesi. çünkü sınav sonrası işaretlenen yerin süre bittiğinde zaten işaretli olduğu görülürse fazladan süre kullanma durumu söz konusu olmaz. ben kameraların bunu tespit edebileceğini düşünüyorum.
0
ms brownstone
Dolabımı toplamaya kalktım ve işin içinden çıkamadım. Çok kıyafet alan bir insan değilim zaten ama dolabım biraz küçük. Artık kanepenin altına falan tıkıştırdım kıyafetlerimi. 10 sene önce aldığım uyduruk tişörtler bile duruyor yazın evde giyerim diye ya da taa üniversiteye başladığım ilk sene kilo
Dolabımı toplamaya kalktım ve işin içinden çıkamadım. Çok kıyafet alan bir insan değilim zaten ama dolabım biraz küçük. Artık kanepenin altına falan tıkıştırdım kıyafetlerimi. 10 sene önce aldığım uyduruk tişörtler bile duruyor yazın evde giyerim diye ya da taa üniversiteye başladığım ilk sene kilo aldığım dönem aldığım saçma sapan ve şimdi bana 2 beden falan büyük kotlar bile hala dolabımda.
Aslında çoğundan kurtulmak istiyorum ama "giyer miyim acaba" diye de düşünüyorum bir kısmı için. Öyle çok güzel ya da şimdi birinin giyeceği şeyler de yok haliyle 10 sene önce alınanlar arasında falan. Olsa da ihtiyacı olan biri yok zaten çevremde. Kadıköy'de belediyenin topladığını biliyorum ama oraya da koyulmayacak şeyleri ne yapsam bilemedim. Bir ara H&M kampanya yapmıştı, eski kıyafetleri almıştı geri dönüşüm için. O zaman bir daha giymeme ihtimalimin en yüksek olduğu birkaç parça şeyi vermiştim ama şimdi böyle bir kampanya falan da yok herhangi bir yerde bildiğim.
Siz de böyle misiniz ya? Eskiden sevdiğiniz kıyafetleriniz şimdi böyle fazlalık konumuna geçiyor mu sizin için de? Napıyorsunuz onları? Kolay kolay vazgeçiyor musunuz ya da dolabınızda tutuyor musunuz? Vazgeçiyorsanız da nerelere veriyorsunuz?
Aslında çoğundan kurtulmak istiyorum ama "giyer miyim acaba" diye de düşünüyorum bir kısmı için. Öyle çok güzel ya da şimdi birinin giyeceği şeyler de yok haliyle 10 sene önce alınanlar arasında falan. Olsa da ihtiyacı olan biri yok zaten çevremde. Kadıköy'de belediyenin topladığını biliyorum ama oraya da koyulmayacak şeyleri ne yapsam bilemedim. Bir ara H&M kampanya yapmıştı, eski kıyafetleri almıştı geri dönüşüm için. O zaman bir daha giymeme ihtimalimin en yüksek olduğu birkaç parça şeyi vermiştim ama şimdi böyle bir kampanya falan da yok herhangi bir yerde bildiğim.
Siz de böyle misiniz ya? Eskiden sevdiğiniz kıyafetleriniz şimdi böyle fazlalık konumuna geçiyor mu sizin için de? Napıyorsunuz onları? Kolay kolay vazgeçiyor musunuz ya da dolabınızda tutuyor musunuz? Vazgeçiyorsanız da nerelere veriyorsunuz?
0
her taşınmadan dev boy siyah poşetlere temiz kıyafetleri doldurup çöpün yanına temiz kıyafet notuyla bırakıyorum. ev inanılmaz hafifliyor, tavsiye ederim
0
çok almaktan değil de atamamaktan kaynaklanıyor, bende de var aynısı. parça parça bakınca "hmm bunu giyerim" diyip kenara koymuşum ama geçenlerde toplu görünce sıkıntının farkına vardım. kapıcıya verdim, dağıtırım ben dedi.
şişli'de kıyafet kumbaraları var, başka yerde de vardır belki; oralara atılabilir.
şişli'de kıyafet kumbaraları var, başka yerde de vardır belki; oralara atılabilir.
0
Giyilecek durumdaysa ve hala aldığım günkü gibi sevdiğim bir parçaysa tutuyorum.
Mesela 10 yıl önce aldığım kıyafetler vardı kilo aldığım dönemde giyemediğim halde dolabımda duruyorlardı onlar bu yaz benim kurtarıcım oldular yaz alışverişi yapmama gerek kalmadı onlar sayesinde.
Giymeyi düşünmediğim şeylerden vazgeçerim kalabalık etsin istemem poşete doldurur anneme veririm o ne yapıyor bilmiyorum.
Şu an dolabımda "belki giyerim" dediğim hiçbir şey yok. Sadece giydiklerim var. Büyük bir temizlik yaptım yakın zamanda.
Mesela 10 yıl önce aldığım kıyafetler vardı kilo aldığım dönemde giyemediğim halde dolabımda duruyorlardı onlar bu yaz benim kurtarıcım oldular yaz alışverişi yapmama gerek kalmadı onlar sayesinde.
Giymeyi düşünmediğim şeylerden vazgeçerim kalabalık etsin istemem poşete doldurur anneme veririm o ne yapıyor bilmiyorum.
Şu an dolabımda "belki giyerim" dediğim hiçbir şey yok. Sadece giydiklerim var. Büyük bir temizlik yaptım yakın zamanda.
0
Bu ayıklama olayı bende ruh halime göre değişiyor yani o karmaşanın getirdiği bir boğulma hissi önce gelmeli. Bazen böyle müthiş temizlik hissi, minimal yaşam hissi geliyor. Tam bu anlarda dolabimdan hatirı sayilır kıyafet ayıklıyorum. Bu sadece kıyafetlerde değil bana ait her şeyde bir temizlik ayıklama hali oluyor. Cep telefonumdan resimleri, muzikleri, mesajları, videolari, belgeleri siliyorum. Akabinde pcde de ayni işlemi yapıyorum. Müthiş bir hafifleme hissi geliyor.
0
bir erkek olarak benim bile 15 yıl önceki bazı kıyaftlerim duruyor.
her sezon geçişinde hanımla dolabı indirip "bu sefer kesin atacağız" diye bir çalışmaya giriyoruz ama atamıyoruz, elimiz gitmiyor.
@bruce'un da dediği gibi deli gibi alışveriş yapan insanlar değiliz ama atmaya kıyamıyoruz.
sadece kızımız büyüdükçe kıyafetlerini veriyoruz eş dost veya ihtiyacı olan insanlara.
her sezon geçişinde hanımla dolabı indirip "bu sefer kesin atacağız" diye bir çalışmaya giriyoruz ama atamıyoruz, elimiz gitmiyor.
@bruce'un da dediği gibi deli gibi alışveriş yapan insanlar değiliz ama atmaya kıyamıyoruz.
sadece kızımız büyüdükçe kıyafetlerini veriyoruz eş dost veya ihtiyacı olan insanlara.
0
biz eşimle beraber bir yıldır giymediğimiz/kullanmadığımız bütün kıyafetleri attık. sadece giydiklerimiz kaldı.
giyer miyim acaba - at
kilo verince giyerim - at
bir beden küçülsem giyerim - at
şimdi giymem ama seneye belki - at
terziye verir şöyle yaparım böyle yaparım - at
ben giymem ama belki şöyle olur böyle olur- at.
yemin ediyorum dolap rahatladı.
edit: at derken çöpe değil. kullanılabilir durumda olanlar bağış yapılabilir.
giyer miyim acaba - at
kilo verince giyerim - at
bir beden küçülsem giyerim - at
şimdi giymem ama seneye belki - at
terziye verir şöyle yaparım böyle yaparım - at
ben giymem ama belki şöyle olur böyle olur- at.
yemin ediyorum dolap rahatladı.
edit: at derken çöpe değil. kullanılabilir durumda olanlar bağış yapılabilir.
0
Aynen benim de öyle. Zayıfken giydiğim yeni sayılabilecek şık kıyafetleri kuzenlerime veriyorum. Begenerek giyiyorlar. Kuzenlerin kolay satın alabileceği kot, kazak, tshirt gibi şeyleri kapıya koyuyorum apartman görevlileri alıyor. Ama benim de ciddi bir sadeleşmeye ihtiyacım var.
Babilin dediği gibi evde giyerim, yaptırır giyerim vs diye bekketilenlerin atılması lazım.
Babilin dediği gibi evde giyerim, yaptırır giyerim vs diye bekketilenlerin atılması lazım.
0
kuşku duyduğum hiçbir şeyi tutmuyorum ben de, çok iyi durumda olanları -ki bazısı etiketiyle duruyor, bazısını bir kere giymişim falan- modacruz ve dolap’ta satıyorum, gerisini anneme götürüyorum o birilerine veriyor. şu an kullanmadığım tek bir eşyam yok, insanı çok ferahlatıyor.
0
H&m'in kampanyası devam ediyor. Giysi kumbaraları var mağazalarda, oraya verdiğin poşet başına 10 TL hediye çeki veriyorlar.
Hepsini at düşünme.
Hepsini at düşünme.
0
bazı kıyafetlerimi görünce kendimden tiksiniyorum, "bunu nasıl giydin allah seni kahretsin" diyorum. ama atmıyorum, duruyor öyle. mutsuzum.
0
yalnizdan devren kiralik arti 1.
bazen soyle genel bir bakinca bu ne lan diyip direkt attigim kesin bir tane kifayetim oluyor.
bazen soyle genel bir bakinca bu ne lan diyip direkt attigim kesin bir tane kifayetim oluyor.
0
Ahtapot Gönüllüleri Sosyal Dayanışma Ve Sportif Faaliyetler Derneği
acibadem caddesi kadikoy'de malzeme degerlendirme merkezi diye bir yerleri var. kiyafetleri mumkunse yikayip goturun, hazir gitmisken de bir yardim edersiniz. cok is var. yikama, utuleme, paketleme, kolileme...
hatta arkadaslarinizi da organize edip giderseniz daha bile super olur.
acibadem caddesi kadikoy'de malzeme degerlendirme merkezi diye bir yerleri var. kiyafetleri mumkunse yikayip goturun, hazir gitmisken de bir yardim edersiniz. cok is var. yikama, utuleme, paketleme, kolileme...
hatta arkadaslarinizi da organize edip giderseniz daha bile super olur.
0
babilbaligi +1
ama çöpe atma güzelce yıkayıp ütüleyip ihtiyacı olan birilerine ver ya da belediyelerin eşya kumbaralarına at.
ama çöpe atma güzelce yıkayıp ütüleyip ihtiyacı olan birilerine ver ya da belediyelerin eşya kumbaralarına at.
0
Ben kiyafetim eskidiyse, biraz yamulduysa falan atiyorum. Evde giyilecek birsürü tisörtüm var zaten.
Onun disinda dolabim dolu degil, cünkü aldigim herseyi kesin giyecegimi düsünerek aliyorum. Fiyati uygun diye veya cok begendigim ama günlük hayatta kullanamayacagim birseyi almiyorum. Bu aliskanligin en iyi tarafi da az ama öz ayakkabi koleksiyonu :D
Mesela sadece dügün, dernek, sunum, is görüsmesi vs. oldugu zaman topuklu ayakkabi giymem gerekiyor. Bu yüzden de bir cift "The Siyah topuklu" var.
Minimalizm güzel sey, tavsiye ederim ;)
Onun disinda dolabim dolu degil, cünkü aldigim herseyi kesin giyecegimi düsünerek aliyorum. Fiyati uygun diye veya cok begendigim ama günlük hayatta kullanamayacagim birseyi almiyorum. Bu aliskanligin en iyi tarafi da az ama öz ayakkabi koleksiyonu :D
Mesela sadece dügün, dernek, sunum, is görüsmesi vs. oldugu zaman topuklu ayakkabi giymem gerekiyor. Bu yüzden de bir cift "The Siyah topuklu" var.
Minimalizm güzel sey, tavsiye ederim ;)
0
Evet H&M halen kıyafetlerinizi topluyor. Ayrıca mağazalarda bulunan yeşil etiketli “conscious” yazılı ürünler bu toplanılan kıyafetlerden üretilmiş olanlardır aklınızda bulunsun. :)
0
evet malesef :( geçen kış hepsini ayırdığımı sanarak kıyafet yardımı yapan bi derneğe götürdüm(istanbulda yaşamıyorum) fakat ilkbahar ve yaz kıyafetlerim ortaya çıkınca bitmediklerini gördüm:(
Mont-bot gibi bişey olursa giymediğimi farkettiğimde hiç bekletmem hemen veririm. Ama evde giyilme ihtimali olan şeyler çok yer kaplıyor. Bir de şey var bende ''arkadaşım, kuzenim vs. gelirse evde giyebileceği şeyler'' onlar da yer kaplıyor.
Aslında vasat görünen ama benim manevi bağ kurduğum ve sadece evde giydiğim bazı şeyler de var.
Çorap-çamaşır eskirse, teki yoksa hiç bekletmiyorum Allahtan bu huyum iyi...
Mont-bot gibi bişey olursa giymediğimi farkettiğimde hiç bekletmem hemen veririm. Ama evde giyilme ihtimali olan şeyler çok yer kaplıyor. Bir de şey var bende ''arkadaşım, kuzenim vs. gelirse evde giyebileceği şeyler'' onlar da yer kaplıyor.
Aslında vasat görünen ama benim manevi bağ kurduğum ve sadece evde giydiğim bazı şeyler de var.
Çorap-çamaşır eskirse, teki yoksa hiç bekletmiyorum Allahtan bu huyum iyi...
0
an itibariyle giyilecek tek bir pantolonum ya da tişörtüm yok. neredeyse 1 aydır evde don atlet oturuyorum. çok zaruret olursa kardeşimin pantolonunu giyip işimi halledip dönüyorum. 20 yıldır aşağı yukarı 1-2 pantolon 2-3 üstüm oldu. şu an elbise konusunda dipteyim.
0
Hayır.
Öyle her beğendiğini alan biri değilim, çok fazla kıyafetim olduğunu da söylenemez. Eskiden beğendiğimi hala beğeniyorsam giyerim, beğenmiyorsam atarım/birine veririm. İstifçilikten nefret ederim, bu sebeple kullanmadığım şeylerden kurtulurken üzerine çok da düşünmem. Minimalist değilim ama üzerine bir şeyler okursanız gaza gelip fazlalıklardan kurtulabilirsiniz :)
Öyle her beğendiğini alan biri değilim, çok fazla kıyafetim olduğunu da söylenemez. Eskiden beğendiğimi hala beğeniyorsam giyerim, beğenmiyorsam atarım/birine veririm. İstifçilikten nefret ederim, bu sebeple kullanmadığım şeylerden kurtulurken üzerine çok da düşünmem. Minimalist değilim ama üzerine bir şeyler okursanız gaza gelip fazlalıklardan kurtulabilirsiniz :)
0
Ne yazık ki zayıfken giydiğim kıyafetleri hala tutuyorum tekrar zayıflarsam giyerim diye.
Bir kısmını Beşiktaş belediyenin dosteller dernegine vermiştim, çöp kenarına temiz torbada bıraktıklarım da oldu. Tarz2 sitesine de birkaç parça yolladım adam gibi markalı kıyafetim yok ölücü fiyatı çektiler mallara ama satılırsa 3-5 kuruş gelecek akbile koyacağım.
Bir kısmını Beşiktaş belediyenin dosteller dernegine vermiştim, çöp kenarına temiz torbada bıraktıklarım da oldu. Tarz2 sitesine de birkaç parça yolladım adam gibi markalı kıyafetim yok ölücü fiyatı çektiler mallara ama satılırsa 3-5 kuruş gelecek akbile koyacağım.
0
Doluydu. Temizledim ve 1 yıl yeni giysi almama diyetine girdjm. Kıyafetleri de daha önce kıyafet kumbarasına atıyordum. Sonuncuda temizce yıkayıp katlayıp bi çantada apartmanın önünde bir yere koydum. Hemen alındı da.
0
Facebook atmaver'den sahiplendiriyorum. Özellikle öğrenci ya da yeni mezun olanlara veriyorum. İş görüşmesi için kıyafeti olmayanlar vs oluyor. Hoşuma gidiyor yardımcı olmak. eski kiloma kavusunca giyebileceğim birkaç kıymetli parçayı ayırdım, geri kalan her şeyi dağıtıyorum.
0
ırene adler
》》Şu ana kadar 3 kez gıda zehirlenmesi yaşadım.Bu üç olayda baya zorlu geçti.Çok şükür uzun süredir bi sıkıntı yaşamadım ama bu olaylar takıntı oldu bende.》》Ne zaman dışarda veya evde yemek yesem en önce zehirlenme ihtimalini düşünürüm.Genelde sirkülasyonun fazla olduğu gıda işletmelerini tercih etm
》》Şu ana kadar 3 kez gıda zehirlenmesi yaşadım.Bu üç olayda baya zorlu geçti.Çok şükür uzun süredir bi sıkıntı yaşamadım ama bu olaylar takıntı oldu bende.
》》Ne zaman dışarda veya evde yemek yesem en önce zehirlenme ihtimalini düşünürüm.Genelde sirkülasyonun fazla olduğu gıda işletmelerini tercih etmeye çalışırım.Ben kadar gıda işletmecileri de bu durumun farkındadır ve önlemler alınıyordur diyorum ama yetmiyo bu düşünce.
》》Izgara balık çok seviyorum,haftada iki kez de tüketmem gerekiyor diyet için.Buna rağmen yiyemiyorum doya doya.Bugün yedim tırsa tırsa.Bu durumu aşmak için ne yapabilirim?Balık zehirlenmeleri çok yaygın mı?Ben sık sık yerim bişi olmadı diyen var mı?Haftada iki yemek istiyorum artk:(
》》Ne zaman dışarda veya evde yemek yesem en önce zehirlenme ihtimalini düşünürüm.Genelde sirkülasyonun fazla olduğu gıda işletmelerini tercih etmeye çalışırım.Ben kadar gıda işletmecileri de bu durumun farkındadır ve önlemler alınıyordur diyorum ama yetmiyo bu düşünce.
》》Izgara balık çok seviyorum,haftada iki kez de tüketmem gerekiyor diyet için.Buna rağmen yiyemiyorum doya doya.Bugün yedim tırsa tırsa.Bu durumu aşmak için ne yapabilirim?Balık zehirlenmeleri çok yaygın mı?Ben sık sık yerim bişi olmadı diyen var mı?Haftada iki yemek istiyorum artk:(
0
cinsiyetinizi bilmemekle beraber; kadınlar için balık tüketiminin sınırlı olması gerektiğini iddia eden bir kesim var. cıva birikmesinden ötürü. büyük balıkların tercih edilmemesi, küçük balıkların tüketilmesi gerektiğini söylüyorlar. kadınlarda fazla tüketim olduğunda cıva zehirlenmesi nedeniyle zeka geriliği olan ya da otizmli çocuk ihtimali artıyormuş. sorunuza tam cevap olmadı ama yine de söylemek istedim yeni okuduğum için
0
iyi yikanmamis bir salatadan zehirlenme ihtimalin baliktan zehirlenme ihtimalinden fazla. bildigin yerlerde ye, baligi gom gitsin.
0
balıkla ayran içen bile var mesela. bi şey olmaz. balıktan sağlıklı ve zararsız bi şey olabilir mi şu dünyada
0
levrekten zehirlendiğim için korkunu çok iyi anlıyorum. ben senelerce (15+ sene) balık yemedim, şimdi dardanel ton ve çupra dışıdna balık yiyemiyorum. ekstradan bir tek alabalık yiyebildim geçenlerde.
Çevremde balıktan zehirlenen tek bir kişi olmadı, zehirlendiğim gün ailemden sıkıntı yaşayan tek bir kişi bile olmadı. Bana mı denk geldi piyango diye hala merak ederim. Gene de o acıyı tekrar yaşamak istemem.
Çevremde balıktan zehirlenen tek bir kişi olmadı, zehirlendiğim gün ailemden sıkıntı yaşayan tek bir kişi bile olmadı. Bana mı denk geldi piyango diye hala merak ederim. Gene de o acıyı tekrar yaşamak istemem.
0
0
balığı mümkün mertebe taze alıp aynı gün pişirirseniz bir şey olmaması lazım.
bir de bilgi olsun. balıkçı kasabasında büyümüş, balıkçılıkla içli dışlı olan bir arkadaşım bayat balıkla peynir yeme, o zehirleyebilir demişti. o nedenle ton balıklı sandiviçe kaşar peyniri koymaya korkuyorum, şimdiye kadar hiç denemedim.
bir de bilgi olsun. balıkçı kasabasında büyümüş, balıkçılıkla içli dışlı olan bir arkadaşım bayat balıkla peynir yeme, o zehirleyebilir demişti. o nedenle ton balıklı sandiviçe kaşar peyniri koymaya korkuyorum, şimdiye kadar hiç denemedim.
0
skidro
marka öneriniz var mı?
marka öneriniz var mı?
0
Şampuanları at gerçek bir zeytinyağlı sabun al ve kullan. Hatta iki kalıp al birini saçına, başına, diğerini vücuduna kullan.
0
otacı
tresan
yves rocher yazılmış. bu 3 markayı da denedim. hatta evdekilere de denettim. ailecek kafamızda yaralar oluştu. gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.
tresan
yves rocher yazılmış. bu 3 markayı da denedim. hatta evdekilere de denettim. ailecek kafamızda yaralar oluştu. gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.
0
Yeni keşfettim fiyatı da uygun gratis bee beauty yavaş uzayan saçlar serisi. Ancak pek köpürmüyor ve saçlar biraz yağlı kalıyor, ben çareyi başka şampuanla kombinlemekte buldum
0
Dermoeczane.com’dan güzel bir şeyler alıyordum ama çok çeşit vardı, isim hatırlamıyorum.
0
a dost: sabunun doğal olduğundan emin olmak zor iş, yoksa saçım 5 numara şu an. uzun olmadığı için karıştı taranmadı derdi de yok tam sabunluk :D
ganbatte: ahahaha evdekilerle beraber olması daha üzücü olmuş geçmiş olsun :)
cevaplar için teşekkürler herkese:)
ganbatte: ahahaha evdekilerle beraber olması daha üzücü olmuş geçmiş olsun :)
cevaplar için teşekkürler herkese:)
0
bildiğim ve araştırdığım kadarıyla loccitane temiz içerikli. biraz pahalı ama değer baya memnunum.
0
Türkiye'de bulunabilirliği nedir bilmiyorum ama yakın zamanda african black soap (marka olanlar genelde kimyasal içeriyor, jenerik garip duranları almak lazım), bir de dr. Bronner diye bir marka buldum.
Türkiye'de aktarlardan sarımsak sabunu alıyor abim, onu kullanıyordu saç için, o da az kimyasal olması lazım.
Bir de halep sabunları var zeytinyağı ve defne yapraklı.
Çok zor iş, dikkat etmeye çalışıyorum bir iki yıldır da hala ne zararlı ne değil bilemiyorum, hepsinde farklı içerik vs...
Türkiye'de aktarlardan sarımsak sabunu alıyor abim, onu kullanıyordu saç için, o da az kimyasal olması lazım.
Bir de halep sabunları var zeytinyağı ve defne yapraklı.
Çok zor iş, dikkat etmeye çalışıyorum bir iki yıldır da hala ne zararlı ne değil bilemiyorum, hepsinde farklı içerik vs...
0
johnson's baby kullanıyorum. hem şampuan hem duş jeli olarak hatta yüzümü bile yıkıyorum.yatarken bed time :)
0
Denef ben de bir ara kullandım ama saç uzmanı “bebek maması yemediğinize göre bebek şampuanı da kullanmamalısınız.” demişti. Bilginize.
0
dalin kullaniyorum. hem sampuanini hem sabununu. yillardir ayni sabunu kullanirim hatta. sabunla yuzumu de yikamaya basladim. kurutma, yaglandirma gibi sikayetlerim hic olmadi. eskiden yuz temizlemelere dunyanin parasini harcayip yine de duzgun temizleyen bir sey bulamiyordum bu nedenle cok memnunum, yuzumde makyaj kalintisi artik kalmiyor, ustelik kurutmuyor.
sampuan biraz kece gibi yapiyor ama saci, taramasi zor oluyor. taramayi basarirsaniz sorun yok kecelik pek kalmiyor:)
vucud nemlendirici olarak da nivea bebek losyonuna basladim. yagsiz, cabuk emiliyor ve uzun sure kaliyor etkisi.
sampuan biraz kece gibi yapiyor ama saci, taramasi zor oluyor. taramayi basarirsaniz sorun yok kecelik pek kalmiyor:)
vucud nemlendirici olarak da nivea bebek losyonuna basladim. yagsiz, cabuk emiliyor ve uzun sure kaliyor etkisi.
0
verbanadüşlerimi
Dudak üstüne yapılan ağda sonucu oluşan kızarıkligin geçmesi için ne yapilabilir ? Dışarı çıkmam gerekiyor ama geçmiyor :(
Dudak üstüne yapılan ağda sonucu oluşan kızarıkligin geçmesi için ne yapilabilir ? Dışarı çıkmam gerekiyor ama geçmiyor :(
0
sudocrem edinin. ağda sonrasında kullanın. 1 saate kızarıklığı alıyor. şu an için olamasa da sonraki seferler için işinize yarar
0
megalomaniac
Biraz problemli bademciklere sahibim fakat böyle bişeyle ilk kez karşılaştığım için panik oldum. Az önce yutkundum bi anda ağzım kanla doldu, o ılık kan tadını hissedince lan dedim elime tükürdüm komple kan, biraz yoğun kıvamlı. Bi süre gelmeye devam etti, nerden geldiğini anlamaya çalıştım baktım s
Biraz problemli bademciklere sahibim fakat böyle bişeyle ilk kez karşılaştığım için panik oldum.
Az önce yutkundum bi anda ağzım kanla doldu, o ılık kan tadını hissedince lan dedim elime tükürdüm komple kan, biraz yoğun kıvamlı.
Bi süre gelmeye devam etti, nerden geldiğini anlamaya çalıştım baktım sol bademciğin arkasından geliyor. Biraz gargara yaptım durdu ama şuan orayı kurcalasam tekrar gelir.
Daha önce başına gelen var mı?
Son gittiğimde(1 sene önce) doktor almamız gerekiyor demişti ben dinlemedim, senede 1 kez max. beni hasta ediyor o yüzden aldırıp sürekli farenjit belasıyla uğraşmak istemedim. Sizce yanlış mı yaptım?
Ve sabahları bazen iltihap parçacıkları geliyor iğrenç.
Ağız kokum yok.
Az önce yutkundum bi anda ağzım kanla doldu, o ılık kan tadını hissedince lan dedim elime tükürdüm komple kan, biraz yoğun kıvamlı.
Bi süre gelmeye devam etti, nerden geldiğini anlamaya çalıştım baktım sol bademciğin arkasından geliyor. Biraz gargara yaptım durdu ama şuan orayı kurcalasam tekrar gelir.
Daha önce başına gelen var mı?
Son gittiğimde(1 sene önce) doktor almamız gerekiyor demişti ben dinlemedim, senede 1 kez max. beni hasta ediyor o yüzden aldırıp sürekli farenjit belasıyla uğraşmak istemedim. Sizce yanlış mı yaptım?
Ve sabahları bazen iltihap parçacıkları geliyor iğrenç.
Ağız kokum yok.
0
Gelenler iltihap parçacığı değil, tonsil taşı. Şu videodaki gibi şeyler mi? www.youtube.com 
Onlar iltihap değil, korkmayın. Besin artıkları gibi şeylerin birikerek bademcikteki göz göz deliklere dolması. Bunlar arttığında bademciklerdeki delikler daha da genişliyor. Bence bu olmuş size ve bu yüzden kanıyor.
Doktor değilim, bildiklerimi paylaşmak istedim sadece. Geçmiş olsun
Onlar iltihap değil, korkmayın. Besin artıkları gibi şeylerin birikerek bademcikteki göz göz deliklere dolması. Bunlar arttığında bademciklerdeki delikler daha da genişliyor. Bence bu olmuş size ve bu yüzden kanıyor.
Doktor değilim, bildiklerimi paylaşmak istedim sadece. Geçmiş olsun
0
aegeanfatheramerican
Merhaba. Bazen çalıştığım bankalardan gerek mobil şubede gelen bildirimlerden, gerekse gönderdikleri mesajlardan bana "Hemen x TL kredi kullanabilirsiniz" diye bilgi alıyorum. Bu miktar birkaç ay önce daha azken, şimdi artmış durumda. Bazense bu bildirimler tamamen kayboluyor ve mesaj da gelmiyor. Ş
Merhaba. Bazen çalıştığım bankalardan gerek mobil şubede gelen bildirimlerden, gerekse gönderdikleri mesajlardan bana "Hemen x TL kredi kullanabilirsiniz" diye bilgi alıyorum. Bu miktar birkaç ay önce daha azken, şimdi artmış durumda. Bazense bu bildirimler tamamen kayboluyor ve mesaj da gelmiyor. Şu an kredi çekmeye ihtiyacım yok, ama yakın zamanda olabilir. Şundan korkuyorum; ihtiyacım olduğu zamanda yine bu bildirimler yok olursa ve kredi başvurum reddedilirse? Bu sürekli "kredi çekin" baskısı piyasaya göre mi değişiyor, belli başlı koşullar değiştiğinde kredi çekmemiz için çabalanıyor; fakat yine değiştiğinde bankalar kredi vermekten geri mi duruyor? Yoksa bu tamamen beni kredi puanımdaki değişimlere mi bağlı?
Bilgisi olanlar aydınlatabilirse çok sevinirim, yoksa korkudan ihtiyacım olmadığı halde imkan sağlanıyor diye kredi çekeceğim.
Bilgisi olanlar aydınlatabilirse çok sevinirim, yoksa korkudan ihtiyacım olmadığı halde imkan sağlanıyor diye kredi çekeceğim.
0
Kredi puanına göre değişmekle birlikte genelde sizin adınıza tanımlı olur. Siz görmeseniz bile bankaya bana tanımlı kredi var mı diye sorduğunuzda var cevabını vereceklerdir. Ayrıca kredi kartı limitini artırmak, kredi kullanmak da kredi puanı düşüreceğinden bunları yaptığımızda tekrar bir kredi alamama durumu olabilir
0
benim de merak ettiğim bir durum bu. o zaman bankaların stratejileri ne olursa olsun bize tanımlanan miktarı çekebiliyoruz?
0
o mesaj reklam amaçlı yani onaylanmış bir kredi yok mesajı gösterip ben bu parayı almaya geldim derseniz yine değerlenmeden geçiyorsunuz kredi çıkmayabilir.
reklam amaçlı bir tür ön-değerlendirme yapıyorlar o da büyük ihtimalle kredi notunuzun basit bir uygulaması.
reklam amaçlı bir tür ön-değerlendirme yapıyorlar o da büyük ihtimalle kredi notunuzun basit bir uygulaması.
0
fakyoras
selam,cerezlik hangi komedi dizilerini onerirsiniz? binge watch yapmayi dusunuyorum. imdb top 100 comedy'ye bakinca izlediklerim:how i met your motherscrubsthe big bang theorybrooklyn nine nineyoung sheldonrick and mortyanger managementIt's Always Sunny in Philadelphia ( ilk 3-4 sezonunu izledim, d
selam,
cerezlik hangi komedi dizilerini onerirsiniz? binge watch yapmayi dusunuyorum.
imdb top 100 comedy'ye bakinca izlediklerim:
how i met your mother
scrubs
the big bang theory
brooklyn nine nine
young sheldon
rick and morty
anger management
It's Always Sunny in Philadelphia ( ilk 3-4 sezonunu izledim, devamini getirmemistim)
cerezlik hangi komedi dizilerini onerirsiniz? binge watch yapmayi dusunuyorum.
imdb top 100 comedy'ye bakinca izlediklerim:
how i met your mother
scrubs
the big bang theory
brooklyn nine nine
young sheldon
rick and morty
anger management
It's Always Sunny in Philadelphia ( ilk 3-4 sezonunu izledim, devamini getirmemistim)
0
izlemediysen kesinlikle two and a half men.
anger mangement izlediysen hoşuna gider
anger mangement izlediysen hoşuna gider
0
yalnizliktan devren kiralik
İyi geceler, bir şeyi merak ediyorum. Temmuzda KPSS var mesela (Genel Kültür-Genel Yetenek). Sınava girdiniz, iyi de bir puan aldınız. Sonrasında atama ne zaman oluyor? Puanınız iyi olsa bile, atamaların yapılması için beklemeniz mi gerekiyor? Bilgisi olan biri cevap verebilirse çok mutlu olurum, te
İyi geceler, bir şeyi merak ediyorum. Temmuzda KPSS var mesela (Genel Kültür-Genel Yetenek). Sınava girdiniz, iyi de bir puan aldınız. Sonrasında atama ne zaman oluyor? Puanınız iyi olsa bile, atamaların yapılması için beklemeniz mi gerekiyor? Bilgisi olan biri cevap verebilirse çok mutlu olurum, teşekkürler.
0
Ohal sonrasında süreç çok değişti. Kpss puanı yeterli ise mülakata giriyorsunuz ve oluşacak yeni puanla tercih yapıyorsunuz. Tabi tercih listesini tak diye açmıyorlar artık, atamanın ne zaman olacağı, tercih edilen bölgeye yerleşilse bile güvenlik soruşturmasının ne zaman biteceği muamma. Mesela ben 2016 Kpss puanıyla 2017 yılında atandım. Yani bunun kesin bir takvimi yok eskisi gibi.
0
Genel kültür ve genel yetenek sınavıyla alan kurumlarda da mülakat oluyor mu? Alan sınavı olmadan yani
0
merkezi alımlar(mülakatsız olur) ilk atama kasım ayında olur, diğeri haziran/temmuz gibi olur. alımlar olduktan sonra 15 gün gibi açıklanır ardından evrak teslimi olur 10-15 gün. sonunda da güvenlik soruşturması olur.
açıktan alımlar(mülakatlı olur) puan aldıktan sonra mesleğinzee göre bir iki ay sonra da ilk alımlar başlayabilir. fakat bu sefer de mülakat sonuçlarının açıklanması bakanlığın ya da müdürlüğün keyfine göre bir sürede gerçekleşebilir. spesifik bir bölümünüz varsa öğretmenlik gibi orası muamma tabi.
puanınızın iyi olması önemli değil, önemli olan sizin meslekten alım olup olmayacağıdır.
açıktan alımlar(mülakatlı olur) puan aldıktan sonra mesleğinzee göre bir iki ay sonra da ilk alımlar başlayabilir. fakat bu sefer de mülakat sonuçlarının açıklanması bakanlığın ya da müdürlüğün keyfine göre bir sürede gerçekleşebilir. spesifik bir bölümünüz varsa öğretmenlik gibi orası muamma tabi.
puanınızın iyi olması önemli değil, önemli olan sizin meslekten alım olup olmayacağıdır.
0
yalnizliktan devren kiralik
sabah saat 10'da sol alt 6 numaralı dişim çekildi. zor bir işlem oldu ve 40 dakika kadar sürdü. 24 saat sigara içmemem söylendi, bu saate kadar uyudum. ama artık dayanamıyorum. anestezi etkisinin geçmesiyle zaten başım çok ağrıyor, sigara içmedikçe daha kötü oluyor gibi hissediyorum.dişimde saat 2 c
sabah saat 10'da sol alt 6 numaralı dişim çekildi. zor bir işlem oldu ve 40 dakika kadar sürdü.
24 saat sigara içmemem söylendi, bu saate kadar uyudum. ama artık dayanamıyorum. anestezi etkisinin geçmesiyle zaten başım çok ağrıyor, sigara içmedikçe daha kötü oluyor gibi hissediyorum.
dişimde saat 2 civarına kadar kanama vardı, şu an ara sıra hafif sızıntı dışında kanama yok.
üzerini gazlı bezle kapatarak 1-2 nefes sigara içip söndürsem, ne olur sizce?
teşekkürler.
24 saat sigara içmemem söylendi, bu saate kadar uyudum. ama artık dayanamıyorum. anestezi etkisinin geçmesiyle zaten başım çok ağrıyor, sigara içmedikçe daha kötü oluyor gibi hissediyorum.
dişimde saat 2 civarına kadar kanama vardı, şu an ara sıra hafif sızıntı dışında kanama yok.
üzerini gazlı bezle kapatarak 1-2 nefes sigara içip söndürsem, ne olur sizce?
teşekkürler.
0
abi bak şimdi. sigarayı içerken vakum yapıyosun ya. işte o zaman zaten üstü yeni pıhtılaşmış olan yarayı da vakumlamış oluyosun, pıhtı hemen bozuluyor yine kanamaya başlıyor. ama iç yinede. ben içtim.
0
geç derken ne kadar geç mesela? 1-2 gün mü gecikir iyileşmesi, yoksa 1 ay mı?
0
abi annem içip ağzıma falan üflesin o zaman, gerçekten beynimi kullanamaz haldeyim çünkü. vakumlamadan içeriz, ne yapalım.
0
www.eksiduyuru.com
geçen hafta bugün çektirdim. sabah 9'da çekildi. 10 saat filan sigarasız dayandım. kanama yoktu. diş hekimi arkadaşıma sorduğumda dişlerimin arasına sıkıştırıp fazla zorlamadan yarısına kadar içebileceğimi söyledi. ben de dediği gibi yaptım. hiçbir sorun çıkmadı. 12. saatten sonra bu tabii. gazlı bez yaraya yapışmazsa işe yarayabilir. sorumluluk sana ait. benim yaram 3 gün normale döndü. şu an sadece bölgenin boşluğunu hissediyorum. alveolit sıkıntılı bir olay tabii.
ikinci gün ise 7-8 tane içtim. ılık su ve listerine ile fazla zorlamadan çalkaladım.
geçen hafta bugün çektirdim. sabah 9'da çekildi. 10 saat filan sigarasız dayandım. kanama yoktu. diş hekimi arkadaşıma sorduğumda dişlerimin arasına sıkıştırıp fazla zorlamadan yarısına kadar içebileceğimi söyledi. ben de dediği gibi yaptım. hiçbir sorun çıkmadı. 12. saatten sonra bu tabii. gazlı bez yaraya yapışmazsa işe yarayabilir. sorumluluk sana ait. benim yaram 3 gün normale döndü. şu an sadece bölgenin boşluğunu hissediyorum. alveolit sıkıntılı bir olay tabii.
ikinci gün ise 7-8 tane içtim. ılık su ve listerine ile fazla zorlamadan çalkaladım.
0
@mind
duyuruma denk gelmenize sevindim. insanlar genelde bunu şımarıklık olarak değerlendiriyorlar. ama durum öyle değil.
ben de 6 saat dayandım (uyuyarak). 3-4 tane vakum etkisi yaratmadan içtim. ağrı sızı kanama olmadı. listerine vs yakar diye kullanmıyorum ama suyla çalkalayıp yutuyorum (tükürmek yasak dediler). umarım bir sıkıntı olmadan atlatırım. sizlere de çok geçmiş olsun.
duyuruma denk gelmenize sevindim. insanlar genelde bunu şımarıklık olarak değerlendiriyorlar. ama durum öyle değil.
ben de 6 saat dayandım (uyuyarak). 3-4 tane vakum etkisi yaratmadan içtim. ağrı sızı kanama olmadı. listerine vs yakar diye kullanmıyorum ama suyla çalkalayıp yutuyorum (tükürmek yasak dediler). umarım bir sıkıntı olmadan atlatırım. sizlere de çok geçmiş olsun.
0
valentinov -1 geç iyileşir yanlış bir anlatım. iyileşmesi bozulur. alveolitis olabilirsin.
çok ağrılı bir süreç olur. içtiğim sigaraya da hayata da lanet olsun diyerek gezersin ortada.
tek olayı vakum etkisi değil.
çalkalamak yanlış hareketler listesinde 2. sırada geliyor. dikkat et.
bunların hepsi birer ihtimaldir. sigara içersen olma ihtimali daha yüksek. içtim olmadı da bir ihtimal. ben bile bile göze almam. çok şanslıysan bir şey olmaz. olursa da her gün diş hekimine gidersin 4-5 gün, başının sızlamasını özlettiren bir ağrı olur. bu sefer 1-2 gün idare etmedin diye 4-5 gün sigara içmemen gerekebilir.
çok ağrılı bir süreç olur. içtiğim sigaraya da hayata da lanet olsun diyerek gezersin ortada.
tek olayı vakum etkisi değil.
çalkalamak yanlış hareketler listesinde 2. sırada geliyor. dikkat et.
bunların hepsi birer ihtimaldir. sigara içersen olma ihtimali daha yüksek. içtim olmadı da bir ihtimal. ben bile bile göze almam. çok şanslıysan bir şey olmaz. olursa da her gün diş hekimine gidersin 4-5 gün, başının sızlamasını özlettiren bir ağrı olur. bu sefer 1-2 gün idare etmedin diye 4-5 gün sigara içmemen gerekebilir.
0
hocam aman dikkat diyeyim. geç iyileşir diye bir şey değil olay. alveolit olma ihtimalini arttırırsın en başa dönersin. çekeceğin ağrı da cabası.
0
@gezegen evet, çok zor.
diğer arkadaşlar;
sanırım bir sorun olmadı, dişimin çekildiği yerde beyaz bir doku oluştu. diş hekimi arkadaşım bunun iyileşme dokusu olduğunu söyledi.
buradan dişini çektirecek tüm arkadaşlara sabır diliyorum. bende sorun olmamış olması (ki hala olabilir, şu ana kadar olmadı) sizde olmayacağını göstermez. ben bu riski aldım, ama siz almayın. umarım benden dayanıklısınızdır.
cevaplar için teşekkürler.
diğer arkadaşlar;
sanırım bir sorun olmadı, dişimin çekildiği yerde beyaz bir doku oluştu. diş hekimi arkadaşım bunun iyileşme dokusu olduğunu söyledi.
buradan dişini çektirecek tüm arkadaşlara sabır diliyorum. bende sorun olmamış olması (ki hala olabilir, şu ana kadar olmadı) sizde olmayacağını göstermez. ben bu riski aldım, ama siz almayın. umarım benden dayanıklısınızdır.
cevaplar için teşekkürler.
0
yalnizliktan devren kiralik
merhaba değerli öğretmenler ve öğretmen adayları; çanakkale onsekiz mart üniversitesi eğitim bilimleri enstitüsü'nde hazırlanmakta olan, "sınıf öğretmenlerinin ve sınıf öğretmeni adaylarının matematiğe ve matematik öğretimine ilişkin tutumları" konulu tez çalışması için yardımınıza ihtiyaç duymaktay
merhaba değerli öğretmenler ve öğretmen adayları; çanakkale onsekiz mart üniversitesi eğitim bilimleri enstitüsü'nde hazırlanmakta olan, "sınıf öğretmenlerinin ve sınıf öğretmeni adaylarının matematiğe ve matematik öğretimine ilişkin tutumları" konulu tez çalışması için yardımınıza ihtiyaç duymaktayız. bu akademik çalışmaya, linkteki anketi çözerek destek olmanızı rica ediyoruz. linki whatsapp gruplarında, kendi facebook sayfanızda paylaşıp meslektaşlarınıza gönderirseniz çok mutlu oluruz.
anket linkimiz: goo.gl
anket linkimiz: goo.gl
0
jack n brooks
yakinda yurtdisina tasinacagim, anneme bi akilli telefon alayim diyorum goruntulu konusuruz diye. iphone se ile samsung a5 arasinda kaldim ama belki daha uygun alternatifler cikabilir diye sorayim dedim. sadece whatsapp ve video call icin kullanir; internet, oyun vs isi olmaz. var mi tavsiyeniz?no
yakinda yurtdisina tasinacagim, anneme bi akilli telefon alayim diyorum goruntulu konusuruz diye. iphone se ile samsung a5 arasinda kaldim ama belki daha uygun alternatifler cikabilir diye sorayim dedim. sadece whatsapp ve video call icin kullanir; internet, oyun vs isi olmaz. var mi tavsiyeniz?
not:yazilar buyutulebilirse iyi olur.
not2: bozulma durumunda ugrasmasin diye baska markalara bakmadim.
not:yazilar buyutulebilirse iyi olur.
not2: bozulma durumunda ugrasmasin diye baska markalara bakmadim.
0
Huawei p9 lite 2017 1000 tl. Huawei hem telefon olarak hem garanti-servisi iyidir bir saatte telefonu onarıp veriyorlar ya da eve gelip elden alıyorlar servis için. Arkadaşım aldi 3 aydır memnun.
Vestel venus z10, 4 gb ram ve 64 gb hafızası var. 1100 tl.
Samsung j7 prime 1169 tl, samsun j7 pro 1500tl civarlari
Huawei psmart 1300, motorola z play 1300, huawei p10lite 1400tl, mate 10 lite 1650tl civarlarına alabilirsin.
Daha bütçe telefonu istersen: lenovo k6 note 900, motorola (lenovo garantisinde) g5 800 tl, vestel venus 5580 600tl ve 3 gb ram var donma kasma yapmaz anneni idare eder rahatca.
Vestel venus z10, 4 gb ram ve 64 gb hafızası var. 1100 tl.
Samsung j7 prime 1169 tl, samsun j7 pro 1500tl civarlari
Huawei psmart 1300, motorola z play 1300, huawei p10lite 1400tl, mate 10 lite 1650tl civarlarına alabilirsin.
Daha bütçe telefonu istersen: lenovo k6 note 900, motorola (lenovo garantisinde) g5 800 tl, vestel venus 5580 600tl ve 3 gb ram var donma kasma yapmaz anneni idare eder rahatca.
0
iphone ya da samsung un son modellerinden al hocam
arayuzu uygun
video call yaparsınız rahatca
arayuzu uygun
video call yaparsınız rahatca
0
yalnizliktan devren kiralik
Ders notlarını kaydedip, dinleyebileceğimiz bir cihaz arıyorduk. Gittik mediamarkt'a. Bize bir ses kayıt cihazı verdiler, ısrarla dedik ki "ses dosyasının adı ekranda görünüyor mu?", "evet" dediler. Ama görünmüyor. Av olduk anlayacağınız.Şimdi bu ihtiyacımızı karşılayacak bir cihaz arıyoruz. Ses kay
Ders notlarını kaydedip, dinleyebileceğimiz bir cihaz arıyorduk. Gittik mediamarkt'a. Bize bir ses kayıt cihazı verdiler, ısrarla dedik ki "ses dosyasının adı ekranda görünüyor mu?", "evet" dediler. Ama görünmüyor. Av olduk anlayacağınız.
Şimdi bu ihtiyacımızı karşılayacak bir cihaz arıyoruz. Ses kaydı olsun, ekranda da ses dosyasının ismi görünsün. Var mı öneriniz?
İyi akşamlar herkese.
Şimdi bu ihtiyacımızı karşılayacak bir cihaz arıyoruz. Ses kaydı olsun, ekranda da ses dosyasının ismi görünsün. Var mı öneriniz?
İyi akşamlar herkese.
0
Kayıtları başka birisi için yapıyorum. Kaydı ona mail ile gönderdiğimde ekranı kapatınca dinleyemiyor. Whatsapptan göndersem telefona indirip kaydedemiyor.
0
Ekrani kapadiginsa dinlwyebilecegi uygulamalar mevcut, mp3 e cevirip yollasaniz bile dinleyebilir en basitinden.
Sanki bu cozum sizin icin cok daha ucuz ve pratik olur gibi
Sanki bu cozum sizin icin cok daha ucuz ve pratik olur gibi
0
yalnizliktan devren kiralik
Herkese iyi pazarlar. Bundan 2 sene öncesine kadar uykusunu yöneten bir insandım. Ancak artık uykum beni yönetiyor. Çok kısa süreli kestirmelerle bütün gün yoğun şekilde çalışabiliyordum. 2 sene boyunca çok yoğun şekilde çalıştım, kısa uykularla. Günde 4-5 saat benim için yeterliydi. Ama şimdi alarm
Herkese iyi pazarlar. Bundan 2 sene öncesine kadar uykusunu yöneten bir insandım. Ancak artık uykum beni yönetiyor. Çok kısa süreli kestirmelerle bütün gün yoğun şekilde çalışabiliyordum. 2 sene boyunca çok yoğun şekilde çalıştım, kısa uykularla. Günde 4-5 saat benim için yeterliydi. Ama şimdi alarm kapatmayı bir huy haline getirmiş durumdayım, kesinlikle alarmla uyanamıyorum. Eskiden alarmdan önce uyanır alarmı kapatırdım. Hayat kalitem çok daha yüksekti. Neden böyle oldu? Çok çalıştığım için mi? Yaşlandığım için mi? 23 yaşındayım, alıştığım hayat kalitesinin altında yaşıyorum uzun zamandır, bu uyku meselesi yüzünden. Ne önerirsiniz? Eskiye dönebilmenin yolu var mı?
0
Uyku denen yaratık çok sinsidir, yeten süreyi uyumadığınızda saniye saniye biriktirir ve öcünü ekstra uyutarak alır.
Ama güzel bir yaratıktır. popisi fittir.
O yüzden uyu hacım ya, uykudan güzel şey yok.
Ama güzel bir yaratıktır. popisi fittir.
O yüzden uyu hacım ya, uykudan güzel şey yok.
0
uykunu düzene sokmanın yolu var kardeşim. Eczaneye gidip melatonin alıyorsun,bu senin vücudunun biyolojik saatini ayarlıyor akşam kaçta uyumak istiyorsan yarım saat, 45 dakika önce at tertemiz kemiksiz uykun olsun.Uyku ilacı falan değildir sakın gündüz kullanma
0
yalnizliktan devren kiralik
Merhaba,Birkaç gün önce Trendyol'dan parfüm satın aldım. Az önce elime ulaştı. Ambalajı, kutusu gayet düzgün, şişedeki ve kutudaki seri numaraları tutuyor. Ancak parfüm şişesinin içinde sigara külüne benzer (sigara külü değil ama) parçalar var. 4-5 tane toz gibi. Bu parfümün orijinal olmadığını göst
Merhaba,
Birkaç gün önce Trendyol'dan parfüm satın aldım. Az önce elime ulaştı. Ambalajı, kutusu gayet düzgün, şişedeki ve kutudaki seri numaraları tutuyor. Ancak parfüm şişesinin içinde sigara külüne benzer (sigara külü değil ama) parçalar var. 4-5 tane toz gibi. Bu parfümün orijinal olmadığını gösterir mi?
Teşekkürler.
Birkaç gün önce Trendyol'dan parfüm satın aldım. Az önce elime ulaştı. Ambalajı, kutusu gayet düzgün, şişedeki ve kutudaki seri numaraları tutuyor. Ancak parfüm şişesinin içinde sigara külüne benzer (sigara külü değil ama) parçalar var. 4-5 tane toz gibi. Bu parfümün orijinal olmadığını gösterir mi?
Teşekkürler.
0
Bahsettiğiniz siteden kontrol ettiğimde sanırım üretim tarihi olan tarih çıkıyor. Farklı bir siteden daha kontrol ettim, yani çıkıyor üretim tarihi, ama anlamadım. Orijinal mi acaba?
0
Parfümün adını söyleyebilir misiniz?
Bazı niche parfümlerin içeriğinde katı partiküller olabiliyor.
Bazı niche parfümlerin içeriğinde katı partiküller olabiliyor.
0
İlginiz için çok teşekkür ederim @elf of darkness,
Paco Rabanne Olympea, EDP 80 ml.
Umarım dediğiniz gibidir, çok üzüleceğim yoksa :(
Paco Rabanne Olympea, EDP 80 ml.
Umarım dediğiniz gibidir, çok üzüleceğim yoksa :(
0
Bu, bahsettiğim parfüm değilmiş.
checkcosmetic de işe yaramayabilir.
Çünkü bazen her parfüm için tamamen farklı batch code yapmıyorlar.
Geçenlerde Le Male aldım, 71611 gibi bir batch kodu vardı, yanlışlıkla 71011 girdim ve başka bir tarih verdi. 7000x şeklinde artarak giden bir adlandırma yaptıklarını anladım. Bunu bilen birisi taklidini yapabilir.
checkcosmetic de işe yaramayabilir.
Çünkü bazen her parfüm için tamamen farklı batch code yapmıyorlar.
Geçenlerde Le Male aldım, 71611 gibi bir batch kodu vardı, yanlışlıkla 71011 girdim ve başka bir tarih verdi. 7000x şeklinde artarak giden bir adlandırma yaptıklarını anladım. Bunu bilen birisi taklidini yapabilir.
0
ben yanılıyor olabilirim ama, genelde mantığı şu şekilde kuruyorum.
Şimdi bu trendyol en son battı mı çıktımı ne oldu birşeyler oldu ama; bu tür kişilerin değil de kurumların satış yaptığı firmalar; yani hepsiburada'nın eski hali, markafoni, trendyol, teknosa v.s gibi firmalar sahte ya da kaçak mal satma riskini göze alamazlar diye düşünüyorum.
Bunun yerine bunlar ucuz ürün sattıkları için, uygun şartlarda saklanmamış - uzun süre bekletilmiş ürünleri satabilirler. Ama bunlarda bence orijinaldir. bu konuda elle tutulur bi' şikayette ben hiç rastlamadım çünkü.
Şimdi bu trendyol en son battı mı çıktımı ne oldu birşeyler oldu ama; bu tür kişilerin değil de kurumların satış yaptığı firmalar; yani hepsiburada'nın eski hali, markafoni, trendyol, teknosa v.s gibi firmalar sahte ya da kaçak mal satma riskini göze alamazlar diye düşünüyorum.
Bunun yerine bunlar ucuz ürün sattıkları için, uygun şartlarda saklanmamış - uzun süre bekletilmiş ürünleri satabilirler. Ama bunlarda bence orijinaldir. bu konuda elle tutulur bi' şikayette ben hiç rastlamadım çünkü.
0
Aslında şişede leke ya da ambalajda sorun olsa çok önemsemezdim. Ama parfümün kendisinde parçacıklar olması garip geldi. Sonuçta açılıp kapanan bir şey değil bunun kapağı. Dolum esnasında böyle bir hatayı da bu markanın yapacağını sanmıyorum, bilemedim bakalım artık. Biten parfümü Tekin Acar'dan almıştım, onla kıyasladım kokusunda sorun yok gibi, aynı.
Ne yapalım, kısmet diyip geçelim :)
Ne yapalım, kısmet diyip geçelim :)
0
babilbaligi
Selamlar,5 yıldır muntazaman kullandığım bilgisayarım sizlere ömür. Şimdi diyorum ki, bir macbook air alayım. Ama bu alette e-imza düzgün çalışıyor mu? Türkpatent sistemi beni ağlatır mı? Kullanan varsa bir yazar mı?Bunun dışında macbook alırken bilmem gereken bir durum var mı? Office 365 kullanıyor
Selamlar,
5 yıldır muntazaman kullandığım bilgisayarım sizlere ömür. Şimdi diyorum ki, bir macbook air alayım.
Ama bu alette e-imza düzgün çalışıyor mu? Türkpatent sistemi beni ağlatır mı? Kullanan varsa bir yazar mı?
Bunun dışında macbook alırken bilmem gereken bir durum var mı? Office 365 kullanıyorum, sanırım MS Word kullanırken sorun olmaz.
Teşekkürler.
5 yıldır muntazaman kullandığım bilgisayarım sizlere ömür. Şimdi diyorum ki, bir macbook air alayım.
Ama bu alette e-imza düzgün çalışıyor mu? Türkpatent sistemi beni ağlatır mı? Kullanan varsa bir yazar mı?
Bunun dışında macbook alırken bilmem gereken bir durum var mı? Office 365 kullanıyorum, sanırım MS Word kullanırken sorun olmaz.
Teşekkürler.
0
ben mobil imza kullanıyorum herhangi bir sorun yaşamadım bugüne kadar
0
@bizansa: ios üzerinden düzgün çalışıyor değil mi? ilave windows kurmaya falan gerek yok.
0
macbook'ların işletim sistemi ios değil OS X (geçen sene, sierra ile birlikte adı macOs oldu gerçi). ve evet düzgün çalışıyor, bootcamp ya da sanal windows'a gerek yok.
office yazılımlarıyla alakalı, ms'in office for mac'i gayet güzel, tavsiye ederim.
office yazılımlarıyla alakalı, ms'in office for mac'i gayet güzel, tavsiye ederim.
0
yok macos sierra kullanıyorum herhangi bir windows bileşeni yok pcde
0
macbook air kullanıyorum, şarj konusunda ve hafiflik konusunda beklentiniz varsa ideal. ben çok fazla yazı yazan biriyim, bu nedenle şimdiki aklım olsa kelebek tipi tam boy klavyesi olan macbook alırdım. sizin ihtiyacınız nedir bilmiyorum ancak benim gibi bir durumunuz varsa bence direkt macbook alın, 12 inç olan.
0
@bizansa: çok teşekkür ederim.
@battal: tam aradığım bilgi bu, sağolun.
@yalnızlıktan: usb girişini çok kullanıyorum, ani olduğu için fazla param yok. borçlanmak da işime gelmiyor.
@battal: tam aradığım bilgi bu, sağolun.
@yalnızlıktan: usb girişini çok kullanıyorum, ani olduğu için fazla param yok. borçlanmak da işime gelmiyor.
0
abiler ablalar, buradan da aldığım gazla macbook air aldım. şu an size bu satırları yeni bilgisayarımdan yazmanın mutluluğunu paylaşıyorum. bir sorum olursa yine darlarım sizi.
sağolasunız.
sağolasunız.
0
işyerinde imac, evde macbook kulanıyorum. Evdekini Catalina'ya yükselttiğimden beridir e-imza çubuğunu bir türlü tanıtamadım. Türksat imza servisi (TİS) uygulamasını kurmama rağmen.
İşyerinde de bilgisayarı her açışımda TİS içindeki "singNativeOsService.jar" dosyasını başlatıp e-imza çubuğunu tanıtabiliyorum (karadüzen mac user bildirdi :)) yardımcı olabilen olursa sevinirim.
İşyerinde de bilgisayarı her açışımda TİS içindeki "singNativeOsService.jar" dosyasını başlatıp e-imza çubuğunu tanıtabiliyorum (karadüzen mac user bildirdi :)) yardımcı olabilen olursa sevinirim.
0
yalnizliktan devren kiralik
Sizce bunu neden böyle gönderdiler? Sanal marketten aldım. Açılmıyor hiçbir şekilde. Bıçak falan sapladık, olmuyor. Nasıl açılır?https://i.hizliresim.com/nJogMB.pnghttps://i.hizliresim.com/YORlbE.png
Sizce bunu neden böyle gönderdiler? Sanal marketten aldım. Açılmıyor hiçbir şekilde. Bıçak falan sapladık, olmuyor. Nasıl açılır?
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
0
alarmını çıkarmayı unutmuşlar. ancak marketlerdeki aparat ile açılabilir. müşteri hizmetleri'ni aramak en mantıklısı.
0
Nescafe logosu oldugu icin migrostan cok nescafenin isi gibi bence :/ marketlerin bunu neden yaptigini ben de anlamiyorum kozmetik satarken mesela 50 liralik kreme de yapiyorlar 3 liralik kreme de. Bazen bakiyorsun 2 liralik el kremi kafeste 100 liralik goz cevresi kremi bosta duruyor.
Nasil acilacagina gelince de seffaf kisimdan cok gri yeri zorlayin derim orasi daha zayif gorunuyor. Ya da usenmezseniz yakininizda carrefour migros falan varsa goturup actirin. Fisinizi unutmayin ama :/
Nasil acilacagina gelince de seffaf kisimdan cok gri yeri zorlayin derim orasi daha zayif gorunuyor. Ya da usenmezseniz yakininizda carrefour migros falan varsa goturup actirin. Fisinizi unutmayin ama :/
0
böyle narin durduğuna bakmayın. aşırı sağlam. açılmıyor hiçbir şekilde. mıknatıs arıyorum şimdi.
0
yalnizliktan devren kiralik
Merhaba,Pazar günü ALES'e gireceğim. Son 1 hafta kala çalışmaya başlayabildim maalesef, 10'lu deneme aldım ve hepsini bitirdim. Bu denemelerdeki netlerim istediğim gibi. Ama beni endişelendiren şu: sadece bu yayının soru tipini mi çözebiliyorum acaba?Yayın Pegem bu arada. Nasıl bilirsiniz Pegem'i?He
Merhaba,
Pazar günü ALES'e gireceğim. Son 1 hafta kala çalışmaya başlayabildim maalesef, 10'lu deneme aldım ve hepsini bitirdim. Bu denemelerdeki netlerim istediğim gibi. Ama beni endişelendiren şu: sadece bu yayının soru tipini mi çözebiliyorum acaba?
Yayın Pegem bu arada. Nasıl bilirsiniz Pegem'i?
Her yanıt kafamdaki soru işaretlerini gidermek için hayati önem taşıyor olacak. Şimdiden çok teşekkürler.
Pazar günü ALES'e gireceğim. Son 1 hafta kala çalışmaya başlayabildim maalesef, 10'lu deneme aldım ve hepsini bitirdim. Bu denemelerdeki netlerim istediğim gibi. Ama beni endişelendiren şu: sadece bu yayının soru tipini mi çözebiliyorum acaba?
Yayın Pegem bu arada. Nasıl bilirsiniz Pegem'i?
Her yanıt kafamdaki soru işaretlerini gidermek için hayati önem taşıyor olacak. Şimdiden çok teşekkürler.
0
unutma; onemli olan senin ne yaptigin degil alese girenlerin icinde ne yaptigindir.
cok onemliyse senin icin yeeindd2 olsam cikmis sorulardan da çözerim.
cok onemliyse senin icin yeeindd2 olsam cikmis sorulardan da çözerim.
0
@blue eyes sanırım artık standart sapma önemli değil.
Valla bende aynı düşüncedeyim. Soru kitaplarını referans alabilir miyiz? 657 yayınları deneme sınavı vardı ilkini bugün çözdüm bende mattan öss de 45 soruda 44 doğru yapmış biriyim. Maalesef afalladım deneme sınavında. Biraz gözüm korktu. Daha önce alesten 86 skorum var ama sorular 657 yayınlarınki gibi gelirse maalesef hezimet olur. Baya yavaşlamışım körelmişim.
Valla bende aynı düşüncedeyim. Soru kitaplarını referans alabilir miyiz? 657 yayınları deneme sınavı vardı ilkini bugün çözdüm bende mattan öss de 45 soruda 44 doğru yapmış biriyim. Maalesef afalladım deneme sınavında. Biraz gözüm korktu. Daha önce alesten 86 skorum var ama sorular 657 yayınlarınki gibi gelirse maalesef hezimet olur. Baya yavaşlamışım körelmişim.
0
@karsinin aksisi olur mu öyle şey :)
i.hizliresim.com
ösym'nin standart sapmasız iki sınavı var bildiğim.
biri isg diğeri yds. her soru aynı puana sahip.
i.hizliresim.com
ösym'nin standart sapmasız iki sınavı var bildiğim.
biri isg diğeri yds. her soru aynı puana sahip.
0
merhaba, ben de standart sapma var diye biliyorum.
sözlükten yardımsever bir matematik öğretmenine çözdüğüm 2 denemenin fotoğraflarını gönderdim. kolay sorular değil dedi çok mutlu oldum :)
sözlükten yardımsever bir matematik öğretmenine çözdüğüm 2 denemenin fotoğraflarını gönderdim. kolay sorular değil dedi çok mutlu oldum :)
0
moral bozmak gibi olmasın ama o denemelerin hiç birinde ales kalitesi yakalanamıyor.
0
kullanıcıadımbuolsun
Antep'e gideceğiz bu hafta sonu yeterli olur mu dolaşmaya yoksa cumayı da ekleyelim mi? Yemeyi ve tarihi kalıntı&müze, sokak sokak gezmeyi pek severiz.Önerilerinizi de alırım varsa. Kaç gün olsun?Editbüdüt: tavsiyeler için teşekkürler, bol bol yemek için üç günü zorlayacağız :)
Antep'e gideceğiz bu hafta sonu yeterli olur mu dolaşmaya yoksa cumayı da ekleyelim mi? Yemeyi ve tarihi kalıntı&müze, sokak sokak gezmeyi pek severiz.
Önerilerinizi de alırım varsa. Kaç gün olsun?
Editbüdüt: tavsiyeler için teşekkürler, bol bol yemek için üç günü zorlayacağız :)
Önerilerinizi de alırım varsa. Kaç gün olsun?
Editbüdüt: tavsiyeler için teşekkürler, bol bol yemek için üç günü zorlayacağız :)
0
İki gün yeter safarı parka gidin halfetide tekne turu yapın tahmisin kahvesi meşhur alacaksanız marketten alın tahmis ıkı katına satıyor aynısını. El bagajıyla gidiyorsanız bagaj beklemek istemiyorsanız dönerken salça almayın kabine kabul edilmiyor. İmam çağdaşın baklavaları çok tırt serbetsiz tatsız. Zeugmayı hamam ve mutfak muzelerinş kaleyi gezin. Tostcu erola ugramaya degmez çok pis ve menüdeki hiçbir tostu yapmıyor sucuklu kasarlıdan baska. Kaleye gırıste hedıyelık satan bi dükkan var oradaki amcaya ugrayın sıze gezi broşürü versın gezilmesi gereken yerlerı guzergah çizerek anlatıyor girmişken magnet falanda alırsınız hem. İyi geziler bol bol yemek yiyin :)
0
Gezmek görmek için 2 yeter ama yemek için yetmez. Cumayı da katın yapabiliyorsanız. Yukarıdaki arkadaşın yazdıklarına ek olarak mozaik muzesine gidin ve cikisinda halil ustaya ugrayip kusleme vs yiyin. Bakircilar carsisini gezin. metanet lokasında sabah erkenden beyran yiyin. Katmerci zekeriya usta var orada katmer deneyin. Karsilastirmak icin bi de kusleme kebaphan restoranina gidin (biraz sehir disinda) ve bilimum kebap/katmer yiyin (favori katmerim buradaydi). Bisürü baklavacı var ve herkes farklı yeri seviyor. Ben imam cagdasin yemeklerini ve tatlilarini cok sevdim mesela. Az sekerli tercihimdir benim. Cok sekerli isterseniz kocak baklava olabilir. Cumartesi aksam bayazhana gidebilirsiniz bi de.
0
Yeme içme ve klasik tavsiyekerin dışında önereceğim yer Pişirici Kasteli olacak, 13. Yyda yapılmış bir kastel, tesadüfen girdik ve çok hoşumuza gitti, çok heyecanlı bir güvenlik görevlisi var, kastelin tarihi hakkında tüm bilgileri anlatıyor ve en güzel noktalarda, doğru kadrajla fotoğrafınızı çekiyor. Google haritalarda kastelin yerini ve 360 derece fotoğraflarını görebilirsiniz.
Bir de Metanet'in simit katmerine bayıldık biz, son yıllarda şekerden uzak durmama rağmen ufak bir parça ile kaçamak yapmaktan alamadım kendimi...
Bir de Metanet'in simit katmerine bayıldık biz, son yıllarda şekerden uzak durmama rağmen ufak bir parça ile kaçamak yapmaktan alamadım kendimi...
0
Pazar Antep'teki çoğu lokanta kapalı olur. Cumartesi gününü yeme içmeye ayırıp, Pazar da müze gezeceğim derseniz olabilir. Ama yeme içmenin hakkını vermek için Cuma gününü de eklemeniz iyi olur bana göre.
Mozaik Müzesi çok güzel cidden.
Yeme içme önerileri için de sitemizdeki yazılara yönlendirebilirim:
adimadimgurme.com
adimadimgurme.com
Mozaik Müzesi çok güzel cidden.
Yeme içme önerileri için de sitemizdeki yazılara yönlendirebilirim:
adimadimgurme.com
adimadimgurme.com
0
yalnizliktan devren kiralik
23 yaşındayım. Kendimi eskiye göre baya yaşlı hissediyorum. Mesela 19 yaşıma göre. Hatta 21'e göre bile.Son 2 senedir bilgisayar başında 8 saat falan çalışıyorum, belki bu yüzden. Göz altlarım yanağım nasılsa öyleydi, canlı ve beyazdı. Şimdi şu eyelinerın kuyruğunu sürdüğümüz yerde hafif bir kahvere
23 yaşındayım. Kendimi eskiye göre baya yaşlı hissediyorum. Mesela 19 yaşıma göre. Hatta 21'e göre bile.
Son 2 senedir bilgisayar başında 8 saat falan çalışıyorum, belki bu yüzden. Göz altlarım yanağım nasılsa öyleydi, canlı ve beyazdı. Şimdi şu eyelinerın kuyruğunu sürdüğümüz yerde hafif bir kahverengilik gördüm. Bu beni inanılmaz bir tribe soktu. Gözaltı kremi aldım. Kullandım biraz ama çok bir şey değişmedi bence. Neyse çok gevelemeden üç sorumu özetleyeyim:
1. Yaşlanma ne zaman başlar? Şu an hissettiğim hiçbir şey mi? Ne zaman "gerçekten çok yaşlandım" diye hissediyoruz?
2. Çok bilgisayar kullanmaktan kaynaklı göz kenarımda böyle bir hafif kahverengilik oluşmuş olabilir mi? Çok dikkatli incelemeyince fark edilmiyor ama daha da yoğunlaşırsa diye korkuyorum. Eskiden sabah 7'de uyuyup öğlen 2'de uyanırdım hiç böyle bir sorunum yoktu. Şimdi 12.30-08.00 arası uyuyorum ama bu sorun var.
3. Sizce 23 yaş gençlik kapsamında nasıl değerlendirilir?
Teşekkürler.
Not: evet delirdim.
Son 2 senedir bilgisayar başında 8 saat falan çalışıyorum, belki bu yüzden. Göz altlarım yanağım nasılsa öyleydi, canlı ve beyazdı. Şimdi şu eyelinerın kuyruğunu sürdüğümüz yerde hafif bir kahverengilik gördüm. Bu beni inanılmaz bir tribe soktu. Gözaltı kremi aldım. Kullandım biraz ama çok bir şey değişmedi bence. Neyse çok gevelemeden üç sorumu özetleyeyim:
1. Yaşlanma ne zaman başlar? Şu an hissettiğim hiçbir şey mi? Ne zaman "gerçekten çok yaşlandım" diye hissediyoruz?
2. Çok bilgisayar kullanmaktan kaynaklı göz kenarımda böyle bir hafif kahverengilik oluşmuş olabilir mi? Çok dikkatli incelemeyince fark edilmiyor ama daha da yoğunlaşırsa diye korkuyorum. Eskiden sabah 7'de uyuyup öğlen 2'de uyanırdım hiç böyle bir sorunum yoktu. Şimdi 12.30-08.00 arası uyuyorum ama bu sorun var.
3. Sizce 23 yaş gençlik kapsamında nasıl değerlendirilir?
Teşekkürler.
Not: evet delirdim.
0
kendimi eskiye göre yaşlı hissediyorum diyebilmek için 35i geçmek gerek. şu an 19a göre yaşlıyım demezsin, 19a göre daha büyüğüm filan dersin ancak.
benim de gözlerin altı koyu biraz. yaş 26. ortaokulda bi kız vardı. kapkaraydı gözlerinin altı, tıpkı annesi gibi. biraz genetik. onun yaşlılıkla ya da bilgisayarla alakası yok.
benim de gözlerin altı koyu biraz. yaş 26. ortaokulda bi kız vardı. kapkaraydı gözlerinin altı, tıpkı annesi gibi. biraz genetik. onun yaşlılıkla ya da bilgisayarla alakası yok.
0
Ailemde herkesin göz altları canlı ve beyaz, benim de öyleydi. Şimdi arkadaşım hatırlattı. Tatilde birkaç kez güneş kremi sürmemiştim yüzüme ve pancar gibi olmuştum. Bu yüzden mi oldu ki?
0
Yaşlanma aslında doğumla başlar^_^
1. Yaşlandığına karar verme zamanı kişiye göre değişir. Ben 58 yaşıma girdiğim bu sene 60'a 2 kaldı falan demeye başladım. Zaman zaman yaşlılığın ayak seslerini duyar gibi oluyorum, 2 adım sonra kapımı çalacakmış gibi geliyor. Ancak dediğim gibi daimi bir his değil ara ara oluşan bi his. Genel olarak olgunlaşma aşamasında olma hissi hakim.
Yaşlıyım demek için 75 hatta 80'in geçmesi gerek. İhtiyarladım demek için 90 olmam gerek.
(Ayrıca yanlış bilmiyorsam 7 yılda bir bütün vücudumuz yenilenmiş oluyor, en fazla 7 yaşında oluyoruz diye de düşünebiliriz pekala ^_^)
2. Evet tabii ki olabilir. Sağlıklı şeyler yersen, uyku düzeninle oynayıp metobolizmanı yormazsan düzelir.
3. Ne güzel bir yaş olarak değerlendirirlir. Gençliğin başlangıcı :)
Yok delirmedin, ara ara o his olabiliyor sonra geçiyor. Hem yaşlanmak kötü bişi değil, tadını çıkardığın her yaş güzel. Tadını çıkarmaya bak.
1. Yaşlandığına karar verme zamanı kişiye göre değişir. Ben 58 yaşıma girdiğim bu sene 60'a 2 kaldı falan demeye başladım. Zaman zaman yaşlılığın ayak seslerini duyar gibi oluyorum, 2 adım sonra kapımı çalacakmış gibi geliyor. Ancak dediğim gibi daimi bir his değil ara ara oluşan bi his. Genel olarak olgunlaşma aşamasında olma hissi hakim.
Yaşlıyım demek için 75 hatta 80'in geçmesi gerek. İhtiyarladım demek için 90 olmam gerek.
(Ayrıca yanlış bilmiyorsam 7 yılda bir bütün vücudumuz yenilenmiş oluyor, en fazla 7 yaşında oluyoruz diye de düşünebiliriz pekala ^_^)
2. Evet tabii ki olabilir. Sağlıklı şeyler yersen, uyku düzeninle oynayıp metobolizmanı yormazsan düzelir.
3. Ne güzel bir yaş olarak değerlendirirlir. Gençliğin başlangıcı :)
Yok delirmedin, ara ara o his olabiliyor sonra geçiyor. Hem yaşlanmak kötü bişi değil, tadını çıkardığın her yaş güzel. Tadını çıkarmaya bak.
0
manuelka
Bilgi verebilecek olan var mı? Bugün adet düzensizliği için tahlil sonucumu aldığımda bam diye beyninde tümör olabilir dediler bana. Kendimi çok kötü hissediyorum. Biri bana gelip hayır saçmalama öyle bir şey olması imkansız diyebilir mi? Gerekli yerlerden randevu aldım ama o zamana kadar bunalımda
Bilgi verebilecek olan var mı? Bugün adet düzensizliği için tahlil sonucumu aldığımda bam diye beyninde tümör olabilir dediler bana. Kendimi çok kötü hissediyorum. Biri bana gelip hayır saçmalama öyle bir şey olması imkansız diyebilir mi? Gerekli yerlerden randevu aldım ama o zamana kadar bunalımda olacağım gibi duruyor.
0
Prolaktin yüksekliği adenom kaynaklı gerçekleşebildiği ve bu ihtimal, diğer durumlardan daha dikkate alınması gereken bir durum olduğu için ekarte edebilmek adına her prolaktin yüksekliğinde çeşitli istemler yapılıyor. Korkmayın. Çevremde aynı sorunu yaşamış fakat hiçbir şey çıkmamış bir kaç kişi var. Bir hormon tedavisi ile halledilebilecek bir şey çıkacak sonuç. Göreceksiniz.
0
teyzemde var o tumorden. ilacla kontrol altinda tutuluyor. ameliyat olsa bile basit. ki prolaktin boktan pusurden yukselebilen bi hormon. onceki gece sevisirken fazla mincirmis olsaniz bile yuksek cikabilir.
0
Prozac kullandığım için prolaktinim yüksek çıkmıştı ve göğsümden süt geliyordu, hatta duyurum bile vardır. Mutlaka doktora söylerdiniz ama ne bileyim, burası Türkiye, belki akıllarına gelmemiştir. Bir ihtimal..
Geçmiş olsun :(
Geçmiş olsun :(
0
Tatlıda o kullanarak adet gördüm ve o şekilde kan alındı. Bunu doktora söyledim ilaç kaynaklı yuksek çıkmış olabilir mi diye "bilmiyorum" dedi. Mr sonucuna göre net bisey derler dedi. Bilgisi olan var mı tarlusal yükseltmiş olabilir mi?
0
Mobil olduğum için editleyemiyorum tatlıda değil tarlusal kullanarak adet gördüm olacak o
0
yaw yok hemen öyle, bunu size diyen tahminen ne beyin cerrahı ne de endokrin uzmanıdır.
Neredeyse 10 yıl önce ben de başım da çok ağrıyor diye rutin testlerimi yaptırırken benim ile ilgilenen dahiliye uzmanı, prolaktin değerlerimi görünce gözleri yuvalarından oynadı. Bana sana söylendiği gibi tümör olabilir dedi, bütün ailemi paniğe sevketti ve acil kodu ile beni hemen endokrin ve beyin cerrahiye sevk etti. Ailem o zaman bir ton para döküp, araya insanlar sokup, hacettepe'den proflardan randevu aldı, ve olanlar.
1- Beyin Cerrahına gittim, önce iyice hikayemi dinledi, prolaktin fazlalığının belirleyicisi olan belirtileri sordu(bende hiç birisi bulunmuyordu.) gözlerimi, duyularımı iyice kontrol etti, kötü bir emare ile karşılaşmadı, büyük ihtimalle bir sorun olmadığını ama kontrollere devam edeceğini belirtti ve hipofiz, beyin ilaçlı/ilaçsız MR istedi ve onlar da temiz çıktı.
2- Eş zamanlı olarak yine hacettepe endokrin hocasını görmeye gittim. O da bir testlerime baktı, bana yine prolaktinin bilinen belirtilerini sordu, hepsine hayır cevabı alınca ve kendisi de muayne yapınca, bundan birşey olmaz dedi. Ama o da testlerimi, başka bir prolaktin testi (master test mi öyle birşeydi) ile tekrarladı. E tabi onlarda da yüksek çıktı.(10 yıl oldu hala kan testlerimin yarısında yüksek çıkar)
tedaviye gerek görmedi, bende görülen bir etkisi olmadığını belirtti ve bıraktı.
her iki doktor da ara ara kontrolden geçmemi istedi, ve zaten prolaktin değerlerimi gören doktorlar da ara ara MR tektiklerini tekrarlattı. Sonuçi neyseki hep sıfır. Bu arada, ara ara dediysem, öyle çok doktor gören birisi değilim. bana 6 ayda bir kontrol geç demişlerdi en başta, ama ben son 10 yılda 4 defa MR çektirdim.
sonuç olarak, sakin ol. Prolaktin çok ciddi durumların göstergesi olabilir veya hiç bir alakası da olmayabilir. benim gibi prolaktin için bile tedavi bile görmeniz gerekmeyebilir. ve hatta bundan sonra prolaktin değerlerinizi gören doktorlara sizin daha öncede böyle çıktığını anlatıp, onları teskin etmeniz gerekebilir. E tabi bundan sonra her kan testi yaptırdığınızda doktordan prolaktin ve diğer tümor indikatörlerini teste eklemesini istemeye alışmanız gerekebilir. yapamanız gereken şey, iyi bir hastanede, doğru uzmanlıklara sahip doktorları görerek testten geçmek.
iyi düşünün iyi olsun, ilk doktoru da çok kafaya takmayın. ben beni ilk sevk eden doktoru dinleseydim, çoktan ölmüştüm.
Neredeyse 10 yıl önce ben de başım da çok ağrıyor diye rutin testlerimi yaptırırken benim ile ilgilenen dahiliye uzmanı, prolaktin değerlerimi görünce gözleri yuvalarından oynadı. Bana sana söylendiği gibi tümör olabilir dedi, bütün ailemi paniğe sevketti ve acil kodu ile beni hemen endokrin ve beyin cerrahiye sevk etti. Ailem o zaman bir ton para döküp, araya insanlar sokup, hacettepe'den proflardan randevu aldı, ve olanlar.
1- Beyin Cerrahına gittim, önce iyice hikayemi dinledi, prolaktin fazlalığının belirleyicisi olan belirtileri sordu(bende hiç birisi bulunmuyordu.) gözlerimi, duyularımı iyice kontrol etti, kötü bir emare ile karşılaşmadı, büyük ihtimalle bir sorun olmadığını ama kontrollere devam edeceğini belirtti ve hipofiz, beyin ilaçlı/ilaçsız MR istedi ve onlar da temiz çıktı.
2- Eş zamanlı olarak yine hacettepe endokrin hocasını görmeye gittim. O da bir testlerime baktı, bana yine prolaktinin bilinen belirtilerini sordu, hepsine hayır cevabı alınca ve kendisi de muayne yapınca, bundan birşey olmaz dedi. Ama o da testlerimi, başka bir prolaktin testi (master test mi öyle birşeydi) ile tekrarladı. E tabi onlarda da yüksek çıktı.(10 yıl oldu hala kan testlerimin yarısında yüksek çıkar)
tedaviye gerek görmedi, bende görülen bir etkisi olmadığını belirtti ve bıraktı.
her iki doktor da ara ara kontrolden geçmemi istedi, ve zaten prolaktin değerlerimi gören doktorlar da ara ara MR tektiklerini tekrarlattı. Sonuçi neyseki hep sıfır. Bu arada, ara ara dediysem, öyle çok doktor gören birisi değilim. bana 6 ayda bir kontrol geç demişlerdi en başta, ama ben son 10 yılda 4 defa MR çektirdim.
sonuç olarak, sakin ol. Prolaktin çok ciddi durumların göstergesi olabilir veya hiç bir alakası da olmayabilir. benim gibi prolaktin için bile tedavi bile görmeniz gerekmeyebilir. ve hatta bundan sonra prolaktin değerlerinizi gören doktorlara sizin daha öncede böyle çıktığını anlatıp, onları teskin etmeniz gerekebilir. E tabi bundan sonra her kan testi yaptırdığınızda doktordan prolaktin ve diğer tümor indikatörlerini teste eklemesini istemeye alışmanız gerekebilir. yapamanız gereken şey, iyi bir hastanede, doğru uzmanlıklara sahip doktorları görerek testten geçmek.
iyi düşünün iyi olsun, ilk doktoru da çok kafaya takmayın. ben beni ilk sevk eden doktoru dinleseydim, çoktan ölmüştüm.
0
Endokrine gideceğim en erken cuma gününe bir randevu bulabildim. İnşallah en kısa sürede mr falan da halledilir de neyin ne olduğunu anlarız.
0
aynı şey başıma geldi, bendeki lab hatası çıktı.
prolaktin çok hassas. test kurallarına uyduğunuzdan emin olun.
10 saat açlıktan sonra / uyandıktan en geç 2 saat içinde / kan verdiğiniz yere gittiğinizde 30 dakika dinlendikten sonra kan vermelisiniz.
son bir haftada göğüs uçlarınız uyarılmamış olmalı (cinsel ilişki, kaza vb.)
kan verirken o sabah egzersiz yapmamış, fazla yorulmamış olmalısınız.
hatta çapraz taktığınız ve göğüslerinizi sıkıştıran bir çanta bile bu sonucu etkileyebilir.
yüksek çıktığı durumda 2 gün sonra farklı bir laboratuvarda aynı testin tekrarlanmasında yarar vardır.
şimdiden geçmiş olsun.
(doktor değilim)
prolaktin çok hassas. test kurallarına uyduğunuzdan emin olun.
10 saat açlıktan sonra / uyandıktan en geç 2 saat içinde / kan verdiğiniz yere gittiğinizde 30 dakika dinlendikten sonra kan vermelisiniz.
son bir haftada göğüs uçlarınız uyarılmamış olmalı (cinsel ilişki, kaza vb.)
kan verirken o sabah egzersiz yapmamış, fazla yorulmamış olmalısınız.
hatta çapraz taktığınız ve göğüslerinizi sıkıştıran bir çanta bile bu sonucu etkileyebilir.
yüksek çıktığı durumda 2 gün sonra farklı bir laboratuvarda aynı testin tekrarlanmasında yarar vardır.
şimdiden geçmiş olsun.
(doktor değilim)
0
yalnizliktan devren kiralik
Günaydın. Marmaris'te tatildeyim. Odaya girmedim depremden beri. Annemle yalnızım. Korkuyoruz. Dönelim diyoruz burada herkes bize yeniden olmaz, korkmayın diyor. Ne yapalım biz? Yeniden o şekilde uyanmak istemiyoruz. Otele peşin ödedim, 2 günümüz kaldı 23'ünde dönüyoruz. 1040 TL boşa gitmiş olacak.
Günaydın. Marmaris'te tatildeyim. Odaya girmedim depremden beri. Annemle yalnızım. Korkuyoruz. Dönelim diyoruz burada herkes bize yeniden olmaz, korkmayın diyor. Ne yapalım biz? Yeniden o şekilde uyanmak istemiyoruz. Otele peşin ödedim, 2 günümüz kaldı 23'ünde dönüyoruz. 1040 TL boşa gitmiş olacak. Bugün çıkarsak otelden bu parayı geri alma şansımız var mı?
Ege'deki herkese geçmiş olsun.
Ege'deki herkese geçmiş olsun.
0
yeniden böyle bir deprem olmaz mı diyorsunuz, biz daha hiç uyumadık o odada yeniden nasıl uyuruz korkmadan :(
0
Deprem zaten şiddetli olunca tekrar aynı yerde hemen olmuyor.
dönmeyin bence de. geçmiş olsun.
dönmeyin bence de. geçmiş olsun.
0
daha büyüğü tekrar edeceğini ben de düşünmüyorum. ege'nin fayları kırıklıdır, o bölgede olabilecek en büyük depremlerden biri oldu zaten.
0
bu akşama da bilet aldım 23 temmuzdaki biletlerimi de yeniden aldım otelin paramı geri vermesi durumuna göre plan yapacağım çok kötü durumdayım şu an
0
Şöyle düşün; biz İzmir'de neredeyse her gün sallanıyorduk, ki tekrardan başladık sallanmaya, ama gitmedik bir yerlere..
Olacak her yerde olur. Mis gibi 2 gün daha tatiliniz varmış. Gidin sahile, girin denize rahatlayın biraz.
Olacak her yerde olur. Mis gibi 2 gün daha tatiliniz varmış. Gidin sahile, girin denize rahatlayın biraz.
0
ankaralı olduğum için depremle ilgili neredeyse hiç bilgim yok mesela denizdeyken deprem olsa ne olur deniz ikiye ayrılır falan diyorlar. psikolojim bozuldu.
0
Ege bölgesi bir senedir zangır zangır zaten. Herkes alıştı bir şey olmuyor. Yıkılan bina falan da olmadı pek. Eski köy evleri anca...
Dönme manyak mısın napıcan allahın kuru ankarasında?
Dönme manyak mısın napıcan allahın kuru ankarasında?
0
Orada yaşıyor olabilirdiniz. Eviniziterk edemeyecektiniz haliyle. Deprem her an her yerde olabiliyor. Bence de dönmeyin.
0
egeliyim yıllardır sallanırız, her yaz her gün sallanırız. dönmene gerek yok belli fay hatları geçiyor ama çok ağır bir deprem olmadı yaşadığımız en ağır dinar depremiydi 93 yada 94 mü neydi. bir şey olmaz.
0
evet evim burada olsaydı dönmeyecektim ama evim burada değil. 23 yaşındayım ben ankarada bunun yarısını yaşamadım. burada yaşayanlara sabır, şans diliyorum. korkunç bir durum yaşadık. uykudan uyanmasak belki böyle korkmazdık ama o uyanma anı felaketti. otelde hasar yok ancak herkes otel binasının çok eski olduğunu söylüyor. bilen vardır belki bu binayı, içmelerde martı la perla. anlayan bilen biri söylese bu bina yıkılır mı, dün resmen öne arkaya eğildi çünkü. çok korktuk. odaya çıkıp hızlıca valizimizi topladık bekliyoruz ne yapsak diye. şöyle ikna edici bir akılla gelen olsa :(
0
gece öyle uyanacaksak yeniden, yıkılma falan olmayacaksa bile gitmek isterim ya. kaç şiddetli bir deprem buna neden olur bilmiyorum ama o anlar asla gitmiyor aklımdan. teşekkürler desteğiniz ve ilginiz için :(
0
Yolda ölme ihtimaliniz depremde ölme ihtimalinizden çok daha yüksek. Korkacak bir şey yok. Yapıda hasar yoksa depremin olması size hizmet eden bir doğa olayıdır.
0
İnsanlar deprem olunca neden paniğe kapılıyor o kadar uyarıya rağmen anlamakta zorluk çekiyorum. Aynı depremi yaşıyoruz. Daha önce yaşamadım ki ben bilmem filan yok. Yangın çıksa ben bilmem daha önce yangın görmedim mi diyeceksiniz?
Her hafta depremle uyandığım bir gün mutlaka olur. 99 depreminde İstanbul'daydım. Geçenki İzmir depreminde de 1950-60 yapımı bir binanın 6. katındaydım. Panik olup camdan atlamazsanız veya bina hemen yıkılmazsa bir şey olmuyor. Deprem değil bina öldürüyor. Zümrüt Apartmanı depremde yıkılmamıştı. Sizin eviniz de güvenli olmayabilir.
Dönmek isteyebilirsiniz, saf korkuyla karar vermeyin. Binada gözle görünür hasar varsa dönebilirsiniz. Elalem ne diyor boş verin. Salak salak konuşuyorlar. Deniz ikiye ayrılıyormuş. Musa gelip asasını yere mi vurmuş?
Her hafta depremle uyandığım bir gün mutlaka olur. 99 depreminde İstanbul'daydım. Geçenki İzmir depreminde de 1950-60 yapımı bir binanın 6. katındaydım. Panik olup camdan atlamazsanız veya bina hemen yıkılmazsa bir şey olmuyor. Deprem değil bina öldürüyor. Zümrüt Apartmanı depremde yıkılmamıştı. Sizin eviniz de güvenli olmayabilir.
Dönmek isteyebilirsiniz, saf korkuyla karar vermeyin. Binada gözle görünür hasar varsa dönebilirsiniz. Elalem ne diyor boş verin. Salak salak konuşuyorlar. Deniz ikiye ayrılıyormuş. Musa gelip asasını yere mi vurmuş?
0
Dönmeyin. Deprem olsa bile, otel yeni binaysa, sizin Ankara'daki evinizden daha güvenlidir zaten.
0
Binada gözle görülür bir aşınma, çatlaklık yoksa dönmeyin. Varsa da dönmeyin, otel değiştirin sadece. İzmir'de büyüdüm; senede bir zangır zangır sallanırdık. Ailem hala İzmir'de, zangır zangır sallana sallana yaşamaya alışıklar. Deprem öldürmez, bina öldürür. Ege Bölgesi'ndesiniz, normali bu. Arkadaşlar söylemişler zaten. Kırıklı fay, üretip üretebileceği deprem bu. Bundan sonra artçılar olup sallanabilir. 'Ay deprem oldu'nun ötesinde korkulacak bir şey yok.
Depremde binanın ne eğilmesi normal. Binaların esnek olup depremde kavak gibi sallanması beklenir. Binanın yapması gereken o.
Bu arada Cesario'nun dediği 'Elim kirişe girdi' derecesinde ise otelden çıkın tabii de, bu tarz depremler duvarlarda ince çatlak şeklinde çizgilere neden olur. Bunlar sıva çatlağıdır ve yapılan boyanın ve pürüssüzleştirme işleminin kalitesizliği ile ilgilidir, binanın iskeleti ile ilgili bilgi vermez.
Bu arada, 5 civarı depremler olabilir. 5 civarı depreme dayanmayacak ev de ancak civar köylerdeki kerpiç evlerdir. Betonarme binalar dayanır. Oteli bir gecede ve çamur, ot, vb.den yapmadılarsa sorun olmaz.
Deniz ikiye ayrılır falan, bunlar hikaye. Büyük depremle kıyı çizgisi cm kayabilir, deniz yine cm ölçüsünde derinleşebilir ama hem ana deprem zaten oldu, kayan kaymıştır çoktan, hem de öyle deniz ikiye yarılmış, vb. gibi bir şey olmaz o bıcık bıcık artçılarla. En fazla sallanınca korkutur, ötesi olmaz.
Şu anda Ege masum bir yer; nazlı nazlı sallanarak ve arada korkutarak hayatına devam ediyor. Asıl İstanbul saati belli olmayan daha büyük bir bombanın üstünde oturuyor.
Depremde binanın ne eğilmesi normal. Binaların esnek olup depremde kavak gibi sallanması beklenir. Binanın yapması gereken o.
Bu arada Cesario'nun dediği 'Elim kirişe girdi' derecesinde ise otelden çıkın tabii de, bu tarz depremler duvarlarda ince çatlak şeklinde çizgilere neden olur. Bunlar sıva çatlağıdır ve yapılan boyanın ve pürüssüzleştirme işleminin kalitesizliği ile ilgilidir, binanın iskeleti ile ilgili bilgi vermez.
Bu arada, 5 civarı depremler olabilir. 5 civarı depreme dayanmayacak ev de ancak civar köylerdeki kerpiç evlerdir. Betonarme binalar dayanır. Oteli bir gecede ve çamur, ot, vb.den yapmadılarsa sorun olmaz.
Deniz ikiye ayrılır falan, bunlar hikaye. Büyük depremle kıyı çizgisi cm kayabilir, deniz yine cm ölçüsünde derinleşebilir ama hem ana deprem zaten oldu, kayan kaymıştır çoktan, hem de öyle deniz ikiye yarılmış, vb. gibi bir şey olmaz o bıcık bıcık artçılarla. En fazla sallanınca korkutur, ötesi olmaz.
Şu anda Ege masum bir yer; nazlı nazlı sallanarak ve arada korkutarak hayatına devam ediyor. Asıl İstanbul saati belli olmayan daha büyük bir bombanın üstünde oturuyor.
0
anlaşılan anksiyetik bi durum var ortada, ikna edin demiş olsan da biz ne desek için rahat etmeyecek. huzursuz bi şekilde devam edecek tatilin yararı olacağını sanmıyorum, o yüzden dön.
0
kocaeli depreminden sonra hala aynı mahallede yaşıyorum sadece ev değiştirdim. bina sağlamsa gözle görülen bir şey yoksa (alt katlarda olur hasar ve sıva çatlağı yapısal hasar değildir bu arada) mışıl mışıl uyuyun.
0
Yeniden o büyüklükte deprem olmayacağına emin oldum ancak ne denize girebiliyoruz, ne havuza. Gözlerimizi kapatıp rahatça güneşlenmemiz de imkansız. Kısmet bu kadarmış deyip aldım biletleri. Dönmeye karar verdik. Annem benden de kötü çünkü. Hepinize ilgilendiğiniz için çok teşekkür ederim. Herkese yeniden geçmiş olsun. Ege'de yaşayanlara gerçekten, gerçekten bol sabırlar dilerim.
0
aradaki uzaklik
Beyler, bayanlar. Yine toplumu ortadan ikiye ayıran başka bir konuyla baş başayız.Öncelikle söylemem gerek ki, 6 aylık dünya tatlısı bir tosuncuk babasıyım. Allah herkese nasip etsin. Çok ayrı bir şeymiş, sahip olmadan inanmazdım.Şimdi geçenlerde yolda "bebeğimi öpemezsin, sevemezsin, dokunamazsın!"
Beyler, bayanlar. Yine toplumu ortadan ikiye ayıran başka bir konuyla baş başayız.
Öncelikle söylemem gerek ki, 6 aylık dünya tatlısı bir tosuncuk babasıyım. Allah herkese nasip etsin. Çok ayrı bir şeymiş, sahip olmadan inanmazdım.
Şimdi geçenlerde yolda "bebeğimi öpemezsin, sevemezsin, dokunamazsın!" duyarı kasan manyak bir anneye denk geldim, yaşlı tosuncuk bir amcaya duyar kasıyordu. Bildiğiniz nedenler işte; "mikrop kapabilir, hasta olabilir, neden tanımadığım biri dokunsun ki bebeğime vs."
Ben ise tam tersi, bebeğime insanlar dokunsun, kucağına alsın, sevsin, gülsün, mıncıklasın istiyorum. Tabi ki bunun bir sınırı var, şapur şupur yanağından öpmesini istemem ama bebeğimin yüzüne gülen, kucağına alan, ayaklarını mıncıran insanlardan hiç rahatsız olmuyorum, bilakis hoşuma gidiyor.
Bizim toplumun da en büyük güzelliklerinden birinin bu samimiyet ve sevgi olduğunu düşünüyorum (batılılarnı aksine).
Ama görüyorum ki bazı anne babalar bebeğin dış dünyayla temasını, yaşlı teyze-amcaların veya genç insanların bebeğe dokunmalı ilgisini, sevmeleri, koklamaları, kucaklamaları kırmızı çizgi kıvamında görüyorlar. Hatta bunu yapmamanın bir medeniyet göstergesi olduğunu düşünüyorlar.
Sizce de bu düşünce tarzında bir sıkıntı yok mu? Bu maymun mu ki tel kafeste büyütesin, balık mı ki akvaryumdan dışarıya çıkaramayasın? Bırakın çocuklarınız dış dünyayla barışık, sevgi dolu, mıncırmalı büyüsün. YA BENİM KENDİ BEBEĞİNİ 2 AYLIK OLANA KADAR ÖPMEYEN ARKADAŞIM VAR!!'1! LANET OLSUN!!!
Her neyse, ne diyorsunuz bu konuda? Fikriniz nedir?
Öncelikle söylemem gerek ki, 6 aylık dünya tatlısı bir tosuncuk babasıyım. Allah herkese nasip etsin. Çok ayrı bir şeymiş, sahip olmadan inanmazdım.
Şimdi geçenlerde yolda "bebeğimi öpemezsin, sevemezsin, dokunamazsın!" duyarı kasan manyak bir anneye denk geldim, yaşlı tosuncuk bir amcaya duyar kasıyordu. Bildiğiniz nedenler işte; "mikrop kapabilir, hasta olabilir, neden tanımadığım biri dokunsun ki bebeğime vs."
Ben ise tam tersi, bebeğime insanlar dokunsun, kucağına alsın, sevsin, gülsün, mıncıklasın istiyorum. Tabi ki bunun bir sınırı var, şapur şupur yanağından öpmesini istemem ama bebeğimin yüzüne gülen, kucağına alan, ayaklarını mıncıran insanlardan hiç rahatsız olmuyorum, bilakis hoşuma gidiyor.
Bizim toplumun da en büyük güzelliklerinden birinin bu samimiyet ve sevgi olduğunu düşünüyorum (batılılarnı aksine).
Ama görüyorum ki bazı anne babalar bebeğin dış dünyayla temasını, yaşlı teyze-amcaların veya genç insanların bebeğe dokunmalı ilgisini, sevmeleri, koklamaları, kucaklamaları kırmızı çizgi kıvamında görüyorlar. Hatta bunu yapmamanın bir medeniyet göstergesi olduğunu düşünüyorlar.
Sizce de bu düşünce tarzında bir sıkıntı yok mu? Bu maymun mu ki tel kafeste büyütesin, balık mı ki akvaryumdan dışarıya çıkaramayasın? Bırakın çocuklarınız dış dünyayla barışık, sevgi dolu, mıncırmalı büyüsün. YA BENİM KENDİ BEBEĞİNİ 2 AYLIK OLANA KADAR ÖPMEYEN ARKADAŞIM VAR!!'1! LANET OLSUN!!!
Her neyse, ne diyorsunuz bu konuda? Fikriniz nedir?
0
Sıkıntı yok bence, yabancıların dokunması çok saçma, kucağına aldığında ne niyetle aldığını da bilemezsin. Tosuncuk amcalardan ne iğrenç düşünceler çıkabildiğini de biliyoruz hiç gerek yok o yüzden. Çocuğum olsa asla izin vermem.
Ben şeyi sevmiyorum, tanıdık bildik bebeklerin annelerinin "ay daha aşıları tam değil kucağına almasan daha iyi" demelerini. Hasta olsam zaten almak istemem yani çok saçma geliyor bu.
Ben şeyi sevmiyorum, tanıdık bildik bebeklerin annelerinin "ay daha aşıları tam değil kucağına almasan daha iyi" demelerini. Hasta olsam zaten almak istemem yani çok saçma geliyor bu.
0
avrupa'da bu daha çok pedofili kaygısıyla yapılıyor diye biliyorum. yoksa çocuğu steril bir ortam içinde yetiştirmek ona faydadan çok zarar getirir. başa dönecek olursak evet manyak ve sapık oldukça fazla o nedenle daima uyanık olmak zorundayız.
0
Ben istemedigim birinin beni opmesine de karsiyim. Bana, cocuguma ya da bir esyama bir yabancinin dokunmasi sacma en basta!
Edit: Amcasinin teyzesinin kuzenlerinin opmesiyle onu sevmesiyle otobus duragindaki bir adamin cocuga dokunmasi cok farkli. Bir de konuyu acan kisi umarim cocugunu opturmeye karsi cikanlara antipatisi nedeniyse bebegi onune gelene elletip opturup bebegin zarar gormesine yol acmaz.
Edit: Amcasinin teyzesinin kuzenlerinin opmesiyle onu sevmesiyle otobus duragindaki bir adamin cocuga dokunmasi cok farkli. Bir de konuyu acan kisi umarim cocugunu opturmeye karsi cikanlara antipatisi nedeniyse bebegi onune gelene elletip opturup bebegin zarar gormesine yol acmaz.
0
ben sana katılıyorum. bazıları akrabaların bile öpmesine karşı. akrabamın, komşumun, iş arkadaşımın çocugunu öpemeyeceksem insan içine de çıkarmasınlar. gereksiz ve kibirli bir davranış.
0
Oldum olası sevmem öpülmeyi(sevgili harici) küçükken sürekli birileri beni öptükten sonra yanaklarımı silerdim, o yüzden ben de sanırım buna izin vermeyeceğim, fanusta büyütmem çocuğu ama bu öpme koklama olayları gereksiz.
0
dış dünya konusunda emin değilim.
biraz karşındaki insanla ilgili.
mesela çok sevimli, yaşlı ve tonton bir çift ya da kadın olsa, sevmek istese sesimi çıkartmazdım, hoşuma giderdi.
ama erkeklere daha şüpheyle bakardım belki.
kucaklarına almalarına izin vermezdim muhtemelen, ama hani sevsinler, konuşsunlar isterdim sanırım.
bunun dışında, yakın çevreye bunu yapmanın kesinlikle bir anlamı yok.
evet, bir ölçüsü olmalı elbette.
sonuçta yeğenini taciz eden amcalar/dayılar da var.
ama benim dayımın oğlu oldu, annesinin manyaklığından bir öpemedim çocuğu.
ancak ayaklarını sevdim, o da üç saniye ve onların kucağındayken.
ondan sonra uzaktan sevmeye devam ettik.
bu, dayımın karısına (yenge diyeceğim, ama benden dört yaş büyük sadece) aşırı antipati beslememe neden olan bir şeydir mesela.
bunu ultra saçma buluyorum.
bebek dediğin, ailede belli ölçüler dahilinde elden ele gezmeli, sevilmeli.
taciz korkusunu belli yere kadar anlayabiliyorum.
ama dokunmanın aşırısı rahatsız edici olabilse de, hiç dokunulmaması da doğru değil.
bebek gelişiminde fiziksel temas, ilerideki ruhsal ve zihinsel gelişim için çok çok önemli bir şey.
biraz karşındaki insanla ilgili.
mesela çok sevimli, yaşlı ve tonton bir çift ya da kadın olsa, sevmek istese sesimi çıkartmazdım, hoşuma giderdi.
ama erkeklere daha şüpheyle bakardım belki.
kucaklarına almalarına izin vermezdim muhtemelen, ama hani sevsinler, konuşsunlar isterdim sanırım.
bunun dışında, yakın çevreye bunu yapmanın kesinlikle bir anlamı yok.
evet, bir ölçüsü olmalı elbette.
sonuçta yeğenini taciz eden amcalar/dayılar da var.
ama benim dayımın oğlu oldu, annesinin manyaklığından bir öpemedim çocuğu.
ancak ayaklarını sevdim, o da üç saniye ve onların kucağındayken.
ondan sonra uzaktan sevmeye devam ettik.
bu, dayımın karısına (yenge diyeceğim, ama benden dört yaş büyük sadece) aşırı antipati beslememe neden olan bir şeydir mesela.
bunu ultra saçma buluyorum.
bebek dediğin, ailede belli ölçüler dahilinde elden ele gezmeli, sevilmeli.
taciz korkusunu belli yere kadar anlayabiliyorum.
ama dokunmanın aşırısı rahatsız edici olabilse de, hiç dokunulmaması da doğru değil.
bebek gelişiminde fiziksel temas, ilerideki ruhsal ve zihinsel gelişim için çok çok önemli bir şey.
0
Çocukların kişisel alan kavramını ve bedenleri üzerlerindeki söz haklarını küçük yaştan itibaren öğrenmeleri ve içselleştirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Verdiğiniz örnekler benim için de ekstrem, yani çocuğum olsa tabi ki başka insanlarla yakınlaşsın isterim abartmadan.
Ama önce ebeveyne ve çocuğa sormak lazım (eğer konuşabilecek yaşta ise) ya da sorulmuyorsa da ipuçlarını dikkatli okumak lazım, kimsenin bir başkasının kişisel alanına girmeye hakkı yok.
Ama önce ebeveyne ve çocuğa sormak lazım (eğer konuşabilecek yaşta ise) ya da sorulmuyorsa da ipuçlarını dikkatli okumak lazım, kimsenin bir başkasının kişisel alanına girmeye hakkı yok.
0
akrabalar dahil çocuğuma kolay kolay dokundurmazdım. toplum igrenc. izole buyusun temiz buyusun.
mikrobunu da kediden köpekten alır mis gibi.
mikrobunu da kediden köpekten alır mis gibi.
0
yakın aile ve akrabalarınızın öpmesinde, kucaklamasında bir problem görmüyorum. biz de seviyoruz canımız gibi ama sokaktaki adamın ya da başka birinin pedofili olmadığını nerden biliyorsunuz. otobüste, dolmuşta sevdirmez ve çocuğumu birine vermezdim. kucağınızda olan çocuğa acıyıp bana verin diyen adam çok üzülüyorsa kalksın bana yer versin. ülkede cinsel açlık var, bence siz de bu kadar iyiniyetli olmayın.
0
Çocuğun yabancılar tarafından dokunulmayı öpülmeyi yanlış olarak algılayabilmesi için bunun yapılmaması gerekiyor.
Yoksa çocuğun algılarında yabancıların bana dokunması sorun değil gibi bir şey oluşuyor ki bu da çok kötü şeylere yol açıyor.
Yabancıların temasına izin verdiğiniz normal gösterdiğiniz sürece de ne kadar söylerseniz söyleyin çocuk söylediğiniz şeyi değil yaşattığınız şeyi doğru algıladığı için, öğrenemez bunun yanlış olduğunu.
Kastım teyzesi amcası vs değil (ki onlara karşı bile belli bi sınır olmalı) ancak yabancılarla kesinlikle bir mesafe olmalı, ki ileride yaşı büyüyüp tepki verebilecek kadar büyüdüğünde başına bir şey gelirse (allah korusun ama nasıl bir ülkede/dünyada yaşadığımız ortada) tepki verebilsin veyahut bunu size anlatabilsin.
Bu durum aman çocuğum mikrop kapmasından öte, onun psikolojisi sağlıklı yetişebilmesi için önemli.
Ben çocuğumu daha küçücük yaşta dokunulmanın öpülmenin özel ve sadece onun izni ile ve bazı insanlar tarafından olması gerektiğini, o istemediği ve bunu söylediği zaman annesi olarak benim bile dokunmamın yanlış olduğunu öğretecek yetiştireceğim şahsen.
Yoksa çocuğun algılarında yabancıların bana dokunması sorun değil gibi bir şey oluşuyor ki bu da çok kötü şeylere yol açıyor.
Yabancıların temasına izin verdiğiniz normal gösterdiğiniz sürece de ne kadar söylerseniz söyleyin çocuk söylediğiniz şeyi değil yaşattığınız şeyi doğru algıladığı için, öğrenemez bunun yanlış olduğunu.
Kastım teyzesi amcası vs değil (ki onlara karşı bile belli bi sınır olmalı) ancak yabancılarla kesinlikle bir mesafe olmalı, ki ileride yaşı büyüyüp tepki verebilecek kadar büyüdüğünde başına bir şey gelirse (allah korusun ama nasıl bir ülkede/dünyada yaşadığımız ortada) tepki verebilsin veyahut bunu size anlatabilsin.
Bu durum aman çocuğum mikrop kapmasından öte, onun psikolojisi sağlıklı yetişebilmesi için önemli.
Ben çocuğumu daha küçücük yaşta dokunulmanın öpülmenin özel ve sadece onun izni ile ve bazı insanlar tarafından olması gerektiğini, o istemediği ve bunu söylediği zaman annesi olarak benim bile dokunmamın yanlış olduğunu öğretecek yetiştireceğim şahsen.
0
Niyetiniz çok iyi, ancak o yaşlı amcaların arasında otobüste mastürbasyon yapan dayılardan biri de olabilir (umarım asla karşılaşmamışsınızdır ve karşılaşmazsınız bu durumla). Bunun yanında çocuğunuzun bu durumda hoşlandığından emin misiniz, ya da hoşlanacağından, bu da önemli. Hiçbir zaman birilerinin beni öpmesinden hoşlanmamışımdır anne, kardeş, sevgili haricinde. Güvenilir kişiler olmadıkça çocuğumu öpmelerine, ona dokunmalarına izin vermezdim sanırım. Ki sokakta gördüğüm insana da güvenemezdim.
0
bende yeğenimi 3 yaşına kadar öpmedim. ağız içinde çıkan aft ile ilgili virüsün 3 yaşına kadar vücuda bulaştığını ve 3 yaşına kadar virüs bulaşmadıysa bir daha bulaşmayacağını okumuştum bir yerlerden. başka bebekleri de öpmem. sadece koklarım çok seversem. bunun dışında da avuç içlerinin okşanmasından hoşlandıklarını okumuştum yine bir yerlerden. sakinleştirirmiş. yine bebeği seversem elinden tutarım. Bundan öteye asla gitmem. Gerçekten gereksiz samimiyet. Öpmeden de sevgini gösterebilirsin.
Bunun bir diğer örneği bir şey vererek sevgiyi ifade etmekte. Bozuk para, sürpriz yumurta, şeker,... Çocuğa bir şey vermeden de, sadece sevginin verilebileceğini öğretmek gerek ve bu tavırlar bunu engelliyor. Üstelik bunu yapan genelde ebeveynlerin aileleri olduğundan, çocuğun hem yeme düzenini alt üst ediyorlar, hem de beslenme alışkanlıklarını kökten değiştiriyorlar.
Bu tavırların değişmesi lazım. Ve ne yazık ki Anne Babalar bu tavırlara karşı çok fazla tepki gösteremiyorlar. Kültürümüzün güzelliği! sebebiyle. Ha diğer yandan bir yere kadar tepki göstermemeleri de gerekiyor. Çünkü bebek bir birey ve yine bu toplumda yaşayacak. Hayatını sürdürmek için bu kültüre dair öğeleri zihnine kaydetmeli.
Bunun bir diğer örneği bir şey vererek sevgiyi ifade etmekte. Bozuk para, sürpriz yumurta, şeker,... Çocuğa bir şey vermeden de, sadece sevginin verilebileceğini öğretmek gerek ve bu tavırlar bunu engelliyor. Üstelik bunu yapan genelde ebeveynlerin aileleri olduğundan, çocuğun hem yeme düzenini alt üst ediyorlar, hem de beslenme alışkanlıklarını kökten değiştiriyorlar.
Bu tavırların değişmesi lazım. Ve ne yazık ki Anne Babalar bu tavırlara karşı çok fazla tepki gösteremiyorlar. Kültürümüzün güzelliği! sebebiyle. Ha diğer yandan bir yere kadar tepki göstermemeleri de gerekiyor. Çünkü bebek bir birey ve yine bu toplumda yaşayacak. Hayatını sürdürmek için bu kültüre dair öğeleri zihnine kaydetmeli.
0
Şu sürekli toplumu gömen insanları anlayamıyorum ben, sanki Buckingham Sarayı'nda yetişme asilzadeler her biri.
Ben sevmiyorum fazla izole hayatları, o çocuk düştüğünde kalkmasını da öğrenmeli. Benim çocuğum olursa öpebilirler, sarılabilirler. "Aman yarabbi, herkes ne kadar da kötü!" diye diye cendereye sokamam kimsenin hayatını. Modern insan elitizminden de midem bulanıyor.
Ben sevmiyorum fazla izole hayatları, o çocuk düştüğünde kalkmasını da öğrenmeli. Benim çocuğum olursa öpebilirler, sarılabilirler. "Aman yarabbi, herkes ne kadar da kötü!" diye diye cendereye sokamam kimsenin hayatını. Modern insan elitizminden de midem bulanıyor.
0
ben şahsen bebeklere yaklaşmıyorum bile. hani derler ya "ele avuca gelene kadar". bu aşamaya gelene kadar dokunmam, öpmem vs. en yakın arkadaşımın çocuğuna bile yapmam bunları.
hele millet pis pis sakallarıyla, sigara kokusuyla bebekleri öpünce vs. deli oluyorum.
ama ele avuca gelince ıstırırım :)
hele millet pis pis sakallarıyla, sigara kokusuyla bebekleri öpünce vs. deli oluyorum.
ama ele avuca gelince ıstırırım :)
0
Arkadaşlarım, akrabalarım vs sevip kucaklarına alabilirler sıkıntı yok ama tanımadığım yoldan geçen birine asla sevdirmem bebeğimi. Ben de bazen yolda gördüğüm bebekleri çok tatlı buluyorum sevmek istiyorum ama hiç dokunmam ailesinin rahatsız olacağını düşünerek. Sadece abidik gubidik yüz ifadeleri yapıp güldürmeye çalışırım gülerse sevinirim o kadar. Bence çok saçma yabancı birinin çocuğunu öpüp okşamak. Yetişkin olsa söz konusu bile olamayacak bir şeyi bebeğe niye yapıyoruz ki hiç anlam veremiyorum.
Ben olayı bi tık ileri taşıyıp sahipli köpekleri de sahibinden izin almadan okşamıyorum soruyorum izin verirse öyle okşuyorum.
Ben olayı bi tık ileri taşıyıp sahipli köpekleri de sahibinden izin almadan okşamıyorum soruyorum izin verirse öyle okşuyorum.
0
insanların %95'i avucunun içine hapşırıyor. hatta yetmiyor bir de o elleri ovalıyor. o ellerle çocuğumun sevilmesini istemezdim. isteyen varsa kendi tercihidir. yavrucuğa yazık.
0
çocuğum olsa ben de o duyarı kasarım. tanımadığım insan neden benim çocuğumu mıncırsın? uzaktan da sevebilir. yakınlarımın da yine öle aşırı abartı öğmesine dokunmasına izin vermem. yanağından makas alsın, saçını okşasın yeter. kucağa almak hele çok saçma neden bebek kucaktan kucağa gezsin. hakkaten mikrobu var bilmemenesi var ve hatta hatta sapığı var.
2 yaşında yeğenim var. toplasanız 20 kere öpmemişimdir yanağından. niye öpeyim ki? ilgilenirim, oynarım, elinden tutar gezerim. sevgi gösterisi budur. illa kucağa almak, ayak öpmek değildir. çocuk bunlardan hoşlanmıyor olabilir çünkü.
2 yaşında yeğenim var. toplasanız 20 kere öpmemişimdir yanağından. niye öpeyim ki? ilgilenirim, oynarım, elinden tutar gezerim. sevgi gösterisi budur. illa kucağa almak, ayak öpmek değildir. çocuk bunlardan hoşlanmıyor olabilir çünkü.
0
Ben miktoptan ziyade gizli sapıklardan korurum sanırım yavrunun. Muhtemelen anne olursam elimde gelse fanusta büyütürüm çocuğumu. İşte bu bile anne olmama engel olur heralde.
0
Çok yakın çevrem hariç başkasının öpmesini istemem. Bebeğin beni öpmeyin diyebilecek durumu yok, o savunmayı ebeveyn yapmalı. Ciddi rahatsız oluyorum kendi kardeşlerim ve annem babam hariç başkasının öpmesinden. Kokla işte mis gibi. Yüzünde nokta nokta kabarcıklar oluşuyor zaten. Art niyet olayına girmiyorum bile.
0
Keşke ben de çocuğumu amcaların elinde hoplattıracak kadar cahil olsaydım ama what has been seen can't be unseen.
Öpmeyen arkadaşın gerçekten çok iyi yapmış. Öpenlerin de çocuk yoğun bakımlarına gidip viral ensefalit yüzünden tedavi gören bebekler hakkında bilgi almasını isterim.
Bu ülkede 1.5 aylık bebeğe tecavüz edildi. Organ sokmalı hem de. Çocuklara yapılan tacizlerin tecavüzlerin haddi hesabı yok. ortaya çıkanlar bile öylesine fazla ki bir de gizli kalanlar var. Tabii bunu işin içinde olmayanlara anlatmak çok zor. O tontiş amcalar sandıklarınız aslında kızına, torununa, komşunun çocuğuna senelerdir tecavüz eden, üstelik o tecavüzden doğan bebekleri de öldürüp gömen biri olabilir. Evet bunu uydurmadım böyle olaylarla çok kez karşılaştım.
Buna rağmen çocuğunuzu sevdirmek istiyorsanız, üzülürsünüz.
Öpmeyen arkadaşın gerçekten çok iyi yapmış. Öpenlerin de çocuk yoğun bakımlarına gidip viral ensefalit yüzünden tedavi gören bebekler hakkında bilgi almasını isterim.
Bu ülkede 1.5 aylık bebeğe tecavüz edildi. Organ sokmalı hem de. Çocuklara yapılan tacizlerin tecavüzlerin haddi hesabı yok. ortaya çıkanlar bile öylesine fazla ki bir de gizli kalanlar var. Tabii bunu işin içinde olmayanlara anlatmak çok zor. O tontiş amcalar sandıklarınız aslında kızına, torununa, komşunun çocuğuna senelerdir tecavüz eden, üstelik o tecavüzden doğan bebekleri de öldürüp gömen biri olabilir. Evet bunu uydurmadım böyle olaylarla çok kez karşılaştım.
Buna rağmen çocuğunuzu sevdirmek istiyorsanız, üzülürsünüz.
0
0
Ne duyurunun tamamını ne de cevapların hepsini okudum.
Hijyen kısmını çok sallamıyorum. Psikolojik olarak ama çocuğun bedensel bütünlük kavramı oluşturmasına engel oluyor bu tip davranışlar. Kendin severken, öperken bile dikkatli davranman lazım. Ödül/ceza sisteminde öpmeyi, sevmeyi kullanmaman; giydirirken/banyo yaptırırken izin alman gerek. Bırak "ay çok tatlıymış," diye saldıran yenge/teyze güruhunu kendi hareketlerinde bile kontrollü olmalısın.
Toplumun sevgisi samimiyet falan yok. Hani bankada sıra beklerken ensende nefes alan kısa boylu gudik tip var ya, onu da bebekken çocukken sürekli mıncıkladılar, pipisini açtırdılar vs vs. Noldu sonuçta? Adamın ne kendisine ne de başkasının kişisel alanına saygısı var. Elletme abicim bence. Ekmeğimizi bile elletmiyoruz, çocuklarımızı da elletmeyelim.
Hijyen kısmını çok sallamıyorum. Psikolojik olarak ama çocuğun bedensel bütünlük kavramı oluşturmasına engel oluyor bu tip davranışlar. Kendin severken, öperken bile dikkatli davranman lazım. Ödül/ceza sisteminde öpmeyi, sevmeyi kullanmaman; giydirirken/banyo yaptırırken izin alman gerek. Bırak "ay çok tatlıymış," diye saldıran yenge/teyze güruhunu kendi hareketlerinde bile kontrollü olmalısın.
Toplumun sevgisi samimiyet falan yok. Hani bankada sıra beklerken ensende nefes alan kısa boylu gudik tip var ya, onu da bebekken çocukken sürekli mıncıkladılar, pipisini açtırdılar vs vs. Noldu sonuçta? Adamın ne kendisine ne de başkasının kişisel alanına saygısı var. Elletme abicim bence. Ekmeğimizi bile elletmiyoruz, çocuklarımızı da elletmeyelim.
0
duyari filan bilmem ama bebek yetiskin farketmiyor gözümde, bazi insanlara kanin kaynar erkek kadin art niyet duymasanda sarilmak istersin, ben "ayyy ne kadar tatli kadin yaa" diyip öpebiliyor/sarilabiliyor muyum? hayir, bebegin kadindan farki yok bence.
kisaca kimse kimsenin cocugunu izin almadan öpemez.
kisaca kimse kimsenin cocugunu izin almadan öpemez.
0
medeniyetle ilgisi olduğunu düşünmüyorum. ama bir gün çocuk sahibi olursam ben de tanımadığım insanların çocuğumu öpmesine, kucağına almasına izin vermem. en fazla eline falan dokunabilir sevmek isteyen bir yabancı. ki sevmek isteyen kişi kendi çevremde de olsa, çok yakınım değilse, bir süre öpmesine izin vereceğimi sanmıyorum.
0
çocukları, bebekleri virüs kapması ihtimali nedeniyle öpmüyorum. elbisesi üzerinden bacağını, kolunu seviyorum sadece. bebeklerin ellerine de temas etmek doğru değil. ellerini sürekli ağızlarına götürdükleri için hastalık bulaşmasına açık oluyorlar.
0
kendi bebeğimi öpmemeye dayanamam sanırım. ancak en yakın arkadaşımın bebeğini öpmemeye çalıştım ilk iki ay. sonra dayanamadım tabi :) ama yakınlık derecemiz = daha kırkı çıkmadan annesi, kendisi uyuyabilmek için bebeğin gece benle kalmasını istedi. anne sütü almadığı için bir sıkıntı olmadı. (kız artık uykusuzluktan duvarlara çarpıyordu)
ben çok yakınım olmadığı sürece uzaktan seven insanım. kendi çocuğuma ne yaparım bilemiyorum. benden 15 yaş küçük kardeşim var, kimsenin kucağına vermezdim o zamanlar da. ama temas etmelerinde bence sıkıntı yok. öpebilir, sevebilir ama kontrolün bende olmadığı biçimlerde olmamalı (kucağına almak, gezdirmek, vs).
bize annem okuldan geldikten sonra ellerinizi yıkayın, dişlerinizi fırçalayın ondan sonra sevin derdi kardeşim için. şimdi de eğer bir bebeğe dokunacaksam, bir saniye ellerimi yıkayım diyip lavaboya koşuyorum. alışkanlık. dışarıda ise dokunmam bile. ama başkası yaparsa aşırı rahatsız olmam.
saçları salkım saçak biçimde, makyajlı, çok sakallı/bıyıklı şekilde bebeklerle temas edilmesini sevmiyorum.
ben çok yakınım olmadığı sürece uzaktan seven insanım. kendi çocuğuma ne yaparım bilemiyorum. benden 15 yaş küçük kardeşim var, kimsenin kucağına vermezdim o zamanlar da. ama temas etmelerinde bence sıkıntı yok. öpebilir, sevebilir ama kontrolün bende olmadığı biçimlerde olmamalı (kucağına almak, gezdirmek, vs).
bize annem okuldan geldikten sonra ellerinizi yıkayın, dişlerinizi fırçalayın ondan sonra sevin derdi kardeşim için. şimdi de eğer bir bebeğe dokunacaksam, bir saniye ellerimi yıkayım diyip lavaboya koşuyorum. alışkanlık. dışarıda ise dokunmam bile. ama başkası yaparsa aşırı rahatsız olmam.
saçları salkım saçak biçimde, makyajlı, çok sakallı/bıyıklı şekilde bebeklerle temas edilmesini sevmiyorum.
0
yalnizliktan devren kiralik
bir proje için ortak girişim örneğine ihtiyacım var. finansal niteliklerini de inceleyeceğim için finansal tablolarına vb. ulaşabilmem gerekiyor. yani faaliyet raporuna falan ulaşmam lazım. internet üzerinden bilgilerine ulaşabileceğim ortak girişim örneği verebilir misiniz?
bir proje için ortak girişim örneğine ihtiyacım var. finansal niteliklerini de inceleyeceğim için finansal tablolarına vb. ulaşabilmem gerekiyor. yani faaliyet raporuna falan ulaşmam lazım. internet üzerinden bilgilerine ulaşabileceğim ortak girişim örneği verebilir misiniz?
0
brad pitt
Sirkete kahve aldik cekirdek almisiz. Bunu nerde cektirebiliriz. Acik kahve yani. Actik da. 1 kilo kahve var orfada. Kartal bostanci kucukyali maltepe neresi kac liraya yapar acaba.
Sirkete kahve aldik cekirdek almisiz. Bunu nerde cektirebiliriz. Acik kahve yani. Actik da. 1 kilo kahve var orfada. Kartal bostanci kucukyali maltepe neresi kac liraya yapar acaba.
0
Emin değilim ama bence Starbucks yapar. Bir kupa falan alıp rica ederseniz yaparlar diye düşünüyor ve umut ediyorum.
0
madem çekirdek almışsınız, bir de değirmen alın taze taze çekip içersiniz. tabii bu dediğim filtre kahve yapıyorsanız geçerli, türk kahvesi ve espresso için tavsiye ettiğim değirmen yeterli değil.
www.akakce.com
kahve zincirleri kahveyi kendilerinden almadıysanız kahve çekmiyorlar.
www.akakce.com
kahve zincirleri kahveyi kendilerinden almadıysanız kahve çekmiyorlar.
0
beşiktaş tarafına getirebilirseniz ben ücretsiz çekimini sağlarım. bulunduğunuz konumda da yeni nesil coffee shop görürseniz rica ederseniz asla geri çevireceklerini düşünmüyorum.
0
tchibo'dan cekirdek alirken satici ozellikle tembihledi, bunu sonra bize ceker misiniz diye getirirseniz cekmiyoruz haberiniz olsun dedi. cekirdegi onlardan almis olmama ragmen hem de.
sinbo'nun kahve ogutucusu 45tl. 4 kisi birlesse 10'ar tl verse olur. ya da eminonunden sozen kahve degirmeni alabilirsiniz.
sinbo'nun kahve ogutucusu 45tl. 4 kisi birlesse 10'ar tl verse olur. ya da eminonunden sozen kahve degirmeni alabilirsiniz.
0
Starbucks'a götürün, orda çekerler. Nasıl çekelim diye soracaklar. Artık filtre türüne göre söylersiniz. Mesela kağıt filtre.
Ücret alacaklarını sanmıyorum.
Ücret alacaklarını sanmıyorum.
0
yalnizliktan devren kiralik
İşlerimi yetiştirmem ve düzenli şekilde çalışmam gerekiyor ama bir türlü "doğru yerde" olduğumu hissedemiyorum. Odamda harika bir çalışma ortamım var ama itici geliyor, salona gidiyorum yine olmuyor. Cafeye gidip çalışmaya çalışıyorum yine olmuyor. İş dışında bir şey yapasım geliyor, işte atıyorum a
İşlerimi yetiştirmem ve düzenli şekilde çalışmam gerekiyor ama bir türlü "doğru yerde" olduğumu hissedemiyorum. Odamda harika bir çalışma ortamım var ama itici geliyor, salona gidiyorum yine olmuyor. Cafeye gidip çalışmaya çalışıyorum yine olmuyor. İş dışında bir şey yapasım geliyor, işte atıyorum annemle ikea'yı gezelim diyorum. Oraya gidiyorum 15 dakika sonra eve dönmek istiyorum. Çok eğlenceli bir şey yapmayı planlıyorum, planın ilk saatinde sıkılıyorum ve huzursuz hissediyorum. Motivasyonum çok düşük, bir türlü verimli şekilde işlerimi yapamıyorum. Depresyonda falan mıyım? Böyle bir durum yaşayan var mı hiç? Çalışma motivasyonumu artırmak için ne yapmalıyım? Evde çalışıyorum. Teşekkürler şimdiden yorumlarınız için.
0
günlerdir yapılacaklar listemin temizlenmesi için "bekliyorum."
iş yapıyorum ama böyle minik minik. şu tempoyla gidersem baya zorlanacağım. bir yerde oturup çalışmaya başlayabilsem keşke, ama olmuyor. bir türlü başlayamıyorum midem bulanıyor resmen.
iş yapıyorum ama böyle minik minik. şu tempoyla gidersem baya zorlanacağım. bir yerde oturup çalışmaya başlayabilsem keşke, ama olmuyor. bir türlü başlayamıyorum midem bulanıyor resmen.
0
yapmak zorunda olduklarini listeleyip yaptikca uzerini ciz (en ufak sey bile olsa listeye ekle ve yapinca uzerini ciz)
ustundeki yukler ve sorumluluklar kalktikca belki omzundaki yuk hafifler, biraz rahatlarsin.
halanhuzursuzluk varsa cok yakin arkadaslarinla geride kalan hicbir seyi dusunmeyecegin bir yere kisa bir tatile cikmani oneririm
(yapilmayan isler biriktikce daha da rahatsiz eder, sen bi tatil plani yap, onun hayali bile islerimi yaparken motive edici gelebilir)
ustundeki yukler ve sorumluluklar kalktikca belki omzundaki yuk hafifler, biraz rahatlarsin.
halanhuzursuzluk varsa cok yakin arkadaslarinla geride kalan hicbir seyi dusunmeyecegin bir yere kisa bir tatile cikmani oneririm
(yapilmayan isler biriktikce daha da rahatsiz eder, sen bi tatil plani yap, onun hayali bile islerimi yaparken motive edici gelebilir)
0
Ben koca ülkede böyle hissediyorum. Nereye gidersem gideyim huzurlu hissetmiyorum. (Harika moral verdim değil mi?)
*böyle bir şey yaşayan var mı? Sorusuna cevap verebildim sadece.
*böyle bir şey yaşayan var mı? Sorusuna cevap verebildim sadece.
0
Sürekli "çalışmalıyım bitirmeliyim" diye düşünüp kendini sıkmaktan vazgeç. Ara ver, şuanda çalışmak için gereken tüm materyallerden uzaklaş. Canın ne istiyorsa onu yap ama kesinlikle, 1 parça bile olsa çalışmak yasak, iş düşünmek yasak. Alakasız olan her şeyi yap. 1-2 gün sürsün bu. Zaten o kadar gecikmiş işler 2 gün daha geciksin.
Dönüşün muhteşem olucak.
Dönüşün muhteşem olucak.
0
tatile gitmeyi düşündüm otellere falan bakarken "of bu manzaraya karşı ne çalışılır" falan derken buluyorum kendimi. 2 senedir tek bir günü sıfır işle geçirmedim. sanki ara versem her şey tersine dönecek allak bullak olacak gibi hissediyorum. bu gece manyakça çalışıp her şeyi bitiricem ve yarın özgür olucam diyorum mesela. ama olmuyor. manyakça çalışamıyorum hiç. bilgisayarın başında ağlarken buluyorum kendimi.
0
işi yapmam için gereken son sürenin ilk dakikasına kadar abuk subuk şeyler yapıyorum, daha bir işi günleeer önceyi bırak saatler önce bitirip huzura erdiğim görülmedi. cidden her seferinde son dakika başlıyorum ben de. ama o sürede yaşadığım stres korkunç :( zekadansa böyle zeka da olmaz olsun :(
0
herkes böyle motivasyonsuzsa buna bir dur! demek lazım sanki, ne yapacağız nasıl yapacağız bilmiyorum. ama çok yoruldum ve tükendim artık, çalışmayı çok seviyordum artık midem bulanıyor.
0
Aynı şeyi iş gerginliği yaşadığımda, iş zor olduğunda veya işten bunaldığımda hissediyorum. Hatta şu anda hissediyorum çünkü iş zor değil ama hakkını vererek nasıl yapacağımı bilmiyorum, önümde dağ gibi görünüyor ve açıkçası gerginim. Ki yaptığım işi de çok seviyorum, hobi-iş buluşması gibi bir şey benim için. Oraya yerleşiyorum olmuyor, buraya taşınıyorum olmuyor, yürüyüş yapıyorum, yine pek olmuyor. Rahatsızım.
Geçen gün 'procrastination'ın aslında en büyük nedeninin stres olduğu yazıyordu. Hatta bunu 'can't get out of one's own head' diye bir deyimle ya da 'I'm trapped inside my head' gibi ifadelerle açıklıyorlar. Yani, içeride kapana kısılmış gibi hisstemek, sürekli yapılacak işi veya kişiyi bekleyenleri düşünmekten ne yapacağını şaşırmak, 'Düşün düşün, b.ktur işin' haline gelmek olarak tanımlayabiliriz. Hatta buna 'anxiety-related procrastination) diyorlar. Buna ek olarak 'İşi yetiştiremezsem, bittim' gibi negatif sonuç bekleyen düşünceleriniz varsa, 'Düzgün yapamayacağım nasıl olsa' ya da 'Düzgün ypamayacağıma, hiç yapmayayım' eşlik ediyorsa, yapacağınız işin tanımı tam belli değilse, çok iş varsa ya da iş batırılırsa çok büyük sorun çıkacaksa, gelecek kaygısı varsa, bunlar da anksiyeteye çing çing diye artı puan ekliyor ve çalışmayı daha da zorlaştırıyor. Örneğin, kendi özelimde denizi geçip derede boğuldum; bunu da kendime yakıştıramadığımdan anksiyete hanesine 5 puan eklendi.
Bir de anksiyete arttıkça procrastination da artıyor, artan procrastination anksiyeteyi de arttırıyor. Böyle de bir sonsuz döngüsü var bu naletin.
Bunu aşmanın yolları da kişiden kişiye değiştiriyor. Bazıları azıcık meditasyon yapıp işinin başına dönebiliyor. Bazıları yürüyüş yaparak açılıyor ve ben Duyuru'da zaman öldürüyorum (pek işe yaramıyor). Bunun için çeşitli yollar öneriyorlar, birlikte deneyelim.
Üniversite sınavı döneminde yorulduğumda (haftanın her günü erken kalkmayı beceremiyordum), annem beni 1-1.5 saat parka götürürdü. Yanımıza radyo alırdık. Manzaraya ve sakinliğe baka baka hiç konuşmazdık. Annem kendi dertlerini dışarı atmaya çalışırdı, ben kendi dertlerimi atmaya çalışırdım. Ne yapacağımı hiç düşünmezdim diyemem ama o an kısa süre elimde olan doğayla rahatlatmaya çalışırdım kendimi. 'İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı'nın İzmir versiyonunu yapıyorduk diyebilirim. Sadece sakin bir müzikle sessiz sakin oturmak çok iyi geliyordu. Sonra eve döndüğümde rahatlayıp çalışabiliyordum. Belki yine ondan yaparım.
Zorla da olsa Pomodoro işe yarayabilir.
Belki bir yerlerde bir şeyler içerken çalışmak ya da bir kütüphane ortamı motive edebiliriz, sonrasında kendinize bir ödül koyabilirsiniz. Bende ödül pek çalışmıyor, ceza sistemi daha iyi çalışıyor. Şu anda 'İş bitene kadar duş yok' iddiasına girdim kendimle, kokmak istemiyorsam mecburen iş bugün bitecek, yoksa yarına fiziksel olarak razil durumda olacağım. :)
Zorla çalıştıran şöyle app'ler var
99u.com
Diyor ki 10 dakikayı hedefleyin ve çok yoğun çalışın. 10 dakika dayanırsanız, minik ara verin ve sonra bir 10 dakika daha dalın. Bu da işe yarayabilir.
Geçen gün 'procrastination'ın aslında en büyük nedeninin stres olduğu yazıyordu. Hatta bunu 'can't get out of one's own head' diye bir deyimle ya da 'I'm trapped inside my head' gibi ifadelerle açıklıyorlar. Yani, içeride kapana kısılmış gibi hisstemek, sürekli yapılacak işi veya kişiyi bekleyenleri düşünmekten ne yapacağını şaşırmak, 'Düşün düşün, b.ktur işin' haline gelmek olarak tanımlayabiliriz. Hatta buna 'anxiety-related procrastination) diyorlar. Buna ek olarak 'İşi yetiştiremezsem, bittim' gibi negatif sonuç bekleyen düşünceleriniz varsa, 'Düzgün yapamayacağım nasıl olsa' ya da 'Düzgün ypamayacağıma, hiç yapmayayım' eşlik ediyorsa, yapacağınız işin tanımı tam belli değilse, çok iş varsa ya da iş batırılırsa çok büyük sorun çıkacaksa, gelecek kaygısı varsa, bunlar da anksiyeteye çing çing diye artı puan ekliyor ve çalışmayı daha da zorlaştırıyor. Örneğin, kendi özelimde denizi geçip derede boğuldum; bunu da kendime yakıştıramadığımdan anksiyete hanesine 5 puan eklendi.
Bir de anksiyete arttıkça procrastination da artıyor, artan procrastination anksiyeteyi de arttırıyor. Böyle de bir sonsuz döngüsü var bu naletin.
Bunu aşmanın yolları da kişiden kişiye değiştiriyor. Bazıları azıcık meditasyon yapıp işinin başına dönebiliyor. Bazıları yürüyüş yaparak açılıyor ve ben Duyuru'da zaman öldürüyorum (pek işe yaramıyor). Bunun için çeşitli yollar öneriyorlar, birlikte deneyelim.
Üniversite sınavı döneminde yorulduğumda (haftanın her günü erken kalkmayı beceremiyordum), annem beni 1-1.5 saat parka götürürdü. Yanımıza radyo alırdık. Manzaraya ve sakinliğe baka baka hiç konuşmazdık. Annem kendi dertlerini dışarı atmaya çalışırdı, ben kendi dertlerimi atmaya çalışırdım. Ne yapacağımı hiç düşünmezdim diyemem ama o an kısa süre elimde olan doğayla rahatlatmaya çalışırdım kendimi. 'İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı'nın İzmir versiyonunu yapıyorduk diyebilirim. Sadece sakin bir müzikle sessiz sakin oturmak çok iyi geliyordu. Sonra eve döndüğümde rahatlayıp çalışabiliyordum. Belki yine ondan yaparım.
Zorla da olsa Pomodoro işe yarayabilir.
Belki bir yerlerde bir şeyler içerken çalışmak ya da bir kütüphane ortamı motive edebiliriz, sonrasında kendinize bir ödül koyabilirsiniz. Bende ödül pek çalışmıyor, ceza sistemi daha iyi çalışıyor. Şu anda 'İş bitene kadar duş yok' iddiasına girdim kendimle, kokmak istemiyorsam mecburen iş bugün bitecek, yoksa yarına fiziksel olarak razil durumda olacağım. :)
Zorla çalıştıran şöyle app'ler var
99u.com
Diyor ki 10 dakikayı hedefleyin ve çok yoğun çalışın. 10 dakika dayanırsanız, minik ara verin ve sonra bir 10 dakika daha dalın. Bu da işe yarayabilir.
0
ben de aynı durumdayım. bütün gün koltukta oturup çalışmayı bekliyorum. sonra son gece saat 12yi geçince başlıyorum ve biraz çalıştıktan sonra nasıl öyle tüm gün hipnotize olmuş gibi oturduğuma hayret ediyorum.
aşırı erteleme + gizli stres sonrası bünyeyi ele geçiren şuursuzluk, şok. gibi bir tanım yapasım geliyor bu durumuma. peki ne zaman ayılıyorum?
hareket edince. sen de bi dene istersen
aşırı erteleme + gizli stres sonrası bünyeyi ele geçiren şuursuzluk, şok. gibi bir tanım yapasım geliyor bu durumuma. peki ne zaman ayılıyorum?
hareket edince. sen de bi dene istersen
0
@aychovsky detaylı açıklaman için çok teşekkür ederim. okuyunca yalnız olmadığımı hissettim. gerçekten bu mesajı okuyana kadar loser gibi hissediyordum kendimi. "herkes aşırı motive ve çok mutlu, herkes çok verimli çalışıyo, bense salak gibi sürünüyorum" modundaydım. bana dışarı çıkmak falan iyi gelmiyor, hemen dağılıyorum. öylece oturup karşı duvarı izleyesim geliyor. belki sağlam bir tatile ihtiyacım var, belki de gerçekten bir süre suçluluk hissetmeden o duvarı izlemeye. yeni bir kalem almak bile beni motive ediyordu aslında, bugünlere öyle geldim ama şimdi kırtasiyeyi alsam etkisi olmuyor. ertele ertele ertele ve son dakika stresten ölerek iş yetiştir.. bıktım :( eski günleri özlüyorum.
0
İşine aşık olsan bile oluyor bu. Yani, susadığında kana kana su içersin ama ara vermeden içilen 10. bardaktan sonra da çatlar insan ve daha fazla suyu kaldıramaz. Bu yaşadıklarımız da 10. bardak suyu içerkenki yorgunluğumuz, bitkinliğimiz. Ötesi değil. Aslında işler biraz normalleşse eski günler dediğiniz şeyin eskiliği kalmayacak.
Bir de bu sadece sizin yaşadığınız bir şey değil. Az önce bir konuşmada dinledim. Çalışan insanların kültüre göre üçte biri ile dörtte üçünün yaşadığı bir şey. İspanya, Yunanistan, İsveç'te az yaşanıyordur tahminen. Japonya'da 'karoshi' diye bir şey var; insanlar çalışırken ölüyorlar. Bu adamlar da kişisel motivasyonu oldukları için çalışıp ölmüyorlar, hem kültür hem at gibi çalıştırılmanın verdiği bir şey. Rahat bırakılsalar onlar da procrastination'dan muzdarip olur. Hangi ülkede daha fazladır bilmiyorum ama bu öyle güncel bir konu ki alkolik grupları gibi procrastination destek grupları gibi şeylerden tutun da, fasikül fasikül 'Procrastination nedir ve nasıl son verilir' kitabı yazılan, bu kitapların en çok satanlar listesine girdiği bir dünyada yaşıyoruz. Yalnız olmadığınız gibi, büyük olasılıkla çoğunluğun içinden biri de olabilirsiniz.
Bir de bu sadece sizin yaşadığınız bir şey değil. Az önce bir konuşmada dinledim. Çalışan insanların kültüre göre üçte biri ile dörtte üçünün yaşadığı bir şey. İspanya, Yunanistan, İsveç'te az yaşanıyordur tahminen. Japonya'da 'karoshi' diye bir şey var; insanlar çalışırken ölüyorlar. Bu adamlar da kişisel motivasyonu oldukları için çalışıp ölmüyorlar, hem kültür hem at gibi çalıştırılmanın verdiği bir şey. Rahat bırakılsalar onlar da procrastination'dan muzdarip olur. Hangi ülkede daha fazladır bilmiyorum ama bu öyle güncel bir konu ki alkolik grupları gibi procrastination destek grupları gibi şeylerden tutun da, fasikül fasikül 'Procrastination nedir ve nasıl son verilir' kitabı yazılan, bu kitapların en çok satanlar listesine girdiği bir dünyada yaşıyoruz. Yalnız olmadığınız gibi, büyük olasılıkla çoğunluğun içinden biri de olabilirsiniz.
0
yalnizliktan devren kiralik
çünkü word'de a3 seçeneği yok. arkadaşımda varmış yaptırttım bana gönderdi ama tablo 2ye bölünmüş ve ağzı yüzü kaymış. göndereceğim tabloyu a3 olarak düzenli şekilde bana gönderebilecek bir yardımsever var mıdır? çok teşekkür ederim şimdiden
çünkü word'de a3 seçeneği yok. arkadaşımda varmış yaptırttım bana gönderdi ama tablo 2ye bölünmüş ve ağzı yüzü kaymış. göndereceğim tabloyu a3 olarak düzenli şekilde bana gönderebilecek bir yardımsever var mıdır? çok teşekkür ederim şimdiden
0
macbooktaki son sürüm wordde maalesef bulamıyorum özel ayar yapma seçeneği de yok
0
yalnizliktan devren kiralik
Merhaba herkese, biraz uzun olacak ama anlayabilecek olanlar lütfen yardım etsinler çünkü artık delirme noktasına geldim. İlgilenen biri çıkar mı bilmiyorum ama belki başka birinin de başına gelmiştir. Çok çaresiz hissediyorum.11 Ocak akşamı saat 8 gibi annemin yüzünde bir kızarıklık fark ettik. Bİr
Merhaba herkese, biraz uzun olacak ama anlayabilecek olanlar lütfen yardım etsinler çünkü artık delirme noktasına geldim. İlgilenen biri çıkar mı bilmiyorum ama belki başka birinin de başına gelmiştir. Çok çaresiz hissediyorum.
11 Ocak akşamı saat 8 gibi annemin yüzünde bir kızarıklık fark ettik. Bİr şey mi dokundu, kaşıdığı için mi oldu derken kızarıklık yüzünün sağ kısmına tamamen yayıldı ve acile medicanaya götürdüm. Ertesi gün cildiyeden randevu aldım. Doktorumuz sabah ve akşam içmesi için ilaç ve bir de krem verdi. Kan testleri istedi, yaptırdık. Çok anormal bir durum yok gibiydi, bir iğne yaptırmamızı da istedi. Yaptırdık.
Not: Annem şeker, sedef ve tansiyon hastası. İlaçtan olabilir diyenler oldu ama hiç farklı bir ilaç içmedi yıllardır. Sabah 1000'lik Glifor, Diamicron, yarım İsoptin 240 içiyor, akşam tekrar 1000'lik Glifor.
Bu olaydan sonra 100'lük Coraspin de kullanmaya başladı.
Bir süre bekledik ilaçlar hiç iyi gelmedi. Yanma sürekli yok, bir anda geliyor ve 15 dakika içinde kayboluyor. İlk olduğunda bütün gece kıpkırmızıydı ama şimdi bazen oluyor, bazen olmuyor. Sağ tarafında daha fazla var.
Geçmeyince dahiliyeye götürdüm. Kan testleri istedi bir sürü, yaptırdım. Bu kapsamlı tahlilin fotoğraflarını ekliyorum, tarihi 14 Ocak.
Hematoloji: i.hizliresim.com
Biokimya: i.hizliresim.com
Periferik Yayma: i.hizliresim.com
Bu sonuçları doktora gösterince (dahiliye profesörüne götürdüm yine medicana, çok kaba bir doktordu açıkçası), bize "tabi bunları görünce lösemi düşündünüz" dedi. Halbuki biz ne anlayalım yani düşünmedik tabi ki öyle bir şey. Elim ayağım birbirine dolaştı, delirecek gibi oldum. Bizi "periferik yayma camda olur, onu getirin" dedi. Sorular sorduk, cevap vermedi. Hastane yönetimine durumu anlattım. Hematologa yönlendirdiler. Belki hematolog da camı ister düşüncesiyle kan tahlillerini yaptırdığımız yere (en güvenilirlerinden biri dediler, denge'de yaptırdım) geri döndüm. Oradaki sonuçları yorumlayan doktor Koru'da bir hematolog önerdi, Akın Uysal. Hemen randevu aldım. Çok ilgili bir doktordu, bizden yeniden periferik yayma istedi. Hemen yaptırdık. Onu buraya koyamıyorum çünkü doktorumuz aldı onu camla beraber. Hemen hemen aynıydı öncekiyle.
Bu esnada defalarca kan testi yaptırdık, trombositi çok yüksek çıkıyor dedi hem Akın bey, hem medicanadaki hematolog.
Korkudan bir sürü doktora götürdüm, kardiyoloji, nöroloji... Medicanadaki nörolog bir sürü mr istedi. Annem kapalı yerde kalamıyor, başka bir doktora daha soralım dedi. Başka bir nöroloğa götürdüm, o da muayene edip nörolojik bir durum yok, mr'a gerek yok dedi. Annem de yaptırmak istemedi.
Bu sırada dahiliye diyetisyene de yönlendirmişti, oraya da götürdüm, diyet listesinde yer alan her şeyi temin ettim 18 Ocak'tan beri hiç dışına çıkmadı ve yaptırdığımız tahlillerde değerleri daha iyi gibi görünüyor. Sabah akşam şekerini ölçüyorum çok iyi şu an şekeri. Son tahlili de buraya koyuyorum:
Kanı hemen pıhtılaştığı için biokimyaya yetecek kadar kan alamamışlar o yüzden sadece hematoloji ve periferik yayma var. Bundan öncesinde bir tahlilimiz daha var, orada trombositi 587.
Hematoloji: i.hizliresim.com
Periferik yayma: i.hizliresim.com
Bu tahlillerden önce medicanadaki hematolog "trombosit 750 üzeri çıkarsa kemik iliğinden test yapacağız" dedi. Neyse ki çıkmadı, çok korkmuştuk.
Sorun şu ki, gördüğümüz sayısız doktordan hiçbiri bize bu kızarmaların neden olabileceğini söylemedi :(
Ve hala devam ediyor, günde 2-3 kez bazen daha fazla, aniden geliyor ve inanılmaz derecede kırmızı oluyor yüzü. Çok yanıyor. Bazen hafif kaşıntı da oluyor. Nörolog kesinlikle roza değil dedi.
Belki bunu yaşamış biri vardır diye bir umutla sormak istedim. Okuyan olduysa çok teşekkür ederim şimdiden. İyi pazarlar.
11 Ocak akşamı saat 8 gibi annemin yüzünde bir kızarıklık fark ettik. Bİr şey mi dokundu, kaşıdığı için mi oldu derken kızarıklık yüzünün sağ kısmına tamamen yayıldı ve acile medicanaya götürdüm. Ertesi gün cildiyeden randevu aldım. Doktorumuz sabah ve akşam içmesi için ilaç ve bir de krem verdi. Kan testleri istedi, yaptırdık. Çok anormal bir durum yok gibiydi, bir iğne yaptırmamızı da istedi. Yaptırdık.
Not: Annem şeker, sedef ve tansiyon hastası. İlaçtan olabilir diyenler oldu ama hiç farklı bir ilaç içmedi yıllardır. Sabah 1000'lik Glifor, Diamicron, yarım İsoptin 240 içiyor, akşam tekrar 1000'lik Glifor.
Bu olaydan sonra 100'lük Coraspin de kullanmaya başladı.
Bir süre bekledik ilaçlar hiç iyi gelmedi. Yanma sürekli yok, bir anda geliyor ve 15 dakika içinde kayboluyor. İlk olduğunda bütün gece kıpkırmızıydı ama şimdi bazen oluyor, bazen olmuyor. Sağ tarafında daha fazla var.
Geçmeyince dahiliyeye götürdüm. Kan testleri istedi bir sürü, yaptırdım. Bu kapsamlı tahlilin fotoğraflarını ekliyorum, tarihi 14 Ocak.
Hematoloji: i.hizliresim.com
Biokimya: i.hizliresim.com
Periferik Yayma: i.hizliresim.com
Bu sonuçları doktora gösterince (dahiliye profesörüne götürdüm yine medicana, çok kaba bir doktordu açıkçası), bize "tabi bunları görünce lösemi düşündünüz" dedi. Halbuki biz ne anlayalım yani düşünmedik tabi ki öyle bir şey. Elim ayağım birbirine dolaştı, delirecek gibi oldum. Bizi "periferik yayma camda olur, onu getirin" dedi. Sorular sorduk, cevap vermedi. Hastane yönetimine durumu anlattım. Hematologa yönlendirdiler. Belki hematolog da camı ister düşüncesiyle kan tahlillerini yaptırdığımız yere (en güvenilirlerinden biri dediler, denge'de yaptırdım) geri döndüm. Oradaki sonuçları yorumlayan doktor Koru'da bir hematolog önerdi, Akın Uysal. Hemen randevu aldım. Çok ilgili bir doktordu, bizden yeniden periferik yayma istedi. Hemen yaptırdık. Onu buraya koyamıyorum çünkü doktorumuz aldı onu camla beraber. Hemen hemen aynıydı öncekiyle.
Bu esnada defalarca kan testi yaptırdık, trombositi çok yüksek çıkıyor dedi hem Akın bey, hem medicanadaki hematolog.
Korkudan bir sürü doktora götürdüm, kardiyoloji, nöroloji... Medicanadaki nörolog bir sürü mr istedi. Annem kapalı yerde kalamıyor, başka bir doktora daha soralım dedi. Başka bir nöroloğa götürdüm, o da muayene edip nörolojik bir durum yok, mr'a gerek yok dedi. Annem de yaptırmak istemedi.
Bu sırada dahiliye diyetisyene de yönlendirmişti, oraya da götürdüm, diyet listesinde yer alan her şeyi temin ettim 18 Ocak'tan beri hiç dışına çıkmadı ve yaptırdığımız tahlillerde değerleri daha iyi gibi görünüyor. Sabah akşam şekerini ölçüyorum çok iyi şu an şekeri. Son tahlili de buraya koyuyorum:
Kanı hemen pıhtılaştığı için biokimyaya yetecek kadar kan alamamışlar o yüzden sadece hematoloji ve periferik yayma var. Bundan öncesinde bir tahlilimiz daha var, orada trombositi 587.
Hematoloji: i.hizliresim.com
Periferik yayma: i.hizliresim.com
Bu tahlillerden önce medicanadaki hematolog "trombosit 750 üzeri çıkarsa kemik iliğinden test yapacağız" dedi. Neyse ki çıkmadı, çok korkmuştuk.
Sorun şu ki, gördüğümüz sayısız doktordan hiçbiri bize bu kızarmaların neden olabileceğini söylemedi :(
Ve hala devam ediyor, günde 2-3 kez bazen daha fazla, aniden geliyor ve inanılmaz derecede kırmızı oluyor yüzü. Çok yanıyor. Bazen hafif kaşıntı da oluyor. Nörolog kesinlikle roza değil dedi.
Belki bunu yaşamış biri vardır diye bir umutla sormak istedim. Okuyan olduysa çok teşekkür ederim şimdiden. İyi pazarlar.
0
tıp fakültesi öğrencisiyim ben öncelikle bunu belirteyim. bana menapozdaki ateş basmasını hatırlattı yüzdeki kızarıklık. ataklar halinde gelmesi falan da benziyor gibi. bir de geçmiş olsun umarım önemli bir şey değildir ve kısa zamanda anneniz iyileşir.
0
Öncelikle geçmiş olsun. Doktor değilim ama hem burada hem de sözlükte doktor arkadaşlar var. Duyurudan diğer arkadaşlar o doktorların ismini yazarlar umarım. Sözlükten msj atmak filan gerekirse yardım etmek isterim
0
çok teşekkür ederim cevaplar için arkadaşlar, @mrsnpr menapoza gireli 10 sene olacak neredeyse, o zamanlar da olmuş ama çook uzun zamandır geçmiş hiç olmuyormuş :(
0
öncelikle geçmiş. olsun. tarif ettiğiniz durum flushing tanımına uyuyor. flushing nedenleri için bkz: en.wikipedia.org(physiology). kendinizin eleyebildiği nedenler dışında üniversite hastanelerinin dermatoloji ve sonrasında dahiliye bölümlerine başvurarak listenin geri kalanının tek tek araştırılması gerekir.
0
geçmiş olsun. trombositoz gibi major bir bulgu varken neden menapoz ya da flushing e girilmiş anlayamadım,
esansiyel trombositemi olabilir, aynı laboratuvarda 1 ay ara ile 2 ölçüm alınması gerekir. bazen trombositler birbirine yapışır kümelenir ve normalden düşük sayılır değerleri. esansiyel trombositozda mikro kanamalar olabilir ataklar da genelde birkaç dakika ile sınırlıdır, sıcaklık ateş basması kaşıntı gibi şeyler de olur. farklı laboratuvar sonuçları yanıltıyor olabilir ama öncelikli olarak ekarte edilmesi gereken tanı bence bu. yaşı ve diyabet öyküsü de varken tanıda gecikilmemesi gerektiğini düşünüyorum ben eğer esansiyel trombositoz var ise. başka bir hematolog araştırabilirsin. özel laboratuvarlardan ziyade üniversite ya da iyi bir devlet hastanesinde yaptırın tetkiklerini.
bunun dışında bazen romatolojik hastalıklara trombositoz eşlik edebilir. keza cilt lezyonları da öyle. yaşı çok elverişli değil ancak kadın cinsiyet otoimmün hastalıklara her zaman yatkınlık yapar. bir de romato konsültasyonu olsa iyi olur diye düşünüyorum.
esansiyel trombositemi olabilir, aynı laboratuvarda 1 ay ara ile 2 ölçüm alınması gerekir. bazen trombositler birbirine yapışır kümelenir ve normalden düşük sayılır değerleri. esansiyel trombositozda mikro kanamalar olabilir ataklar da genelde birkaç dakika ile sınırlıdır, sıcaklık ateş basması kaşıntı gibi şeyler de olur. farklı laboratuvar sonuçları yanıltıyor olabilir ama öncelikli olarak ekarte edilmesi gereken tanı bence bu. yaşı ve diyabet öyküsü de varken tanıda gecikilmemesi gerektiğini düşünüyorum ben eğer esansiyel trombositoz var ise. başka bir hematolog araştırabilirsin. özel laboratuvarlardan ziyade üniversite ya da iyi bir devlet hastanesinde yaptırın tetkiklerini.
bunun dışında bazen romatolojik hastalıklara trombositoz eşlik edebilir. keza cilt lezyonları da öyle. yaşı çok elverişli değil ancak kadın cinsiyet otoimmün hastalıklara her zaman yatkınlık yapar. bir de romato konsültasyonu olsa iyi olur diye düşünüyorum.
0
Skleroderma ve lupusta böyle bir yüzde kızarıklık oluyor diye hatırlıyorum.
Shotgunwoman benden önce davranmış. Romatoloji +1
Shotgunwoman benden önce davranmış. Romatoloji +1
0
doktor arkadaslar romatoloji demisler . istanbulda iseniz romatolog duayeni hasan yazici oneririm, hocalarin hocasidir kendisi.
0
zaman ayırıp cevap yazan arkadaşlara öncelikle sonsuz teşekkürler. esansiyel trombositemi hakkında biraz internetten bakındım ancak elbette internetten okuduğum şeylerle telaşlanmak istemiyorum. şimdi ulaşabileceğim bir doktor da olmadığı için burada sormak istedim. yazan belirtilerden bu trombositin yüksek olması ve yüz kızarıklığı dışında belirti yok; baş dönmesi, el ve ayak yanması, kilo kaybı, bayılma gibi. kalbine de geçen ay baktırdım. doktor çok çok iyi olduğunu söyledi, ultrasonla da bakılmıştı. şimdi birazcık elim ayağıma dolaştı. bize böyle bir ihtimalden hiç bahsetmediler. bunun kesin tanısı için kemik iliği alınması mı gerekiyor? annem bundan çok korkuyor ancak başka bir tanı şansı yoksa yaptıracağız. önce hematoloğa mı gitmeliyim romatolojiye mi? teşekkür ederim yeniden
0
sabah 8'den beri gazideydik, inanılmaz memnun kaldık. evet bekledik fazlasıyla ama kesinlikle değdi. özele verilen para çöpe atılan paradan farksızmış bunu anladım. dahiliye ve hematolojiye gittik. çok kapsamlı şekilde muayene ettiler, aklımıza bile gelmeyecek sorular sordular. jak2 testine kadar (yapılması 1 ay sürüyormuş ve et tanısı için şartmış) yapıldı. 8 tüp kan verdi. hiç bulunmayan damarı (koru, bayındır, medicana ve dengede bulamamışlardı) 1 denemede buldular. her şey harikaydı. buradan okuyan varsa kesinlikle öneririm beklemek sıkıcı ama para bayılıp bayılıp hiçbir sonuç elde edememektense 8-12 arasını ayırın kurtulun. yeniden herkese teşekkürler, sonuçlarımız çıktığında rahatsız edeceğim
0
oddyseus
"Palmyra today is known as a unique and resplendent ruined city that preserves remarkable examples of monumental, hybrid architecture that blends the canon of Graeco-Roman architecture with Near Eastern elements."
"Palmyra today is known as a unique and resplendent ruined city that preserves remarkable examples of monumental, hybrid architecture that blends the canon of Graeco-Roman architecture with Near Eastern elements."
0
"Palmyra bugün, Graeco-Roma mimarisinin kanonunu Yakın Doğu unsurlarıyla harmanlayan muhteşem anıtsal melez mimari örneklerini koruyan eşsiz ve görkemli harabe şehri olarak bilinir."
Artık google translate gerçekten güzel çeviri yapıyor, denemenizi öneririm. Bu da google translate çevirisi :)
Artık google translate gerçekten güzel çeviri yapıyor, denemenizi öneririm. Bu da google translate çevirisi :)
0
yalnizliktan devren kiralik
Annem 2 gündür çok kötü yüzünde kaşıntılı bir kızarıklık ve şişlik vardı şekeri de yüksek. Kan sonuçları çıkmış ama anlamıyorum yarını da bekleyemiyorum anlayan biri var mıdır? Fotoğraf olarak koydum çok teşekkürler şimdiden.
Annem 2 gündür çok kötü yüzünde kaşıntılı bir kızarıklık ve şişlik vardı şekeri de yüksek. Kan sonuçları çıkmış ama anlamıyorum yarını da bekleyemiyorum anlayan biri var mıdır? Fotoğraf olarak koydum çok teşekkürler şimdiden.
0
11 ocak'ta saat 19.30 gibi yüzü kızarmaya başladı. 12'ye kadar geçmedi. acile gittik. serum verildi (alerji ilacı da verilmiş, mide koruyucu ilaç vs). yüzüne antiseptik (sanırım) sürüldü. sabaha kadar iyiydi uyandığımızda normaldi. öğlen 12 gibi yeniden kızarmaya başladı. cildiyeye götürdüm. alerjik olabilir, her şey olabilir dedi. 2 tane ilaç verdi biri sabah biri akşam içilecek dedi. bir tane de krem verdi. midene dokunursa diye de famodin verdi (ilaçların isimleri gerekirse yazacağım). iğne yaptırdı. kan alındı. test sonuçlarını gönderdim. yarına kadar bekleyemedim kanser falan diye aklım çıkmış durumda.
0
bu şekilde kanser teşhisi zaten konulmaz da enfeksiyon gibi duruyor kan tahlili.
0
kanser ve alerji tablosu gibi durmuyor. daha cok bakteriyel enfeksiyon gibi. doktor degilim ama alerji icin ilac verdi ise yaramayacaktır. kremleri yazarsaniz belki onerdigi tedavi hakkında fikrimiz olur.
bu mesajda yazılanlar doktor tavsiyesi niteliginde degildir.
bu mesajda yazılanlar doktor tavsiyesi niteliginde degildir.
0
yalnizliktan devren kiralik
iyi geceler,şu an camımın önünde bir köpek korkunç şekilde ağlıyor. ancak yanında 15-20 köpek daha olduğu için inemiyorum. 153'ü aradım, sabah 8'de alabiliriz dediler. başkent hayvan hastanesini aradım, getirirseniz bakabiliriz dediler. ne yapabilirim başka? yardım edebilecek biri var mıdır?
iyi geceler,
şu an camımın önünde bir köpek korkunç şekilde ağlıyor. ancak yanında 15-20 köpek daha olduğu için inemiyorum. 153'ü aradım, sabah 8'de alabiliriz dediler. başkent hayvan hastanesini aradım, getirirseniz bakabiliriz dediler. ne yapabilirim başka? yardım edebilecek biri var mıdır?
şu an camımın önünde bir köpek korkunç şekilde ağlıyor. ancak yanında 15-20 köpek daha olduğu için inemiyorum. 153'ü aradım, sabah 8'de alabiliriz dediler. başkent hayvan hastanesini aradım, getirirseniz bakabiliriz dediler. ne yapabilirim başka? yardım edebilecek biri var mıdır?
0
herhangi bir masrafı ödeyebilirim, sadece birinin bu hayvanı alıp veterinere götürmesi gerekiyor ama yanlarında çok fazla köpek var. ne yapılabilir ??
0
kuvvetli atletik biriysen köpekleri korkutup hasta köpeğe ulaşmaı deneyebilirsin. dikkat dağıtacak bişeylerde yapabilmelisin, direk aklıma bu geldi sadece :(
0
sesi kesildi. sanırım öldü. bu ülkenin başkentinde bir hayvana bir şey olduğunda (bu sizin evinizde beslediğiniz hayvan da olabilir), açık veteriner bulamıyorsunuz arkadaşlar. aramadığım hiçbir yer kalmadı. itfaiyeyi de aradım. yüzüme kapattılar. dikkat edin petlerinize gece saatinde bir şey olmasın. iyi geceler. bu ülkede herhangi bir şeyin iyisi mümkünse.
0
yalnizliktan devren kiralik
linki: http://www.nadirkitap.com/fiziksel-tip-ve-rehabilitasyon-cilt-1-2-takim-mehmet-beyazova-kitap6354608.htmlFiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, mehmet beyazova ve yeşim gökçe kutsal'ın kitabı. 2011 baskısından fatma inanıcı'nın bölümü olan 2365-2374 sayfa aralığına ihtiyacım var. fotoğraf çekip gönd
linki: www.nadirkitap.com
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, mehmet beyazova ve yeşim gökçe kutsal'ın kitabı. 2011 baskısından fatma inanıcı'nın bölümü olan 2365-2374 sayfa aralığına ihtiyacım var. fotoğraf çekip gönderebilen olursa çok mutlu olurum.
buradan mesaj da atabilirsiniz, teşekkürler
[email protected]
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, mehmet beyazova ve yeşim gökçe kutsal'ın kitabı. 2011 baskısından fatma inanıcı'nın bölümü olan 2365-2374 sayfa aralığına ihtiyacım var. fotoğraf çekip gönderebilen olursa çok mutlu olurum.
buradan mesaj da atabilirsiniz, teşekkürler
[email protected]
0
yalnizliktan devren kiralik
Merhaba. Yaklaşık 2 senedir sol birinci küçük azı dişim ağrıyor belirli aralıklarla. Bir süre hiçbir şey yapmadım ve ağrı kesicilerle idare ettim. Yaklaşık 8 ay önce başımı duvarlara vuracak duruma gelmiştim (hatta duyurum da var hehe).Hemen doktora gittim tabi, pes ettim artık (baya ağır bir diş he
Merhaba. Yaklaşık 2 senedir sol birinci küçük azı dişim ağrıyor belirli aralıklarla. Bir süre hiçbir şey yapmadım ve ağrı kesicilerle idare ettim. Yaklaşık 8 ay önce başımı duvarlara vuracak duruma gelmiştim (hatta duyurum da var hehe).
Hemen doktora gittim tabi, pes ettim artık (baya ağır bir diş hekimi fobim var), diş filmi çekildi ve soldaki yirmilik dişimin gömülü olduğu ortaya çıktı. Diğer tüm yirmilik dişlerim çıktı, sadece soldaki çıkmadı yıllar içinde.
Ağrının çürük azı dişi mi yoksa yirmilik dişim yüzünden mi olduğunu bilmiyordum. Antibiyotik kullandım birkaç gün ve ağrım geçti. Sonra finaller falan vardı, geri zekalı olduğum için doktora gitmedim.
Sonrasında yaptığım daha büyük bir geri zekalılıktı. O inanılmaz ağrıyı yeniden yaşamamak için bazen antibiyotik içiyordum. Ayda 1 hafta mesela.
Ağustosta arkadaşımın zorlamasıyla yeniden doktora gittim. Yeniden düzenli antibiyotik tedavisine başladım. 1 hafta içtim mesela, doktora gittim, "geçmemiş" dedi. Yeniden 1 hafta ilaç. Sonra yine doktor, yine "geçmemiş".
Bu süreç 1 ay kadar uzadı ve ben hep antibiyotik içtim, bazen doktor günde 2 tane farklı antibiyotik verdi ama o iltihap geçmedi. Dolayısıyla dişim çekilemedi.
"Günde 2 tane iğne olacaksın" dediğinde orayı terk etmiştim zaten. Ama artık dayanamıyorum. Bu dişten kurtulmak zorundayım. Hayat kalitem inanılmaz düşüyor. Sürekli ağrım var. Bazı günler olmuyor, bazen de şu an olduğu gibi çıldırtan bir ağrı yüzünden ağzıma tekila falan dökmek durumunda kalıyorum. Deli ediyor beni.
Şimdi tatava yapıp başınızı ağrıttıktan sonra sorum şu, iğne olmadan bu lanet olası iltihabı geçirmek ve bu dişten kurtulmak mümkün mü? Sonrasında enel anestezi ile diş çekimi için uğraşsam, riskleri çok mu fazla?
Teşekkür ederim.
Hemen doktora gittim tabi, pes ettim artık (baya ağır bir diş hekimi fobim var), diş filmi çekildi ve soldaki yirmilik dişimin gömülü olduğu ortaya çıktı. Diğer tüm yirmilik dişlerim çıktı, sadece soldaki çıkmadı yıllar içinde.
Ağrının çürük azı dişi mi yoksa yirmilik dişim yüzünden mi olduğunu bilmiyordum. Antibiyotik kullandım birkaç gün ve ağrım geçti. Sonra finaller falan vardı, geri zekalı olduğum için doktora gitmedim.
Sonrasında yaptığım daha büyük bir geri zekalılıktı. O inanılmaz ağrıyı yeniden yaşamamak için bazen antibiyotik içiyordum. Ayda 1 hafta mesela.
Ağustosta arkadaşımın zorlamasıyla yeniden doktora gittim. Yeniden düzenli antibiyotik tedavisine başladım. 1 hafta içtim mesela, doktora gittim, "geçmemiş" dedi. Yeniden 1 hafta ilaç. Sonra yine doktor, yine "geçmemiş".
Bu süreç 1 ay kadar uzadı ve ben hep antibiyotik içtim, bazen doktor günde 2 tane farklı antibiyotik verdi ama o iltihap geçmedi. Dolayısıyla dişim çekilemedi.
"Günde 2 tane iğne olacaksın" dediğinde orayı terk etmiştim zaten. Ama artık dayanamıyorum. Bu dişten kurtulmak zorundayım. Hayat kalitem inanılmaz düşüyor. Sürekli ağrım var. Bazı günler olmuyor, bazen de şu an olduğu gibi çıldırtan bir ağrı yüzünden ağzıma tekila falan dökmek durumunda kalıyorum. Deli ediyor beni.
Şimdi tatava yapıp başınızı ağrıttıktan sonra sorum şu, iğne olmadan bu lanet olası iltihabı geçirmek ve bu dişten kurtulmak mümkün mü? Sonrasında enel anestezi ile diş çekimi için uğraşsam, riskleri çok mu fazla?
Teşekkür ederim.
0
Doktor veya saglik gorevlisi degilim ama sanirim bu iltihabin gecmemesi olayi hatali antibiyotik kullanimiyla alakali ve cok tehlikeli.
İltihap olayi cok ciddi bir olay ve igne de ise yaramazda ski tuttugunun resmidir.
Bence korkuyu carti curtu unutup acilen bu isi halletmeye bak, disci korkusundan olen ilk insan olacaksin yahu
İltihap olayi cok ciddi bir olay ve igne de ise yaramazda ski tuttugunun resmidir.
Bence korkuyu carti curtu unutup acilen bu isi halletmeye bak, disci korkusundan olen ilk insan olacaksin yahu
0
Genel anestezi riski çok evet. Medikal sedasyon, hipnoz, azot oksit gazıyla sedasyon gibi yöntemler kullanılan yere git.
Enfeksiyon olan yerde çalışılmaz, akut bakteriyel endokardit olur ölürsün, hekimin de başını yakarsın gider ayak. İğne korkun da mı var? Yoksa bu sefer tatava yapma da bas geç.
Enfeksiyon olan yerde çalışılmaz, akut bakteriyel endokardit olur ölürsün, hekimin de başını yakarsın gider ayak. İğne korkun da mı var? Yoksa bu sefer tatava yapma da bas geç.
0
curukturpkokusu
Hazır konu gündemdeyken ve toplumsal duyarlılık artmışken bir konu patlaşayım sizlerle.Doguda az gelişmiş bir şehirdeyiz. Eşim burdaki yetiştirme yurtlarına hasta görmeye gidiyor. Kızların bulundugu bir yurt var. Çoğu istismar tecavuz magduru. 18 yasına geldiklerinde yurt onları kapının önüne koyaca
Hazır konu gündemdeyken ve toplumsal duyarlılık artmışken bir konu patlaşayım sizlerle.Doguda az gelişmiş bir şehirdeyiz. Eşim burdaki yetiştirme yurtlarına hasta görmeye gidiyor. Kızların bulundugu bir yurt var. Çoğu istismar tecavuz magduru. 18 yasına geldiklerinde yurt onları kapının önüne koyacak ve şu durumda hiçbir meslek vs sahibi olmadıkları için hepimizin korktugu şeyler başlarına gelebilir daha büyük bir bataklığa sürüklenebilirler. Eşim onlarla ve yurt idaresiyle görüşmüş. Bazı istekleri var, sinemaya gitmek, lunaparka gitmek, yurtta sinema saati, mutfakta yemek yapmak, resim, müzik aleti çalmak, bahce ekmek vs gibi. Ne yazıkki ödeneksizlikten değil organizasyon eksikliğinden dolayı yurt bu istekleri karşılaşamıyor. Yani bu işleri çekip çevirme, masrafları belgeleme, dışarı çıkıldığında kaçanları engelleme gibi konularda sorun yaşamışlar o yüzden şimdi kimse kalkışmıyor. Ben bu konuda izin verilirse organize etmeye, sponsor bulmaya, yardım malzemesi toplamaya hazırım. Eşim de idarecilerin direncini kırmaya çalışacak. Hatta masrafları karşılayıp sinemaya lunaparka da götürürüz, kısa vadeli isteklerde maddiyat sorun değil. İnanın eşim hikayelerini anlattığında haftasonları birkaçını alıp gezdirmeyi evimde misafir etmeyi bile düşündüm. Ama 25 kişiler ve bunu her hafta düzenli yapamadığımızda aralarında adaletsizlik duygusu canlanır diye vazgeçtim. Halk eğitim merkeziyle, birkaç kuaför salonuyla konusup eğitim için ricada bulunacagım. Şimdi sizlerden fikir vermenizi beklediğim konular:
1. Kuaförlük aşçılık gibi tek eğitici ile öğrenilebilecek uğraşlar neler olabilir?
2. Nikah şekeri, bebek şekeri vs şeyler çok moda, bunların malzemelerini alıp müşteri bulup kızlara yaptırabiliriz. Biraz da gelir elde ederler. Bu gibi elde başka ne işler yapılabilir? Bu malzemeleri satan tanıdıgı olan var mı?
3.müzik aleti konusunda ders verebilecek tanıdıklar var ama mesela herkese bir gitar bir viyola almak zor. Vurmalı çalgılar için sponsor bulup kızlara hem ders hem de bir eğlence cıkarılabilir.
4. Kütüphane aklıma geldi ama kitap okuma alışkanlıkları pek yok, yani kitap toplayabiliriz ama kitaptan daha çok istedikleri şeyler var.
5. Aklıma gelmeyen şeyler de var ama sizlerden gelecek fikirlere de açığım. Sadece gelecekleri için değil, onları biraz travmalarından uzaklaştıracak etkinlikler düzenlemeye de açığım. Tabi iş idarede bitiyor.
6. Haftada birkaç saat şehirdeki spor salonuna servisle getirilip spor yapmaları için girişimde bulunabilirim. Spor salonu sahibi, engelliler sehit aileleri vs kişiler için belirli ücretsiz kullanım saatleri sunuyor. Yardımcı olur diye umuyorum.
7.ilerleyen zamanda kıyafet toplayabiliriz. Böyle birşey yaparsak kargo ücretini kendisi karşılayarak iyi durumda kıyafet gönderebilecek olanlar da ben varım derse sevinirim.
8. Aynı durumda olan erkek yurdumuzda var ama onların durumu bir başka konu.
9. Mesela büyük bir restorandan atıyorum nusret bu yurda kızların kullanabileceği bir mutfak kurmalarını istemek, belediyeden bahceye spor aletleri istemek, büyük bir şirketten sinema için projeksiyon istemek gibi şeyler var aklımda. Sizce abes mi? Çok mu gaza gelmişim?
Duyuru olarak açmadım ama modlardan üstte kalmasını sağlamalarını rica edeceğim. Hadi, birşeyler yapalım. Benim duygularımı paylaşan çok kişi olacagına eminim. Şu idari konuda prosedürü bilen biri varsa o bile çok şeyin anahtarı olur.
1. Kuaförlük aşçılık gibi tek eğitici ile öğrenilebilecek uğraşlar neler olabilir?
2. Nikah şekeri, bebek şekeri vs şeyler çok moda, bunların malzemelerini alıp müşteri bulup kızlara yaptırabiliriz. Biraz da gelir elde ederler. Bu gibi elde başka ne işler yapılabilir? Bu malzemeleri satan tanıdıgı olan var mı?
3.müzik aleti konusunda ders verebilecek tanıdıklar var ama mesela herkese bir gitar bir viyola almak zor. Vurmalı çalgılar için sponsor bulup kızlara hem ders hem de bir eğlence cıkarılabilir.
4. Kütüphane aklıma geldi ama kitap okuma alışkanlıkları pek yok, yani kitap toplayabiliriz ama kitaptan daha çok istedikleri şeyler var.
5. Aklıma gelmeyen şeyler de var ama sizlerden gelecek fikirlere de açığım. Sadece gelecekleri için değil, onları biraz travmalarından uzaklaştıracak etkinlikler düzenlemeye de açığım. Tabi iş idarede bitiyor.
6. Haftada birkaç saat şehirdeki spor salonuna servisle getirilip spor yapmaları için girişimde bulunabilirim. Spor salonu sahibi, engelliler sehit aileleri vs kişiler için belirli ücretsiz kullanım saatleri sunuyor. Yardımcı olur diye umuyorum.
7.ilerleyen zamanda kıyafet toplayabiliriz. Böyle birşey yaparsak kargo ücretini kendisi karşılayarak iyi durumda kıyafet gönderebilecek olanlar da ben varım derse sevinirim.
8. Aynı durumda olan erkek yurdumuzda var ama onların durumu bir başka konu.
9. Mesela büyük bir restorandan atıyorum nusret bu yurda kızların kullanabileceği bir mutfak kurmalarını istemek, belediyeden bahceye spor aletleri istemek, büyük bir şirketten sinema için projeksiyon istemek gibi şeyler var aklımda. Sizce abes mi? Çok mu gaza gelmişim?
Duyuru olarak açmadım ama modlardan üstte kalmasını sağlamalarını rica edeceğim. Hadi, birşeyler yapalım. Benim duygularımı paylaşan çok kişi olacagına eminim. Şu idari konuda prosedürü bilen biri varsa o bile çok şeyin anahtarı olur.
0
bence çok güzel bir fikir. çok gaza gelmemişsiniz hatta keşke bütün şehirlerdeki kızlar için yapabilsek bunları, eminim başka şehirlerde de vardır bu durumda olanlar.
benim aklıma öncelikle derneklerle iletişime geçmek geldi. bunun dışında sabancı vırt zırt gibi şirketlere yazabilirsiniz. hatta kendi derneğinizi kurup fon sağlayarak etkinlikler düzenleyebilirsiniz. kızlara mesela takı yapımı öğretip bu takıları instagram vb yerlerde satarak oluşan gelirle onların isteklerini gerçekleştirebilirsiniz. bu tarz şeylerde malzeme konusunda toptancılar her zaman en ucuzu oluyor. mesela takı için istanbulda takı malzemeleri üreten yerlerle iletişime geçebilirsiniz. aklıma şimdilik gelenler böyle.
benim aklıma öncelikle derneklerle iletişime geçmek geldi. bunun dışında sabancı vırt zırt gibi şirketlere yazabilirsiniz. hatta kendi derneğinizi kurup fon sağlayarak etkinlikler düzenleyebilirsiniz. kızlara mesela takı yapımı öğretip bu takıları instagram vb yerlerde satarak oluşan gelirle onların isteklerini gerçekleştirebilirsiniz. bu tarz şeylerde malzeme konusunda toptancılar her zaman en ucuzu oluyor. mesela takı için istanbulda takı malzemeleri üreten yerlerle iletişime geçebilirsiniz. aklıma şimdilik gelenler böyle.
0
Kıyafet ayakkabı gibi yardımlar kısa vadede çok önemli. Ama gel gelelim bu kızları hayata hazır hale getirmek lazım, bunun için ne yapılabilir bilmiyorum ama mutlaka bir meslek öğrenmeleri lazım. Eğer bu yönde bir şey yapılacak ve maddi ihtiyaç oluşursa, hep beraber para toplayıp eğitimi veren insanlar bulabiliriz. Özellikle meslek sahibi yapmak çok önemli bu durumda. Yapabileceğim her şeyi yapmaya hazırım (öğrenci olmak elimi kolumu bağlasa da).
Ben duyarlılığınız için çok çok teşekkür ederim. Umarım kızların hayatlarına dokunabilirsiniz.
Ben duyarlılığınız için çok çok teşekkür ederim. Umarım kızların hayatlarına dokunabilirsiniz.
0
3,5 yıl bir çocuk esirgeme merkezinde gönüllüydüm. naçizane tavsiyem lojmanı olan iş alanlarında eğitim ya da kurs almaya teşvik edebilirsiniz, yardımcı olmaya çalışabilirsiniz. barınma ciddi bir sorun oluyor yurttan ayrıldıklarında. ben eski bir turizmci olarak onları otellere yönlendiriyordum. sosyal güvence, barınma, yemek bütün sorunları çözülmüş oluyordu böylece. örneğin turem eğitimleri gibi. eskiden yatılı turem eğitimleri vardı, hala yatılı hali var mı emin değilim, araştırabiliriz. hatta kızlarımızdan kat şefliğine falan yükselende olmuştu zamanla işe girmesine vesile olduklarımdan. o haliyle başka yurtta büyüyen kardeşine üniversite okuttu mesela. bildiğim kadarıyla devlet dairelerinde hizmetli v.b. pozisyonlarda onlar için özel bir kontenjan var, o zamanki yurt müdürü bunun çocuklarda garanti duygusu yarattığını ve üniversite için kendilerini zorlamadıklarından şikayet ediyordu sohbetlerimizde.
kıyafet v.b. konularda lütfen beni de haberdar edin, elimden geleni yaparım. ups'in yardım kargosu dediğinizde 9 tl sabit bir ücret uyguluyor olması lazım, birde siz araştırın lütfen.
dışarı götürme konusunu pek tavsiye etmiyorum. çok uzun yıllardır gönüllü çalışmalar içindeyim, bu tarz çalışmaların ciddi tehlikeleri var (örneğin o çocukların tamamı ailesiz değil, dengesiz aileleri olup takip edilenler falan var gibi gibi). tehdit edilenler, şiddet görenler ve hatta saldırıya uğrayan gönüllüler olabiliyor. hiç beklemediğiniz şeylerle karşılaşabilirsiniz.
ayrıca belli bir yaş grubu (ergen) ile gönüllü çalışabilmek çok ciddi handikaplara sahip.
yine bir naçizane önerim olacak, ikincil travmalara maruz kalmamak adına (hiç kalmamak mümkün değil, kendimden biliyorum ama minimuma indirebilmek şart, yoksa çok olumsuz etkilenirsiniz hikayelerden) lütfen varsa tanıdığınız bir psikologtan profesyonel öneriler alın.
yazdıklarım ilk etapta olumsuz, heves kırıcı algılanmaz umarım, kendi deneyimlerimi aktarmak adına paylaşmak istedim. siz sağlam, sağlıklı ve güvende olmalısınız ki, daha çok insana yardım edebilesiniz gibi düşünebilirsiniz bunu.
yüreğinize, emeğinize sağlık.
kıyafet v.b. konularda lütfen beni de haberdar edin, elimden geleni yaparım. ups'in yardım kargosu dediğinizde 9 tl sabit bir ücret uyguluyor olması lazım, birde siz araştırın lütfen.
dışarı götürme konusunu pek tavsiye etmiyorum. çok uzun yıllardır gönüllü çalışmalar içindeyim, bu tarz çalışmaların ciddi tehlikeleri var (örneğin o çocukların tamamı ailesiz değil, dengesiz aileleri olup takip edilenler falan var gibi gibi). tehdit edilenler, şiddet görenler ve hatta saldırıya uğrayan gönüllüler olabiliyor. hiç beklemediğiniz şeylerle karşılaşabilirsiniz.
ayrıca belli bir yaş grubu (ergen) ile gönüllü çalışabilmek çok ciddi handikaplara sahip.
yine bir naçizane önerim olacak, ikincil travmalara maruz kalmamak adına (hiç kalmamak mümkün değil, kendimden biliyorum ama minimuma indirebilmek şart, yoksa çok olumsuz etkilenirsiniz hikayelerden) lütfen varsa tanıdığınız bir psikologtan profesyonel öneriler alın.
yazdıklarım ilk etapta olumsuz, heves kırıcı algılanmaz umarım, kendi deneyimlerimi aktarmak adına paylaşmak istedim. siz sağlam, sağlıklı ve güvende olmalısınız ki, daha çok insana yardım edebilesiniz gibi düşünebilirsiniz bunu.
yüreğinize, emeğinize sağlık.
0
şehirde bulunan bir dernekten yardım alın bencede. bireysel olarak çok zorlanabilirsiniz, sizi takmayabilirler. ama bir dernekle başvurduğunuzda iş daha da ciddiye binebilir.
önce derneklere başvurun, onlar zaten gereken prosedürü biliyordur. yardımlaşarak yaparsınız. maddi anlamda destek gerekiyorsa, iş projeleştikten sonra buraya veya ekşi sözlük'e konuyu taşırsanız destek olanlar da olacaktır diye düşünüyorum.
önce derneklere başvurun, onlar zaten gereken prosedürü biliyordur. yardımlaşarak yaparsınız. maddi anlamda destek gerekiyorsa, iş projeleştikten sonra buraya veya ekşi sözlük'e konuyu taşırsanız destek olanlar da olacaktır diye düşünüyorum.
0
çok güzel düşünmüşsünüz, tebrik ederim. hiçbiri yapılmayacak şeyler değil ama tek başınıza olmaz.
uzun yıllar bir devlet kurumunda çalıştım ve bir çok dernekle birlikte çalışma yürüttük. size öncelikli tavsiyem kurumda daha konuşulabilir ve anlaşılabilir kişilerle, örneğin idealist genç bir öğretmen, sosyal hizmet uzmanı ya da psikolog gibi iyi ilişkiler kurmanız. devlet kurumlarının hantallığı, paranoyaklığı, tükenmişliği ve uzun zamandır oralarda çalışmış olmanın körlüğü maalesef bir çok konuya sekte vurabilir. öncelikle orada çalışanların yaptıkları işi çok takdir ettiğinizi ama sizin de bir şeyler katabileceğinizi, onların yüklerinin bir kısmını sırtlanabileceğinizi hissettirin. çünkü sizi onlara hiçbir şey yapmıyormuş gibi hissettiren, konudan bi haber ama "çok gaza gelmiş" bir tip gibi görme eğilimleri olacak. daha sonra kurumu iyice bir tanımaya başlayın. bir şey yapmadan bir süre gidip gelin, bu güne kadar neler yaptıklarını, nelerin yürüyüp nelerin yürümediğini gözlemleyin. ve öyle başlayın. bi nevi araştırma yapmış olacaksınız.
sonrasında yerel kaynaklara yönelin. bence kuaförlük, aşçılık, pastacılık, takı tasarımı, terzilik, keçe işleri vb eğitimcileri bulmak çok harika olur. halk eğitimlerle kurumlar arasında zaten protokol olması gerekiyor. bugüne kadar neden yapılmadığını araştırın, yapmış da olabilirler.
kurum ve kuruluşlardan, ticari kuruluşlara derdinizi güzel anlatırsanız güzel bağışlar gelebiliyor. kurumsal şirketlerden tüketim maddeleriyle ilgili şu dönem hemen yönelmenizi tavsiye ederim zira genelde bir sonraki yıl bağışını şu aralar belirliyor ve sözlerinde duruyorlar.
çocukları dışarı çıkarma konusunu biraz ağırdan alın derim. kız çocuklarının maalesef travmaya açık bir duygu durumları olabiliyor. uygunsuz erkek arkadaş, madde kullanımı ve yurttan kaçmak çok sık rastlanan şeyler. iyi bir şey yapmaya çalışırken olumsuz sonuç almak istemezsiniz. ve böyle bir durum diğer yapacağınız olumlu şeylerin önüne geçebilir. o yüzden kurumu ve çocukları iyice tanımak önceliğiniz olsun.
yaratıcı drama çok sevilebilir. bu işte profesyonelleşmiş gönüllüler arayabilirsiniz. bulunduğunuz il biraz şartları güç bir yer ama umudunuz kırılmasın.
son olarak adım adım gitmeye çalışmanızı tavsiye ederim. küçük adımlar iyidir hem kendi enerjinizi hızlıca tüketmemek için hem de karışıklığa sebebiyet vermemek için. bu arada çocukları 18 yaşında çıkarmak zorunda değiller aslında ama bunu yapıyorlar. çocuk mahkemesine başvurarak 21 yaşa kadar uzatma şansları var. hakim kararı oluyor. özellikle okumaya hevesli olanlar için yapılabiliyor.
yapmak istediğiniz şeyler çok güzel, kolaylıklar diliyorum.
uzun yıllar bir devlet kurumunda çalıştım ve bir çok dernekle birlikte çalışma yürüttük. size öncelikli tavsiyem kurumda daha konuşulabilir ve anlaşılabilir kişilerle, örneğin idealist genç bir öğretmen, sosyal hizmet uzmanı ya da psikolog gibi iyi ilişkiler kurmanız. devlet kurumlarının hantallığı, paranoyaklığı, tükenmişliği ve uzun zamandır oralarda çalışmış olmanın körlüğü maalesef bir çok konuya sekte vurabilir. öncelikle orada çalışanların yaptıkları işi çok takdir ettiğinizi ama sizin de bir şeyler katabileceğinizi, onların yüklerinin bir kısmını sırtlanabileceğinizi hissettirin. çünkü sizi onlara hiçbir şey yapmıyormuş gibi hissettiren, konudan bi haber ama "çok gaza gelmiş" bir tip gibi görme eğilimleri olacak. daha sonra kurumu iyice bir tanımaya başlayın. bir şey yapmadan bir süre gidip gelin, bu güne kadar neler yaptıklarını, nelerin yürüyüp nelerin yürümediğini gözlemleyin. ve öyle başlayın. bi nevi araştırma yapmış olacaksınız.
sonrasında yerel kaynaklara yönelin. bence kuaförlük, aşçılık, pastacılık, takı tasarımı, terzilik, keçe işleri vb eğitimcileri bulmak çok harika olur. halk eğitimlerle kurumlar arasında zaten protokol olması gerekiyor. bugüne kadar neden yapılmadığını araştırın, yapmış da olabilirler.
kurum ve kuruluşlardan, ticari kuruluşlara derdinizi güzel anlatırsanız güzel bağışlar gelebiliyor. kurumsal şirketlerden tüketim maddeleriyle ilgili şu dönem hemen yönelmenizi tavsiye ederim zira genelde bir sonraki yıl bağışını şu aralar belirliyor ve sözlerinde duruyorlar.
çocukları dışarı çıkarma konusunu biraz ağırdan alın derim. kız çocuklarının maalesef travmaya açık bir duygu durumları olabiliyor. uygunsuz erkek arkadaş, madde kullanımı ve yurttan kaçmak çok sık rastlanan şeyler. iyi bir şey yapmaya çalışırken olumsuz sonuç almak istemezsiniz. ve böyle bir durum diğer yapacağınız olumlu şeylerin önüne geçebilir. o yüzden kurumu ve çocukları iyice tanımak önceliğiniz olsun.
yaratıcı drama çok sevilebilir. bu işte profesyonelleşmiş gönüllüler arayabilirsiniz. bulunduğunuz il biraz şartları güç bir yer ama umudunuz kırılmasın.
son olarak adım adım gitmeye çalışmanızı tavsiye ederim. küçük adımlar iyidir hem kendi enerjinizi hızlıca tüketmemek için hem de karışıklığa sebebiyet vermemek için. bu arada çocukları 18 yaşında çıkarmak zorunda değiller aslında ama bunu yapıyorlar. çocuk mahkemesine başvurarak 21 yaşa kadar uzatma şansları var. hakim kararı oluyor. özellikle okumaya hevesli olanlar için yapılabiliyor.
yapmak istediğiniz şeyler çok güzel, kolaylıklar diliyorum.
0
Guzel dusunceleriniz icin tebrik ederim. Umarim hayata gecirilir. Bir seyler somutlastiginda buradan maddi manevi destek saglariz diye dusunuyorum. Öneri olarak dernekler +1 ve Yaş gruplarina gore üniversite sinavlarina hazirlanmalari konusunda bir seyler yapilabilir belki ? Yani iclerinde okumaya hevesli olanlar varsa etüt kurs tarzi bir oluşum faydalı olabilir. Bulundugunuz yerdeki dersane etüt merkezi gibi yerlerle gorusup gonüllü ogretmenler bulunabilir belki.
0
Duyarlılığınız için teşekkür etmek istedim size öncelikle.
Bence bir instagram hesabı açıp, sözlükte bu hesabı duyurup yurttaki kadınların yapacağı ürünleri satabilirsiniz (nikah şekeri vs dediğiniz gibi).
Kuaför, güzellik salonu, makyaj artistliği, aşçılık, dikiş gibi şeyler olabilir dediğiniz gibi.
Instagramda çok fazla el işi sayfaları var, oradakileri onlara gösterip hoşlarına giden şeyleri yapmalarını sağlayabilirsiniz. malzemeleri de kolayca temin edebileceğiniz malzemeler oluyor genelde.
Bence bir instagram hesabı açıp, sözlükte bu hesabı duyurup yurttaki kadınların yapacağı ürünleri satabilirsiniz (nikah şekeri vs dediğiniz gibi).
Kuaför, güzellik salonu, makyaj artistliği, aşçılık, dikiş gibi şeyler olabilir dediğiniz gibi.
Instagramda çok fazla el işi sayfaları var, oradakileri onlara gösterip hoşlarına giden şeyleri yapmalarını sağlayabilirsiniz. malzemeleri de kolayca temin edebileceğiniz malzemeler oluyor genelde.
0
evrenos gazi
arkadaşın bilgisayarında işimiz vardı. yanlışlıkla iş için değil de kişisel flash belleği, götürmüşüm yanımda. herneyse bana lazım olan dosyaları aldım ama belleği onda unutmuşum.onda unuttuğumu söyledi telefonda. alırım bir ara senden fakat içinde çok mahrem fotoğraflarım var ailemle, eşimle. sağda
arkadaşın bilgisayarında işimiz vardı. yanlışlıkla iş için değil de kişisel flash belleği, götürmüşüm yanımda. herneyse bana lazım olan dosyaları aldım ama belleği onda unutmuşum.
onda unuttuğumu söyledi telefonda. alırım bir ara senden fakat içinde çok mahrem fotoğraflarım var ailemle, eşimle. sağda solda durmasın, güvenli bir yere kaldır dedim.
ilk fırsatta da aldım belleği. yalnız şimdi baktığımda, belleğin onda kaldığı tarihte fotoğraflara bakmış.
şu windowsta sağ klik, özellikler deyince erişim tarihi çıkıyor ya. bu kesin bilgi değil mi? eğer bunda bir sıkıntı yoksa kesin olarak bakmış.
ne yapmalı şimdi buna? en yakın arkadaşım, en güvendiğim insandı. yüzüne çarpayım mı bu meseleyi? direkt döveyim mi? sessizce uzaklaştırayım mı kendimden?
benim direkt dövmem gerekiyor. hayata bakış tarzım vs. bunu gerektiriyor. ama bu işi dayağın da ötesine götürmekten çekiniyorum.
her gün yüzyüze bakmak zorunda kalacağım bbirisi bu. hayatımdan çıkarsam da görmek zorunda kalacağım.
edit:
atıyorum eski arabalarım dediğim klasöre bakmamış. ne bileyim alakasız şeylere bakmamış da, eşimin bulunduğu fotoğrafların olduğu klasörleri açmış sadece.
şu an kan beynime sıçramış durumda.
ben bu adamı vururum. 3 hafta sonra çocuğum doğacak. beni şu an tek tutan şey bu vurmamak için. ama gördüğüm anda kendimi tutabileceğim konusunda güvenmiyorum. vururum ben bunu.
onda unuttuğumu söyledi telefonda. alırım bir ara senden fakat içinde çok mahrem fotoğraflarım var ailemle, eşimle. sağda solda durmasın, güvenli bir yere kaldır dedim.
ilk fırsatta da aldım belleği. yalnız şimdi baktığımda, belleğin onda kaldığı tarihte fotoğraflara bakmış.
şu windowsta sağ klik, özellikler deyince erişim tarihi çıkıyor ya. bu kesin bilgi değil mi? eğer bunda bir sıkıntı yoksa kesin olarak bakmış.
ne yapmalı şimdi buna? en yakın arkadaşım, en güvendiğim insandı. yüzüne çarpayım mı bu meseleyi? direkt döveyim mi? sessizce uzaklaştırayım mı kendimden?
benim direkt dövmem gerekiyor. hayata bakış tarzım vs. bunu gerektiriyor. ama bu işi dayağın da ötesine götürmekten çekiniyorum.
her gün yüzyüze bakmak zorunda kalacağım bbirisi bu. hayatımdan çıkarsam da görmek zorunda kalacağım.
edit:
atıyorum eski arabalarım dediğim klasöre bakmamış. ne bileyim alakasız şeylere bakmamış da, eşimin bulunduğu fotoğrafların olduğu klasörleri açmış sadece.
şu an kan beynime sıçramış durumda.
ben bu adamı vururum. 3 hafta sonra çocuğum doğacak. beni şu an tek tutan şey bu vurmamak için. ama gördüğüm anda kendimi tutabileceğim konusunda güvenmiyorum. vururum ben bunu.
0
Ben olsam cok olgun bir sekilde fotograflara bakmamasi konusunda uyardigimi, guvenmekle hata ettigimi soyler ve gorusmeyi keserdim. Her gun gormek zorunda olmaniz yakin olmanizi gerektirmez sonucta. Dovmeye falan da gerek yok bana kalirsa.
0
Bu arada flash bellegi bilgisayara taktiginizda da ozellikler kismindaki o tarih degismis olabilir. Sonucta aktiflestigi tarihi gosteriyordur diye dusunuyorum. Yani bakmamis olma ihtimali de var. Bu konuda daha net bilgi verebilecek arkadaslar daha cok yardimci olurlar umarim
0
Dövecek bir durum yok demek ki güvendiğin kadar iyi bir arkadaş değilmiş tercihlerin yanlış. Durumu anlat daha fazla muhattap olmak istemiyorum de bitir muhabbeti. İnsan olun biraz, insani ilişkiler kurun.
0
@yalnızlıktan;
benim o gün belleğe attığım dosyanın tarihi 8 eylül. yani o tarihten itibaren flash bellek onda. 22 eylülde de erişilmiş fotolara.
ben 25 eylülde geri almıştım. şimdi başka bir şeye bakarken keşfettim.
benim o gün belleğe attığım dosyanın tarihi 8 eylül. yani o tarihten itibaren flash bellek onda. 22 eylülde de erişilmiş fotolara.
ben 25 eylülde geri almıştım. şimdi başka bir şeye bakarken keşfettim.
0
Bu durumda en en en masum ihtimal, flash bellekleri karistirip yanlislikla senin unuttugunu takmasi, aa bu degildi deyip cikarmasi falan... ama sanmiyorum. bakmis gibi gorunuyor evet ama lutfen siddete basvurmayin. Onun davranisindan cok da farkli olmazdi bu bence.
0
kesin olarak bir sey diyemezsin bu konuda. yine de arkadasin icin konu netlik kazanana kadar bir hüsnü zan etmen gerekiyor.
bazen windowsta kesin bilgi vermez. cok kere denk geldim. mesela, boyutunu tam olarak bildigim klasor ya da dosyanin özelliklerine baktigimda hatali bilgiler cikiyor. yine olusturulma degistirilme tarihlerinde buyuk farklar oluyor (1990lara kadar uzaniyor bu tarihler)
bazen windowsta kesin bilgi vermez. cok kere denk geldim. mesela, boyutunu tam olarak bildigim klasor ya da dosyanin özelliklerine baktigimda hatali bilgiler cikiyor. yine olusturulma degistirilme tarihlerinde buyuk farklar oluyor (1990lara kadar uzaniyor bu tarihler)
0
Antivirüs taraması yaptıysa bilgisayar doğal olarak o dosyalara erişilmiş gibi gösterebiliyor. O yüzden kalbini bozma hemen derim.
0
File Created: This is the date the file was “created” on the volume. This does not change when working normally with a file, e.g. opening, closing, saving, or modifying the file.
File Accessed: This is the date the file was last accessed. An access can be a move, an open, or any other simple access. It can also be tripped by Anti-virus scanners, or Windows system processes. Therefore caution has to be used when stating a “file was last accessed by user XXX” if there is only the “File Access” date in NTFS to work from.
File Modified: This date as shown by Windows there has been a change to the file itself. E.g a notepad document is has more date added to it, would trip the date it was modified.
File Accessed: This is the date the file was last accessed. An access can be a move, an open, or any other simple access. It can also be tripped by Anti-virus scanners, or Windows system processes. Therefore caution has to be used when stating a “file was last accessed by user XXX” if there is only the “File Access” date in NTFS to work from.
File Modified: This date as shown by Windows there has been a change to the file itself. E.g a notepad document is has more date added to it, would trip the date it was modified.
0
Kimsenin hayati beni ilgilendirmez, normalde bir arkadasim usb unutsa acmam merak da etmem ama biri bana sakin bakma onemli ozel dese seytan durter bakarim. Agir tahrik var birsey demesen bakmazdi, merak ettirmissin. Ayrica acemi +1 onemli ve ozel fotolarin usb de ne isi var.
0
kışkırtmak gibi olmasın da umalım ki sadece bakmış kopyalamamış olsun.
fotolar ne kadar özel bilmem ama sana da ders olsun.
bende de özel fotolar var. winrar olarak kayıtlı. winrar adları mesela "ex odevler". klasör tercihlerinde gizli olduğu için gözükmüyor. gözükürse çıkarmak istediğinde parola korumalı. winrar dosyaları gösterme özelliğiyle şifrelenmiş durumda. winrardan çıkan klasör ve klasörün içeriği de ayrıca gizli olarak filtrelenmiş durumda.
özetle "özel" dosya böyle olmalı. ben bu winrarları bir usbyi kopyalar winrar üreticisine bile teslim ederim. açabilirse bakması helaldir.
fotolar ne kadar özel bilmem ama sana da ders olsun.
bende de özel fotolar var. winrar olarak kayıtlı. winrar adları mesela "ex odevler". klasör tercihlerinde gizli olduğu için gözükmüyor. gözükürse çıkarmak istediğinde parola korumalı. winrar dosyaları gösterme özelliğiyle şifrelenmiş durumda. winrardan çıkan klasör ve klasörün içeriği de ayrıca gizli olarak filtrelenmiş durumda.
özetle "özel" dosya böyle olmalı. ben bu winrarları bir usbyi kopyalar winrar üreticisine bile teslim ederim. açabilirse bakması helaldir.
0
yüzüne vur, ilişkiyi kes. yüzüne vur derken mevzuyu yüzüne vur, herifin yüzüne fiziksel olarak değil.
0
evet bakmış çok büyük ihtimal. diğer fotolarda tarih değişikliği yok onlarda varsa başka açıklaması yok. dedikleri gibi çok özelse düzgünce saklayacaktın fotoğrafları. bilgisayarına kopyalamış bile olabilir. yaptıysa burda sende de suç var, özel fotoğraflarını korumasız bırakmışsın. yüzüne çarp, yakın arkadaş olma.
0
Yahu adamın burada ne suçu var? En yakın arkadaşımdı diyor, hala ama merak ettirmişsin, ama adamı dürtmüşsün diyor millet. Bakma demek niye yeterli olmuyor bir insanın bakmaması için, benim kafam buna basmıyor.
Git sor açık açık.
Git sor açık açık.
0
Yahu yakın arkadaşın değil mi? Özel fotoğraf dediğin ne kadar özel fotoğraf olabilir ki neticede? Ailem ve eş diyorsun. 18+ olabileceğini tahmin dahi etmiyorum. Sen muhtemelen "mahrem fotoğraflarım var ailemle, eşimle" demeseydin merak edip bakmayacaktı bile. Aslında zarfı sen atmışsın bir nevi. 18+ değilse ve dediğin gibi yakın arkadaşsa "olm ben sana bakma dememiş miydim?" dersin, olur biter.
0
roket adam
kız kardeşim (20) sürekli yatağında anime izleyip, arta kalan zamanında da uyuyor. pek arkadaşı olduğunu sanmıyorum, özel üniversitede okuyor ama orada da senesini falan uzatmış, 3. sınıfta ama 1'den kalan bir çok dersi var. arada bi spor yapası geliyor ama hemen bırakıyor. genel olarak ünideki arka
kız kardeşim (20) sürekli yatağında anime izleyip, arta kalan zamanında da uyuyor. pek arkadaşı olduğunu sanmıyorum, özel üniversitede okuyor ama orada da senesini falan uzatmış, 3. sınıfta ama 1'den kalan bir çok dersi var. arada bi spor yapası geliyor ama hemen bırakıyor. genel olarak ünideki arkadaşlarından nefret ediyor (çoğu zengin artis tiplermiş, kalanlara da tahammül edemiyor) ve uzun süredir böyle. iyicene saldı kendini, odasını da çöp eve çevirdi. genel olarak ev ahalisini rahatsız etmeye başlayınca olaylar iyicene zincirleme bir kötü olma halini aldı, ne yapmalı böyle bir duruma? aranızda bu sarmalda yaşayan insanlar olduğunu biliyorum (bir dönem ben de böyle yaşadım üniversitede) ama nasıl çıktığımı hiç hatırlamıyorum. naapmalı?
0
Neden rahatsız etti ki sizi anlamadım. Her gün başka yerde gezip gecenin bir vakti eve gelse ona da söyleneceksiniz. Baskı yapmayın kıza.
0
İştahı ne alemde? iştah yoksa depresyonda falan olabilir. spora teşvik edin. fazla da üstüne gitmeyin ters teper.
0
Paraya ihtiyaci olmasini saglayin. Kendimi bildim bileli calisiyorum ve yapacak is bulamadigim surece hic bu durumu yasamadim
0
yalnizliktan devren kiralik
İyi akşamlar,Bilgisayarımda dünden beri bir sorun var, hazırlayıp kaydettiğim word dosyalarını gmail ile göndermek istediğimde şu uyarıyı alıyorum:"Bu dosya, 0 bayt büyüklüğünde olduğu için eklenmeyecek."Google'da konu hakkında hiçbir şey bulamadım. Dünden önceki gün bilgisayarıma bir güncelleme gel
İyi akşamlar,
Bilgisayarımda dünden beri bir sorun var, hazırlayıp kaydettiğim word dosyalarını gmail ile göndermek istediğimde şu uyarıyı alıyorum:
"Bu dosya, 0 bayt büyüklüğünde olduğu için eklenmeyecek."
Google'da konu hakkında hiçbir şey bulamadım.
Dünden önceki gün bilgisayarıma bir güncelleme geldi bu mu sebep oluyor anlamadım ama belki günde 20 tane word dosyası göndermem gerekiyor ve acilen bir çözüm bulmalıyım, hiçbir şey gönderemiyorum.
Bilgisayar macbook air. Güncellemede "dosyalar icloud'a yedeklensin mi?" gibi bir soruya evet dedim sanırım. Bu olabilir mi diye düşünüyorum.
Lütfen anlayanlar yardım etsinler.
Bilgisayarımda dünden beri bir sorun var, hazırlayıp kaydettiğim word dosyalarını gmail ile göndermek istediğimde şu uyarıyı alıyorum:
"Bu dosya, 0 bayt büyüklüğünde olduğu için eklenmeyecek."
Google'da konu hakkında hiçbir şey bulamadım.
Dünden önceki gün bilgisayarıma bir güncelleme geldi bu mu sebep oluyor anlamadım ama belki günde 20 tane word dosyası göndermem gerekiyor ve acilen bir çözüm bulmalıyım, hiçbir şey gönderemiyorum.
Bilgisayar macbook air. Güncellemede "dosyalar icloud'a yedeklensin mi?" gibi bir soruya evet dedim sanırım. Bu olabilir mi diye düşünüyorum.
Lütfen anlayanlar yardım etsinler.
0
Dosyanin uzerine sag tikla, ozellikle de, boyutu kac gozukuyor? Dosyayi wordde acabiliyor musun?
0
bilgisayarımda da sıfır olarak gözüküyor ama açıyorum içinde yazılar var, farklı kaydet ile kaydetmeyi de denedim hiçbir şey değişmedi, dün iyice çıldırmıştı mesela A adlı dosyaya tıklıyordum word dosyası, B adlı dosyayı açıyordu.
0
Cok ilginc, harddiskinde / dosya sisteminde buyuk bir ariza var dedigin gibiyse o yuzden elzem dosyalarinin yedeklerini al kisa vade icin.
Acil durum icin, dosyayi wordde actin, farkli kaydet dedin, bambaska bir yere farkli bir isimle kaydettin. O yeni dosyaya sag tikladin, ozellikler dedin, boyut yine 0 mi gozukuyor? Eger oyle ise baska bir diske (USB bellek) kaydetme imkanin olur mu, o zaman da durum ayni mi? Hepsine cevabin evetse bilgisayari yeniden baslatmayi denedin mi?
Bu dosyalardan birini zipleyip / rarlayip denersen ne oluyor? Bilgisayarindaki baska dosyalarin boyutlarina bakarsan ne diyor?
Acil durum icin, dosyayi wordde actin, farkli kaydet dedin, bambaska bir yere farkli bir isimle kaydettin. O yeni dosyaya sag tikladin, ozellikler dedin, boyut yine 0 mi gozukuyor? Eger oyle ise baska bir diske (USB bellek) kaydetme imkanin olur mu, o zaman da durum ayni mi? Hepsine cevabin evetse bilgisayari yeniden baslatmayi denedin mi?
Bu dosyalardan birini zipleyip / rarlayip denersen ne oluyor? Bilgisayarindaki baska dosyalarin boyutlarina bakarsan ne diyor?
0
Yüksek ihtimal dediğiniz gibi icloud sorun oluyor.
Icloud bilgisayarınızda bir simgesini tutuyor belliki sadece, bu sebeple 0 bayt görünüyor, normalde icloud benzerlerinde, bu dosyayı çevrimdışı erişilebilir tut diye bir ayar oluyor, böyle bir ayarı bulmaya çalışmanızı tavsiye ederim.
Alternatif olarak dosyayı açıp sol üst menüden paylaş tuşunu kullanabilirsiniz geçici olarak çözüm olabilir.
Icloud bilgisayarınızda bir simgesini tutuyor belliki sadece, bu sebeple 0 bayt görünüyor, normalde icloud benzerlerinde, bu dosyayı çevrimdışı erişilebilir tut diye bir ayar oluyor, böyle bir ayarı bulmaya çalışmanızı tavsiye ederim.
Alternatif olarak dosyayı açıp sol üst menüden paylaş tuşunu kullanabilirsiniz geçici olarak çözüm olabilir.
0
icloud kullanmiyorum ama sorunun icloud oldugunu sanmiyorum, bilgisayarda bir kisayolun bile en az 1kb bir boyutu var dosya sisteminde. o yuzden bir dosyanin boyutunun 0 olarak gozukmesi pek normal bir durum degil.
0
şunu fark ettim sadece birkaç word dosyasında bu durum var. icloud u iptal etsem bir sorun olur mu? harddiskte sıkıntı olduğunu anlamam için başka ne gibi belirtiler gerekli? bu sorun dışında bilgisayarımda hiçbir sorun yaşamadım güncelleme sonrası şarj süresinin küçük miktar azalması dışında. farklı kaydedip başka dosyaya kaydettiğimde de sıfır görünüyor o belgeler. bir word dosyasını "sıkıştır" dedim 773 byte görünüyor. hepinize çok çok teşekkür ederim bu arada.
0
allah kahretsin bu bilgisayarı. saçma sapan şeyler açılıyor diye birçok word dosyasını silmiştim. çöp kutusunu boşalttım ve yazdığım onca şey boşa gitti. nefret ettim gerçekten.
0
Gece uzun sure cevap gormeyince yattim ben kusura bakma. Harddiskinde donanimsal bir sorun olmayabilir, dosya sistemi hasar gormus olabilir. checkdisk ve benzeri islemlerle hali yoluna koyulabilir ama acil diye oyle seylere giristirmedim. Sacmasapan seyler aciliyor diye elinde yedegi olmayan seyleri cope mi attin? Cok onemliyse bilgisayari cok kullanmazsan kurtarilabilir...
0
KidLazer
2 sorum olacakS7 ile S7 edge arasında sanırım ekran kavisi dışında ekstra bir özellik yokmuş o kavisli kısımda da kısa yollar varmış hepsi o. sırf bu özellik için 800 lira fazla vermeye değer mi? bir de "S7nin bir üst modeli çıkacak şu kadar bekle onu al" gibi bir durum var mı?soru 2: kız arkadaşıma
2 sorum olacak
S7 ile S7 edge arasında sanırım ekran kavisi dışında ekstra bir özellik yokmuş o kavisli kısımda da kısa yollar varmış hepsi o. sırf bu özellik için 800 lira fazla vermeye değer mi? bir de "S7nin bir üst modeli çıkacak şu kadar bekle onu al" gibi bir durum var mı?
soru 2: kız arkadaşıma tablet alacağım doğum günü için. ipad mini 2 düşünüyodum 1000 liraya. bu arada bütçe biraz zorlayabilir o yüzden samsung tablet mi alsam diyorum. ne önerebilirsiniz? ne dersiniz?
S7 ile S7 edge arasında sanırım ekran kavisi dışında ekstra bir özellik yokmuş o kavisli kısımda da kısa yollar varmış hepsi o. sırf bu özellik için 800 lira fazla vermeye değer mi? bir de "S7nin bir üst modeli çıkacak şu kadar bekle onu al" gibi bir durum var mı?
soru 2: kız arkadaşıma tablet alacağım doğum günü için. ipad mini 2 düşünüyodum 1000 liraya. bu arada bütçe biraz zorlayabilir o yüzden samsung tablet mi alsam diyorum. ne önerebilirsiniz? ne dersiniz?
0
Yenisi zamlı olarak olarak geleceği için s7 al. 800 lira çöpe atma. Samsungun kullanımı zor. Apple candır dostum. İpad 2 mini güzel seçim.
0
ekran boyutu farklı. buna paralel pil kapasitesi farklı.
ancak fiyat farkları 800 değil 350 TL. abd'de de bu kadar (100 usd). ben s7 edge aldım, bu boy beni tatmin ediyordu, farka değdi. alımını samsung'tan değil n11 'den (distributor garantili) yapın. asıl fark resmi mağazalardaki fiyatlarda.
arkadasınız kabul edecekse neden samsung olmasın. ipad'lerin yapabildigi çok da farklı bir şey yok imajı dışında.
ancak fiyat farkları 800 değil 350 TL. abd'de de bu kadar (100 usd). ben s7 edge aldım, bu boy beni tatmin ediyordu, farka değdi. alımını samsung'tan değil n11 'den (distributor garantili) yapın. asıl fark resmi mağazalardaki fiyatlarda.
arkadasınız kabul edecekse neden samsung olmasın. ipad'lerin yapabildigi çok da farklı bir şey yok imajı dışında.
0
s7 ile s7 edge arasında boyut ve batarya farklı var. ikisinden biriyse eğer s7 edge. ekranı 1000 liraya değişiyor kırılırsa yalnız aklında bulunsun.
ben android fanboy olarak tablette retina ipad diyorum.
ben android fanboy olarak tablette retina ipad diyorum.
0
s7 aldım mutlu ve huzurluyum, edge tek elle kullanmak için biraz fazla buyuk geldi bir de o kadar az fark için 800 tl fazla ödemek hiç mantıklı gelmedi.
kindle güzeldir ama alması sıkıntı bir tek istanbul bilişimde var kobo d&r larda bulunuyor, param olursa kobo glo alıcam kindledansa
kindle güzeldir ama alması sıkıntı bir tek istanbul bilişimde var kobo d&r larda bulunuyor, param olursa kobo glo alıcam kindledansa
0
@mr2alp @yalnizliktan devren kiralik
iphone'dan sıkıldım artık. 7'ye baktım cazip gelen bişe bulamadım. 600 700e samsung tablet alsam sanki daha güzel olur diye düşünüyorum ya ne bileyim ipad güzeldir de yapıcağı şey de bişeyler izlesin oyun oynasın hepsi o. öyle işe yönelik bir kullanımı vs olmayacak yani.
@cekilmis gayfe
ya beni de o yandaki kısayol menüsü cezbetti ama bi müddet sonra yorar beni diye düşünmedim değil.
@507
ben de gidip samsung bayisinden almayı düşünüyodum yamuk olmasın diye n11 güvenilir diyosan bakıcam bugün bi teşekkürler
@aşksız prens
ben de iphone fanboydum ama bıktım yahu heriflerin vizyonsuzluğundan aynı şeyi değiştirip satıyolar gibi geliyo artık bana:)
@empty man @eja
kindle'ların kitaptan başka tablet özelliği de var mı?(yani ben en son 1 sene önce takip ettim bunu yoktu acaba yeni bi özellik mi geldi?) eğer gelmediyse eliyorum çünkü dün bi yokladım kobo okuyucuyu gösterip "ıyy iğrenç kitap okudun mu sayfayı hissedeceksin" dedi:) kobolar da samsung tablet fiyatında bu arada..
iphone'dan sıkıldım artık. 7'ye baktım cazip gelen bişe bulamadım. 600 700e samsung tablet alsam sanki daha güzel olur diye düşünüyorum ya ne bileyim ipad güzeldir de yapıcağı şey de bişeyler izlesin oyun oynasın hepsi o. öyle işe yönelik bir kullanımı vs olmayacak yani.
@cekilmis gayfe
ya beni de o yandaki kısayol menüsü cezbetti ama bi müddet sonra yorar beni diye düşünmedim değil.
@507
ben de gidip samsung bayisinden almayı düşünüyodum yamuk olmasın diye n11 güvenilir diyosan bakıcam bugün bi teşekkürler
@aşksız prens
ben de iphone fanboydum ama bıktım yahu heriflerin vizyonsuzluğundan aynı şeyi değiştirip satıyolar gibi geliyo artık bana:)
@empty man @eja
kindle'ların kitaptan başka tablet özelliği de var mı?(yani ben en son 1 sene önce takip ettim bunu yoktu acaba yeni bi özellik mi geldi?) eğer gelmediyse eliyorum çünkü dün bi yokladım kobo okuyucuyu gösterip "ıyy iğrenç kitap okudun mu sayfayı hissedeceksin" dedi:) kobolar da samsung tablet fiyatında bu arada..
0
iphone 7+ alacak iken s7 edge aldım, çok memnunum, o kavisli ekran tasarımı mükemmel kılıyor.
s7 edge al
s7 edge al
0
s7 edge tek elle kullanılamıyor. avcunda dururken elin o kıvrıma değiyor ve başka tıklama yapmana izin vermiyor. bana pek kullanışlı gelmedi açıkçası
0
yorumlar gerçekten şahane. teşekkür ederim herkese.
bu arada n11'de s7 edge samsung 2 sene garantili ürün 2600 diyo. inanıp almalı mı yamuk olmaz dimi?
bu arada n11'de s7 edge samsung 2 sene garantili ürün 2600 diyo. inanıp almalı mı yamuk olmaz dimi?
0
şurdan rengini seçip distribütörü kutucuğunu işaretle kafana yatan siteden al.
www.akakce.com
incehesap ve teknolojiankara sağlamdır.
www.akakce.com
incehesap ve teknolojiankara sağlamdır.
0
yalnizliktan devren kiralik
Telefonumu yeni aldım, 6s, ve ne zaman klavyeye girip bir numara girecek olsam 1 saniyeliğine hiç de görmek istemediğim bir numara beliriyor orada. İlk kaydettiğim haliyle görünüyor. Numarayı telefonumdan sildiğimde de görünüyordu, başka şekilde kaydettim yine çıkıyor.Bunu nasıl çözebilirim? Format
Telefonumu yeni aldım, 6s, ve ne zaman klavyeye girip bir numara girecek olsam 1 saniyeliğine hiç de görmek istemediğim bir numara beliriyor orada. İlk kaydettiğim haliyle görünüyor. Numarayı telefonumdan sildiğimde de görünüyordu, başka şekilde kaydettim yine çıkıyor.
Bunu nasıl çözebilirim? Format atmak dışında çözüm yok mu? Teşekkürler.
Bunu nasıl çözebilirim? Format atmak dışında çözüm yok mu? Teşekkürler.
0
yalnizliktan devren kiralik
yüklü miktar bir param var şu an. dolar almamı önerir misiniz? 2,88 şu an
yüklü miktar bir param var şu an. dolar almamı önerir misiniz?
2,88 şu an
2,88 şu an
0
ben bu dövizden para kazanma işinden anlamam ama bence sterlin düşük gibi, ben olsam illa alacaksam sterlin alırdım
0
gece darbe oldu dediler aklıma ilk sen geldin, aldın mı dolar? bir gecede fakirleştirdin mi ülkeyi
0
abi senin halinden sayısalda 5 tutturan adam anlar.
edit: gerçi yine 2,98 olmuş, ağlıyorsan da şöyle ağla
gifsec.com
edit: gerçi yine 2,98 olmuş, ağlıyorsan da şöyle ağla
gifsec.com
0
bu ülkede yapılan her tahmin izafi arkadaşlar, özellikle de bu yıl. neyin ne olacağını kimse bilemez. o yüzden, tamamen şansınıza kalmış bir mesele bu.
mesela: www.mahfiegilmez.com
mesela: www.mahfiegilmez.com
0
